Haber Merkezi - Avrupa’nın en önemli siyasi makamlarından birinin başkanlık görevine getirilen Soyer, Sosyalist grubun ortak kararıyla Bölgeler Meclisi Başkanlığı’na aday gösterildi. Soyer, “Bugün seçildiğim bu makamı, barış ve demokrasiye olan sonsuz bağlılıklarıyla modern Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranlara borçlu olduğumun fazlasıyla bilincindeyim. Yeni bir yüzyıla girerken, ‘yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesiyle bizlere 100 yıldır kesintisiz barışı armağan eden Atatürk'ün mirasını daha da ileriye taşımak üzere bu görevi üstleniyorum” dedi.
Soyer, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin (YBYK) 45. Genel Kurulu’nda oy birliğiyle Kongre’nin Bölgeler Meclisi Başkanlığı’na seçildi. Soyer, Bölgeler Meclis Başkanlığı ile birlikte resmi olarak Kongre Başkan Vekilliği görevini de üstlenme hakkını elde etti. Sosyalist grup adına ortak aday olarak gösterilen Soyer oy birliğiyle Başkanlık görevine seçildi. Tunç Soyer, Bölgeler Meclisi Başkanı olarak 2,5 yıl boyunca görev yapacak ve Avrupa’da daha demokratik ve adil yerel yönetimler tesis edilmesi yönünde liderlik görevi üstlenecek.
İlk mesajında Atatürk'e atıf yaptı
Seçimin ardından tebrikleri kabul eden Başkan Tunç Soyer, sosyal medya hesabından yaptığı ilk açıklamada “46 ülkeden 130 bin yerel yönetimin temsil edildiği 2 meclisli yapının başkanlarının ve yönetici kadrolarının seçildiği 3 günlük maratonun sonunda, İzmirimizi ve Türkiye’yi en yüksek seviyede temsil edeceğim. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken üstlendiğimiz bu uluslararası görevin gururu kadar sorumluluğu da büyük. Canla, başla, aşkla çalışacağız” dedi. Daha sonra Kongre’ye seslenen Soyer, kendisine olan güven ve destek için kongre üyelerine ve önceki dönem başkanı Harald Sonderegger'e teşekkür etti.
Konuşmasında dört gün sonra, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100’üncü yılının kutlanacağını hatırlatan Soyer, “Bugün seçildiğim bu makamı, barış ve demokrasiye olan sonsuz bağlılıklarıyla modern Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranlara borçlu olduğumun fazlasıyla bilincindeyim. Yeni bir yüzyıla girerken, ‘yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesiyle bizlere 100 yıldır kesintisiz barışı armağan eden Atatürk'ün mirasını daha da ileriye taşımak üzere bu görevi üstleniyorum. Türkiye Cumhuriyeti'ni daha sağlam bir demokrasi ile taçlandırmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım” şeklinde konuştu.