ESKİŞEHİR (AA) - TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, "TÜBİTAK deyince algısal olarak bilimsel ve teknolojik araştırma kurumun içerisinde daha fazla fen, mühendislik ve sağlık gibi alanlar başta geliyor gibi değerlendiriliyor. Ancak özellikle yakın zamanda sosyal ve beşeri bilimler üzerine çalışmalar yapıyoruz." dedi.

Anadolu Üniversitesi (AA) Öğrenci Merkezi Nasreddin Hoca Salonu'nda düzenlenen "Bilim, Teknoloji ve Yenilik Ekosisteminde Durum Değerlendirilmesi ve TÜBİTAK Odaklı Yeni Süreçler" konulu söyleşide konuşan Mandal, Anadolu Üniversitesinin projelerinin TÜBİTAK tarafından desteklenme oranının yüzde 23'lerle, Türkiye ortalamasına eş değer olduğunu söyledi.

Bunun iyi bir oran olduğunu kaydeden Mandal, sadece 2023 yılı referans alındığında oranın yüzde 40'larda olduğunu belirterek, "24 proje önermiş, 9'u desteklenmiş. Bu iyi bir taraf. Anadolu Üniversitesinin önerdiği projelerin, son 5-6 yıldır performansı Türkiye ortalamasıyla en aza eş değer. 2023 yılında da çok daha iyi ama gelişim alanları noktasında baktığımız zaman da sayı çok az. Hoca gelmiyor. Dolayısıyla başvuran hocalar arasında esasında başarısı, son 5 yılın ortalaması, Türkiye'nin eş değeri son bir yıl içinde bakıldığı zaman Türkiye ortalamasının çok üzerinde." diye konuştu.

Projelerin daha fazla Eğitim Bilimleri Fakültesinden geldiğini ifade eden Mandal, "Nicel başarı geliştirilmeli. Nitel anlamda baktığımız zaman da üniversitenin ana diğer büyük yapısının içerisinde, fakülteler yapısı içerisinde daha fazla dominant olan eğitim bilimleri fakültesinden bize projeler geliyor." değerlendirmesinde bulundu.

Anadolu Üniversitesinin potansiyelinin hem genel, nicel anlamda yüksek olduğunu dile getiren Mandal, "Kendi ifadesiyle Anadolu Üniversitesinin 'Kimse yokken biz vardık' dediği sosyal ve beşeri iktisadi idari bilimler fakültesi, iletişim fakültesi, edebiyat fakültesi, hukuk fakültesi gibi alanlarda da Ankara'dan bilinen, hacimsel büyüklüğü var." ifadelerini kullandı.

TÜBİTAK olarak bakış noktalarının bir taraftan var olan süreçleri iyileştirmekken diğer açıdan da sosyal ve beşeri bilimler alanını çok daha kuvvetli bir şekilde bütün süreçlerine dahil etmeye çalıştıklarını vurgulayan Mandal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TÜBİTAK deyince algısal olarak bilimsel ve teknolojik araştırma kurumun içerisinde daha fazla fen, mühendislik ve sağlık gibi alanlar başta geliyor gibi değerlendiriliyor. Ancak özellikle yakın zamanda sosyal ve beşeri bilimler üzerine çalışmalar yapıyoruz. TÜBİTAK olarak daha çok evrensel, küresel boyutta bakıldığı zaman da tüm dünyanın sosyal bilimlere olan ihtiyacı, sosyal ve beşeri bilimlere, daha doğrusu toplum bilime olan ihtiyacı çok daha fazla, toplum bilimin önemi artıyor. Daha da artacak."

Bursa'da torunu tarafından bıçaklanan kişi ağır yaralandı Bursa'da torunu tarafından bıçaklanan kişi ağır yaralandı

Birçok alanda yaşananların çözümü için teknolojinin araç olmaya devam edeceğini ama çözüme ulaşması için toplum bilim boyutunun çok daha kuvvetli bir şekilde geleceğini söyleyen Mandal, "Bundan dolayı dünyada yıllardır konuşulan yapı olan üniversite-sanayi-kamu işbirliği yapısı, üniversite sanayi kamu toplum işbirliği. Dörtlü sarmal yapıya doğru dönüşümde. Artık toplum üniversitelere sorulduğu zaman eğitim öğretim araştırma ve toplumsal katkı diye bahsedilen başlıklar altında toplum, faydalanıcı değil direkt toplum sürecin kendi içinde. Üniversite, sanayi, kamu eşit koşullarda. Bizim artık görev noktamız veya misyon noktamız, toplum için bilgi üretmek değil, toplumla birlikte bilgi üretmek." şeklinde konuştu.

Bunun bütün ülkelerdeki bir çalışma ve dönüşüm noktası olduğuna dikkati çeken Mandal, "İyi uygulama örneğiniz var mı dediğiniz zaman da bizim en büyük bütçeyle desteklediğimiz 1004 programı. Bizim 'Yüksek Teknoloji Platformları' diye her birine 150 milyon lira verdiğimiz, şu an 20 tane yürürlükte olan programımız. Şu anda Yeşil dönüşüm odaklı yeni bir çağrı açtık. Yine en az 10 tane daha destekleyeceğiz. Her bir platformda, platformun kaç tane proje çalışacağına platformun kendisi karar veriyor. 'En az bir tane projeyi biz istiyoruz' diyoruz. TÜBİTAK olarak bu projeniz yoksa bu platform zaten değerlendirmeye dahi alınmayacak. O da toplumsal katkı boyutu." diye konuştu.

Her bir platformda proje yöneticilerinin buna karşı çıktığına değinen Mandal, şunları kaydetti:

"Biz dedik ki 'Bu teknolojik gelişimin etki değerinin boyutunu biz sonradan görmek istemiyoruz. Baştan itibaren toplum bilim boyutunun projenin ilk önerildiği aşamada olmasını istiyoruz’. Başlangıçta biraz zorlandık. Algısal olarak ama 'şu an gerçekten 20 platformda da iyi ki dahil edilmiş' diyoruz. Çünkü toplumdaki karşılığını görüyorlar. Yapılan çalışmanın esasında toplumda bir karşılığı yoksa siz ne kadar mükemmel makale üretseniz de ne kadar bunun zincirindeki yerini söyleseniz de fark etmiyor. Toplumun bunu ne kadar sahiplendiği önemli, pandemi döneminde, deprem, iklim bunların tümünde bunu gördük."

Mandal'ın konuşmasının ardından soru cevap bölümüne geçilen söyleşiye, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Kaynak: aa