İSTANBUL (AA) - Tiyatrokare'nin Ayşe Kulin'in "Veda" adlı romanını aynı adla sahneye taşıdığı oyunu, izleyiciyle buluştu.
Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda gerçekleştirilen gala öncesinde AA muhabirine açıklama yapan yönetmen Nedim Saban, oyunun bir konağın içindeki kahramanların, dönemin zor şartlarında başından geçenleri yansıttığını söyledi.
Saban, hikayenin işgal altındaki İstanbul'da geçtiğini, dönemin hem acı hem de umut dolu olaylarına ışık tuttuğunu ve konuya çok insancıl bir yerden yaklaştığını anlattı.
Tiyatrokare'nin bir aile profiline sahip olduğunu ve özellikle Anadolu'da çok genç bir seyirci kitlesi bulunduğunu dile getiren Saban, "Onların da bu dönemi didaktik olmadan, yani yaşamsal anlamalarını istedim." dedi.
Saban, dramaturji çalışmasının yaklaşık bir yıl sürdüğünü, gala gösteriminin de bugün yapılmasını çok değerli bulduğunu kaydederek, "Roman adaptasyonunda ekibin size çok yardımcı olması gerekiyor. Biz de hep ekip ruhuyla çalıştık. Biz bunu iş gibi görmedik, yoksa 4-5 haftada kotarırdık. Bir yıl gerçekten canımız çıktı ama seyirciyle de çok güzel buluştu." değerlendirmesini yaptı.
- "Bu kitabı bir dönem kitabı olarak yazdım"
Eserin yazarı Ayşe Kulin, otobiyografik bir kitabının uyarlandığını, anlattığı yerin büyük annesi ve babasının konağı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Kitabın adını birçok nedenle 'Veda' koymuştum. Çünkü bir döneme vedaydı. Bir imparatorluğa vedaydı. Bir aile babasının ailesini bırakarak sürgüne gitmesi ayrı bir vedaydı. Bir çağa vedaydı, yani imparatorluklara veda edilen bir yüzyıldı. Bu kitabı bir dönem kitabı olarak yazdım. Yani Osmanlı'nın çöküşünü ve Cumhuriyetin doğuşunu anlatan bir kitaptı."
Yıllar önce kaleme aldığı kitabının bugün tiyatroya uyarlanmasından ve Cumhuriyet'in 100. yılına denk gelmesinden memnuniyet duyduğunu ifade eden Kulin, "Kitapta Cumhuriyetin doğuşu vardır, oyunda göreceğiniz gibi. Ben neticeden çok memnunum. Çünkü çöküşün hüznünden çok Cumhuriyetin coşkusunu yaşatıyor oyun bize. Buna da çok ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.
Kulin, oyunu ikinci defa seyrettiğine değinerek, "Tabii kendi ailem olduğu ve onları tanıdığım için ben çok şanslıyım. Çünkü anneannemin annesi ve babasını gördüm. Reşat Paşa ile eşinin kucağında büyüdüm. Onun için tabii beni çok özel olarak duygulandırdı bu eser. Çok başarılı bir oyun çıkardılar. Arkadaşlarımı tebrik ediyorum." diye konuştu.
- "Çok değişik bir oyun oldu"
Oyuncu Nevra Serezli, tiyatroya uyarlanan eser için yaklaşık bir yıl çalıştıklarını vurgulayarak, "Çok değişik bir oyun oldu, Nedim Saban kitaptan adapte etti, yazdı, çizdi, bozdu, yırttı yeniden yazdı. Çünkü öyle kolay, tek seferde yazılacak bir oyun değildi. İnteraktif bir şekilde, hep beraber çalıştık, hepimizin fikrini aldı. Çünkü hepimiz başka şeyler hissediyoruz kitabı okuyunca." ifadesini kullandı.
Saraylı karakterini oynayan Serezli, oyuna hazırlanırken zorlanmadığını belirterek, "Kitabı okurken de hayal etmiştim. Okurken zaten karakteri buluyorsunuz. O kadar detaylı yazılmış, o kadar güzel şekilde anlatılmış ki hiçbir karakter için zorlanmadık. Ayşe Kulin'in kalemi çok muhteşem zaten. Tiplemeleri ve olayları çok net resimlerle anlatıyor. Sadece dikkatle okumak lazım, satır aralarını da okumak lazım kitapta ki ben dersimi iyi çalıştım." görüşünü paylaştı.
İstanbul Şehir Tiyatroları oyuncusu Aziz Sarvan ise "Ayşe Kulin'in dedesi Ahmet Reşat'ı oynuyorum. Benim için çok önemli bir çalışma oldu ve burada olmaktan çok mutluyum." dedi.
- Oyun hakkında
Ayşe Kulin'in "Veda" adlı romanının Tiyatrokare tarafından Nedim Saban imzasıyla sahneye taşındığı oyun, Milli Mücadele dönemine, bu dönemin acı ve umut dolu olaylarına ışık tutuyor.
Yazarın Osmanlı nazırı olan dedesinin hayat hikayesini konu alan oyunun arka planında ise dönemin olayları ve bir çağın değişiminde yaşanan acılar, umutlar, belirsizlikler ve kuşak çatışmaları anlatılıyor.
Oyuncu kadrosunda Nevra Serezli, Leyla Feray, Aziz Sarvan, Fatih Gülnar, Meral Asiltürk, Zeynep Sevi Yılmaz, Alişan Özkan, Gizemnur Topaloğlu ve Gizem Çayhanoğlu'nun yer aldığı oyunun dekor ve kostüm tasarımında Eylül Gürcan, ışık tasarımında Ayşe Sedef Ayter, görüntü tasarımında ise Necati Demircan imzası bulunuyor.
