Haber Merkezi - Gazeteci Sedat Bozkurt, temsilde belediye meclislerinin önemini anlattı. 

Bozkurt, kisadalga.net'teki yazısında, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) de zafer havasından çıkarak, oyunun düştüğü yerlerde yapılan hataları kayıt altına alması gerektiğini belirtti.  Beşiktaş’ta Ekrem İmamoğlu'nun yüzde 82 oy aldığını hatırlatan Bozkurt, "CHP’nin aldığı oy yüzde 73. CHP’nin adayının oyu ise yüzde 64. Partisine oy veren ama partisinin ilçe belediye başkanına oy vermeyen seçmen burada bir şey anlatmış demektir. Tartışmalı her adayın bulunduğu seçim bölgesinde durum aynıdır" ifadelerini kullandı. 

CHP'li Bağcıoğlu: MHP Suriye'de HTŞ’nin harekete geçeceğini biliyordu CHP'li Bağcıoğlu: MHP Suriye'de HTŞ’nin harekete geçeceğini biliyordu

Öte yandan, nerede olursa olsun, seçim sistemlerinde adaletsizlik varsa ona itiraz etmek ve adil hale gelmesi için mücadele etmek gerektiğini vurgulayan Bozkurt, "Çok zor kurulan demokrasiler ancak geniş katılımlar ile muhafaza edilebilir. Geniş katılım ile alınan kararlarda da hata yapma oranı çok azalır" dedi. 

"Çoğunluk, politik fayda için kullanılmalı"

Gazeteci Bozkurt, yerel yönetimlerin en önemli katılımla karar alma sisteminin belediye meclisleri olduğuna işaret etti. Belediyelerin bu en üst düzey karar organlarının, son dönemde, AKP ile vatandaşın derdini çözmek yerine, başkan eğer muhalefetten ise onun üzerine baskı kurmak için kullanıldığına dikkat çeken Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Mesela İstanbul’daki taksi sorunu veya toplu ulaşım projeleri ve bunun için kredi kullanılması konusu. Bu örneklerin sayısını pek çok yerel sorunla birlikte hemen hemen her il ve ilçede arttırabilirsiniz. Buradaki meseleye sayısal çoğunluktan bakmak en az bugüne kadar işleyen sistem kadar sıkıntılıdır. Belediye meclis çoğunluğuna, hatta meclis üyeliklerinin tamamına sahip oldukları için CHP’liler haklı olarak bunu büyük başarı olarak sundular. Bu politik olarak başarıdır ama demokratik olarak sakattır. Mesele o çoğunluğa sahip olanların daha önce sürekli yanlış yapmalarıydı, çoğunluğun ellerinde olmaları değil. Ellerindeki çoğunluğu politik fayda için kullanmalarıydı. Vatandaşın ihtiyaçlarını bile bu politik faydanın arkasına koyabilmeleriydi. Başarı, bunun yerini almak olmamalıdır. Hatta kararların tamamı kamu yararına olmalıdır ve bu nedenle oy birliğiyle alınmalıdır. Meclis üyesinin de bundan başka kaygısı bulunmamalıdır."

Gazeteci Bozkurt'un kisadalga.net'teki yazısını okumak için tıklayınız. 

Editör: Haber Merkezi