Antalya'da geçtiğimiz hafta meydana gelen iki orta şiddetli deprem, kentin deprem hazırlığının yetersizliğini bir kez daha gündeme getirdi. Uzmanlar, Antalya'nın yapısal durumunun acil eylem gerektirdiğini ve birçok bölgenin yüksek risk altında olduğunu belirtiyor.
Antalya'da son bir haftada gerçekleşen yaklaşık 5 büyüklüğünde depremler, kentin zemin ve yapı stokuna olan dikkatleri çekti. Şehrin dört ana fay hattı üzerinde bulunduğu ve bu hatların 7 ve üzeri büyüklükte depremler üretebileceği konusunda uyarılarda bulunan deprem bilimciler, yapıların dayanıklılığının ciddi şekilde sorgulanması gerektiğini ifade etti.
BirGün'de yer alan habere göre, Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin başlattığı Deprem Master Planı'nın kenti daha güvenli hale getirmek için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Karancı, özellikle tarım arazileri üzerine inşa edilmiş yapılarda büyük riskler olduğunu ve bu yapıların daha önceden hiç imara açılmaması gerektiğini belirtti. Karancı, Antalya'da hala birçok ilçe belediyesinde jeoloji mühendisi çalıştırılmadığını da ekledi.
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan, 2000 yılından önce inşa edilmiş yapıların büyük risk taşıdığını, bazılarının ise deprem olmadan dahi yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu dile getirdi.
Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Funda Yörük, denizdeki fay hattının aktif olduğunu ve mevcut yapı stokları için net bir deprem stratejisinin olmadığını ifade etti. Yörük, Konyaaltı bölgesindeki dere yataklarının yeniden incelenmesi gerektiğini ve ciddi kentsel dönüşüm projelerinin hayata geçirilmesinin şart olduğunu söyledi.
TÜİK'in son verilerine göre, Antalya'da 323 bin 564 bina kullanım izni almış durumda ve bunların yarısından fazlası son 15 yılda inşa edilmiş. Ancak, şehrin yaklaşık yüzde 12'si 50 yıl ve üzeri eski yapılarla dolu, bu da deprem anında ciddi riskler barındırıyor.
