Gazeteci Tolga Şardan'ın konuyla ilgili T24'te yazdığı yazıya göre, okulda bu olaydan önce de iki farkı dini gruptan kişiler arasında "namaz kıldırma" tartışması yaşandı.
Şardan, konuyla ilgili yazısında şunlara yer verdi:
"Bakan Güler, süreçle ilgili şeffaf davranılacağını açıkladı. O halde, ben de, bana ulaşan bir bilgiyi buradan kendisine ulaştırayım. Yanıtlarsa, Büyüteç aracılığıyla paylaşacağım.
Şöyle ki, bu fotoğraf olayından önce de, mescitte namaz kılma nedeniyle iki farklı dini grup arasında tartışma yaşanmış. Bir grubun üyeleri, diğer gruptan olan bir kişiye “sen bizim cemaatten değilsin, bize namaz kıldıramazsın” diyerek münakaşa olmuş. Bu bir.
İkincisi; Bakan Güler, haklarında adli ve idari soruşturma başlatılan piyade okulu öğrencisi subayların, TSK’ya giriş referanslarını açıklayabilir mi? Yani, kim ya da kimler aracı olmuş?
Zira, yakalarına Atatürk’ün fotoğrafını takmak istemediği iddia edilen subayların SADAT’ın referansıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’ne katıldıkları iddiası mevcut. Hatta, SADAT’la bağlantısı olan bir sivil toplum örgütünün de bu organizasyon içinde yer aldığı öne sürülüyor."
Bakan Güler ne demişti?
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle yaptığı buluşmada, "Tuzla Piyade Okulu ile ilgili iddialar gündemde, orada olan biten nedir?" sorusu üzerine, olayın adli bir süreç içinde olduğunu hatırlatarak şöyle yanıt vermişti:
"Tuzla Piyade Okulu’ndaki olay 10 Kasım’da meydana gelen bir hadise. Bir tane öğrenci subayımız, yakasına takması gereken fotoğrafı takmıyor ve “toplu iğnem yok onun için takamadım” gibi bir gerekçe ortaya sürüyor. Ona tepki gösteren başka öğrencilerle aralarında tartışma yaşanıyor. Bu olay sonucu hepsi geçici olarak görevden uzaklaştırıldı. Bu olayla ilgili mahkeme ve Yüksek Disiplin Kurulu’nda verilecek kararları duyuracağız. Sorumlu görülen yöneticiler de görevden uzaklaştırıldı. Bu aşamada olayı yanlış yerlere götürecek yorumlardan kaçınmalı ve adli sürecin sonuçlanması beklenmelidir."