Genel

Tuğrulöz: “İklim krizi, çocuk ve gençlik hakları krizidir”

“Kadınların Seçimi” basın buluşması Ankara’da gerçekleşti

Abone Ol

CEMRE POLAT/ANKARA- Sosyal İklim Derneği ve Ulusal Demokratik Enstitü (NDI) iş birliğiyle gerçekleştirilen "Kadınların Seçimi" programı, genç kadınların siyasi süreçlere etkin katılımını teşvik eden önemli bir inisiyatife dönüşüyor. Denizli, Adana ve Mersin’in ardından Ankara’da hayata geçirilen gençlik çalışması, 2024 yerel seçimleri öncesi genç kadınların yerel düzeydeki taleplerini görünür kılmayı ve siyasi karar alıcılarla etkili iletişim kurmayı amaçlıyor. 
Sosyal İklim Derneği, doğayı merkeze alarak hak temelli çalışmalar yürüten bir sivil toplum kuruluşu olarak gençler arasında diyalog kültürünü geliştirmeyi ve gençlerin sivil topluma aktif katılımını sağlamayı hedefliyor.
Ulusal Demokratik Enstitüsü ise dünya genelinde demokratik kurumları destekleyen bir kuruluş olarak vatandaş katılımını artırarak demokratik yönetimlere katkıda bulunuyor. Her iki kuruluş da genç kadınların siyasi süreçlere etkin katılımını güçlendirmek amacıyla bu önemli programda bir araya geliyor.
Genç kadınların siyasi arenada daha görünür ve etkili olmalarını sağlamak amacıyla "Kadınların Seçimi" programı kapsamında düzenlenen “Ankara Topluluk Forumu”nda 9 Aralık 2023 tarihinde genç kadınların yerel yönetimlere yönelik taleplerini ve çözüm önerilerini masaya yatırılmıştı. Forumdan elde edilen çıktıların kamuoyuyla duyurulması için Sosyal İklim Derneği öncülüğünde Ankara Holiday Inn’de bir basın toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve basın mensubu katıldı. 
Toplantının açış konuşmasını yapan Sosyal İklim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Tuğrulöz, Derneğin çalışma prensipleri üzerine açıklamalarda bulundu. Başkan, “Çocuk hakları, gençlik katılımı ve iklim kriziyle mücadele üzerine çalışıyoruz. İklim krizi programında 8 yaştan 30 yaşa kadar çocukların ve gençlerin iklim krizi mücadelesini öğrenmesi için yerel ve ulusal düzeyde çalışıyoruz. Kuruluş mottomuz ise iklim krizinin aslında bir çocuk hakları ve gençlik hakları krizi olmasıydı. 
‘Kadınların Seçimi’ Programı kapsamında Sosyal İklim Derneği ve Ulusal Demokratik Enstitü, tüm siyasi partilere eşit yakınlıkta çalışıyor. Düzenlediğimiz topluluk forumlarımıza tüm siyasi partilerin temsilcilerini davet ediyoruz” diye konuştu. 
Açılış konuşmasının ardından dernek temsilcilerince Ankara Topluluk Forumu’nda gündeme getirilen konu başlıklarının ayrıntıları paylaşıldı.
Ankara Topluluk Forumu’nda öne çıkan politika önerileri
Politika önerileri, genç kadınların sesini daha etkili bir şekilde duyurabilmeleri ve yerel yönetimlerin kadın dostu politikalar geliştirmeleri adına atılacak adımları temsil ediyor. Paylaşılan bilgilere göre: Genç kadınların yerel yönetimlere yönelik taleplerinin ve çözüm önerilerinin masaya yatırıldığı Ankara topluluk forumunda, altı oturumda çeşitli konuları ele aldı. İklim krizinden sağlık hizmetlerine, güvenlikten ulaşıma, istihdamdan sosyal ve kültürel faaliyetlere kadar geniş bir yelpazede tartışmalar gerçekleştirildi. Forumda özellikle “Belediyelerin Sağlık Hizmetlerinin Yetersizliği”, “Barınma İmkanları ve Sosyal Alanların Eksikliği”, “Genç Kadınların Yerel Seçimlerde Adaylıklarının ve Siyasal Katılımlarının Desteklenmemesi” başlıkları üzerinde duruldu. 
Ankara'da cinsiyet eşitsizliği ve kadın haklarına dair karşılaşılan sorunlara vurgu yapılırken maddi durumu yetersiz olan kadınların hijyen ürünlerine ulaşımındaki zorluklar, genç kadınların cinsel sağlık eğitiminden mahrumiyeti ve belediye meclislerinde genç kadınların yeterince temsil edilmemesi gibi konular gündeme geldi.
Bu bağlamda ortaya çıkan politika önerileri arasında, belediyelerin hijyen ürünlerine erişimi kolaylaştırmaları, genç kadınlara cinsel eğitim programları düzenlemeleri, belediye meclislerinde genç kadın temsilini artırmaları, cinsel sağlığı ilgilendiren aşıların maliyetini düşürmeleri ve ücretsiz erişim sağlamaları, umumi alanlarda ücretsiz hijyen paketleri temin etmeleri, genç mülteci kadınlara yönelik aile planlaması eğitimlerini artırmaları, meme kanseri ve kadın hastalıkları konusunda düzenli kontrolleri teşvik etmeleri, psikolojik destek hizmetlerini artırmaları ve toplumsal cinsiyet odaklı birimleri güçlendirmeleri yer alıyor.
"Kadınların Seçimi" 
Kadınların Seçimi Programı, genç kadınların aktif bir şekilde siyasi karar alıcılara seslenmeleri için bir platform oluşturarak katılımcılara "Demokratik Süreçlere Aktif Katılım Eğitimi" ve "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Yerel Yönetimler" eğitimleri sunuyor. Bu eğitimler, genç kadın elçilere, sorunlarını ve çözüm önerilerini daha etkili bir şekilde ifade etmeleri için gerekli araçları sağlama amacını taşıyor.
Programın ana hedeflerinden biri, genç kadınların yerel düzeyde taleplerini belirleyerek bu talepleri siyasi karar alıcılara iletebilmeleri için bir platform sağlamak. Sosyal İklim Derneği ve Ulusal Demokratik Enstitü tarafından yürütülen program, genç kadın elçilerin yanı sıra yerel gençlik elçilerini de iş birliğine çağırıyor. 
Programın ilerleyen aşamalarında, genç kadın elçiler, yerelde projeler geliştirerek seçim sürecinde ihtiyaç ve taleplerini daha etkili bir şekilde duyurmayı amaçlıyor. 
Siyasi Partilerde Kadın Katılımı Araştırması
Daha fazla kadının yerel siyasete dahil olabilmesi adına siyasi partilere veri sağlamayı amaçlayan “Siyasi Partilerde Kadın Katılımı Araştırması” sonucunda hazırlanan ortak rapordaki veriler ise şu şekilde: 
“Katılım düzeyine bakıldığında kadınların genel üyelik düzeyinde yeteri kadar yer aldığı, ancak konu yerel siyasete geldiğinde kadınların temsiliyetinin ve siyasete dahil olma oranlarının düştüğünü görmek mümkündür. Her ne kadar milletvekilliği gibi ülke düzeyinde kadınların yeteri kadar temsil edildiği düşünülse de muhtarlık, belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği gibi alanlarda yeteri kadar kadın olmadığı partililer tarafından kabul edilmektedir. 
En güncel veriler de bu görüşü destekler niteliktedir; TBMM’de kadın vekil oranı yüzde 20 iken, belediye başkanlığında bu oran yüzde 3, belediye meclis üyeliğinde ise yüzde 11’dir. Bazı derinlemesine görüşmelerde yerel siyasetin kadınlar için bir ‘okul’ görevi taşıyabileceği, ancak yereldeki çıkar çatışmaları gibi sebeplerden dolayı kadınların bu alanda siyaset yapmaktan çekindiği dile getirilmiştir.
Fırsatlar söz konusu olduğunda ise olumlu ve olumsuz bulgular göze çarpmaktadır. Partililerin yalnızca yarısı kadınların karar alma süreçlerine erkekler kadar dahil olabildiğini dile getirmektedir. Nitekim hem odak grup görüşmelerinde hem de derinlemesine görüşmelerde kadınlara daha çok saha çalışmalarında görev verildiği, bu durumun kadınların karar alma mekanizmalarına dahil olmalarını zorlaştırdığı belirtilmiştir. Öte yandan tüm partiler seçimlerde kadın aday gösterilmesinin, partilerinde oy artışına neden olabileceği görüşündedir. Kamuoyu da seçimlerde daha çok kadın aday görmek istemektedir. 
Araştırma, siyasi partilerin kadın temsiliyetini artırmak için atılması gereken adımları ve cinsiyet eşitliği konusundaki toplumsal bilincin arttığını göstermektedir. Kota sistemlerine verilen destek ve cinsiyet eşitliği politikalarının etkili bir şekilde uygulanması önemlidir. Kadınların siyasi katılımını teşvik etmek, demokrasi ve adalet ilkelerini ilerletmek açısından önemli bir adım olacaktır.”