BİŞKEK (AA) - Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) üyesi ülkelerin arasındaki çok yönlü işbirliğinde Rusçanın özel rolünün bulunduğunu ancak Kazakçanın devlet dili olarak statüsünü güçlendirmeye yönelik politikalarını sürdüreceklerini söyledi.
Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te düzenlenen BDT Devlet Başkanları Yüksek Konseyi Toplantısı'nda konuşan Tokayev, toplantının dönüm noktasının BDT'de "partner" ve "gözlemci" statülerinin oluşturulması olduğunu, bunun topluluğun niteliksel açıdan yeni gelişme aşamasına geçtiğine işaret ettiğini belirtti.
Tokayev, artan jeopolitik çelişkilerin küresel ekonomiyi de olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, "Kazakistan, prensip olarak küresel ticaret ve devletlerin refahı üzerinde en feci etkiye sahip olan ekonomik yaptırımların uygulanmasına karşı." dedi.
Liderlere zorlukların üstesinden gelmek ve verimli işbirliğini güçlendirmek için BDT çerçevesinde aktif etkileşimi sürdürme çağrısında bulunan Tokayev, bu kapsamda yakın ticari ve ekonomik bağların geliştirilmesinin kilit rol oynadığını söyledi.
Tokayev, özellikle ulaşım koridorlarının geliştirilmesi, gıda güvenliği ve iklim değişikliği gibi alanlarda işbirliğini güçlendirmenin önemini vurguladı.
BDT ülkeleri arasındaki çok yönlü işbirliğinde Rusçanın özel rolünün olduğunu ve bu kapsamda bugün Uluslararası Rus Dili Örgütünün kuruluş anlaşmasını imzalayacaklarını anlatan Tokayev, "BDT kapsamında ve uluslararası ölçekte Rus dilini ilerletmek için yapılan bu girişimler, ülkelerimizin ulusal kimliğini güçlendirmeye yönelik eğilimini hiçbir şekilde dışlamamaktadır. Kazakistan, Kazakçanın devlet dili olarak statüsünü güçlendirme politikasını sürdürecek." dedi.
İlk kez İsrail-Filistin çatışmasına değinen Tokayev, Kazakistan’ın uluslararası ilişkilerde adalet ilkesinin tesis edilmesinden ve demokratikleşmeden yana olduğunu bir kez daha teyit etti.
Tokayev, “Güncel uluslararası sorunların çözümünde terör yöntemlerinin kullanılmasına şiddetle karşıyız. Onlarca yıldır çözüme kavuşmayan 'görevler' için sivillere karşı şiddet veya terör eylemleri kabul edilemez. Bunu haklı çıkarmanın hiçbir yolu yok." ifadelerini kullandı.