Güray SOYSAL
ONLAR DA MADALYA AVCISI OLDULAR
Artık Cimnastikçilerimiz girdikleri her müsabakadan madalya almayı alışkanlık haline getirdi.
Nasıl mı?
Cezayir’deki Akdeniz Oyunlarında Artistik Cimnastik Kadın Millî Takımlarımızın Kadın Millî Takımımız 4. olurken, genel tasnifte Bengisu Yıldız ve Bilge Tarhan finale kaldı. Alet finallerinde ise asimetrik paralelde Nazlı Savranbaşı, atlama masasında Bengisu Yıldız ve Bilge Tarhan, yerde Göksu Üçtaş Şanlı ve Bengisu Yıldız finale kalma başarısı gösterdi.
Erkek sporcularımızın yarışması ayrı bir güzellik sergiledi. Ferhat Arıcan, İbrahim Çolak, Adem Asil, Ahmet Önder ve Sercan Demir’den oluşan takımımız, takım olarak altın madalya kazanarak Türk cimnastik tarihinde bir ilke imza attı. Ahmet Önder ve Adem Asil’in genel tasnifte ilk sıradan final yapma başarısının yanı sıra yerde Adem Asil ve Ahmet Önder, kulplu beygirde Ferhat Arıcan, halka aletinde İbrahim Çolak ve Adem Asil, atlama masasında Adem Asil ve Ahmet Önder, paralel barda Ferhat Arıcan ve Ahmet Önder, barfikste Adem Asil ve Ahmet Önder finale kaldı.
Sözün özü şu:
Artık Türk cimnastiği üst klasmanlar için hazır durumda…
40 GÜNDE 64 MADALYA
Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu ile Dünya’da zirveye çıkan Türk halteri, doping belasından kurtulduktan sonra, şimdilerde eski benliğine kavuşmak üzere…
Nasıl mı?
Milli Takımları, Büyükler Avrupa, Gençler ve Yıldızlar Dünya Şampiyonası'nda 40 günde 18'i altın 64 madalya kazanarak dünya halter camiasında dikkatleri Naim Süleymanoğlu ile zirveye çıkan, daha sonraları ile doping belasına bulaşan Türk halteri, Dünya’da zirveye çıkmak için büyük adımlar atıp, şimdilerde benliğine kavuşmak üzere.
Nasıl mı?
Büyükler Avrupa Şampiyonası'nda madalya kazanan sporcular şöyle:
"Şaziye Erdoğan (45 kilo) 3 altın, Muhammed Furkan Özbek (73 kilo) 2 altın, 1 bronz, Nuray Güngör (64 kilo) 1 altın, 2 gümüş, Cansu Bektaş (45 kilo) 2 gümüş, Dilara Narin (81 kilo) 1 gümüş, 1 bronz, Berfin Altun (64 kilo) 1 gümüş, Yusuf Fehmi Genç (67 kilo) 1 gümüş, Dilara Uçan (76 kilo) 2 bronz, Aysel Özkan (71 kilo) 1 bronz, Ferdi Hardal (61 kilo) 1 bronz, Onur Demirci (102 kilo) 1 bronz, Melike Günal (+87 kilo) 3 gümüş."
Alt kademelerdeki başarılar ayrı gerçek olarak karşımızda duruyor.
Artık Türk halteri, Dünya’da yeniden ismi konuşulan spor dalı oldu.
Bu konuda Başkan Talat Ünlü’nün başrolde oluşunu unutmayalım.
BİR TEKNİK ADAMIN FERYADI
Karşımdaki teknik adam, bitirdiği Gazi Üniversitesinden aldığı diplomayı gösterirken, mevut olan hakkını kaybolmaması için feryat ediyordu.
Bu teknik adamın adı Halil İbrahim Köprülü.
Okulunu bitirdikten sonra Ampute futbol takımı için kendisini geliştirmiş, önünde duran 5 teknik kademeyi de bitirip, hakkı olan Milli takım çalıştırmasına engel olunuyor. Spor Genel Müdürlüğüne verdiği dilekçelere ise nedense cevap alamıyor.
Bu konuda ısrar ederse “Hakkın olmasına rağmen, üst kademeden gelen istekle, kişileri Milli takıma vermek zorunda kalıyoruz” cevabını alıyor. Bu konuda bu teknik adamın, hak ve hukuk konusundaki, mücadelesini uzun uzun dinledim.
Ve sonunda ona şu tavsiyede bulundum:
“Bakanlarımız bile, yaptıkları işler konusunda bile, üst kademedekilerin talimatını yerine getirdiği günümüzde, sen daha çok bekleyeceksin” dedim.
Bilmem haksız mıyım?
BEŞİKTAŞLI MURAT DİDİN…
Basketbolumuzun gurur kaynaklarından olan Ankara TED Koleji ile ODTÜ İnşaat Mühendislik bölümü mezunu Başkent Ankaralı Murat Didin, zamanında Konya’da teknik adamlık yaptığında kendisi ile görüşmüştüm.
Hatta, davetinde Konya’daki evine giderken, ikamet ettiği binanın boyunda Beşiktaş bayrağının asılı olduğunu görünce şaşırdım. Konya’da bu bayrağın neden çıktığını sorduğumda Murat Didin, “Kartal’ı seviyorum. Ben Beşiktaşlıyım” cevabını almıştım.
O Murat Didin, teknik adamlığı bıraktıktan sonra, uzun yıllardan bu yana, Fenerbahçe televizyonda yorumculuk yapmaya başladı. Şu günlerde de aynı işine devam eden dostum Murat Didin, şimdilerde çalıştığı Fenerbahçe televizyonunda ekmek yediği kulüpte yorumculuk yapmaya devam ediyor.
Onu bu ilginç hatıramla anmak istedim…
ABİDİN AKMANOL
1948 yılında Ankara’da dünyaya geldi. Samsunspor'un Süper Lig'deki ilk golünü atması dolayısıyla Samsunspor tarihinde önemli bir isime sahipti.
Futboldaki ilk kayda değer başarısını Ankara Yıldırım Beyazıt Lisesi Futbol Takımı ile Türkiye Liselerarası Şampiyonu olarak yaşayan Akmanol, henüz Türkiye liglerinin yeni yeni profesyonelleşmeye başladığı yıllarda Boluspor'da profesyonel futbola başladı. 1968 senesinde ise Samsunspor'a transfer oldu. Geldiği ilk sezon Türkiye 2. Futbol Ligi şampiyonluğu yaşadı. 22 Şubat 1970 Pazar günü oynanan Eskişehirspor deplasman maçında attığı gol ile Samsunspor'un 2-0 yenik sürdürdüğü maçta skoru 2-1 yaptı, attığı gol Samsunspor'un Süper Lig'deki ilk golü olarak kayıtlara geçti. Aynı maçta Eskişehirsporlu Güvercin Nuri ile çarpışmış ve beyin kanaması geçirdi. Bu darbe sonrasında futbola devam edilemeyeceği anlaşılınca 20 Haziran 1971 tarihinde jübilesini yaparak 23 yaşında futbolu bırakmak zorunda kaldı.
25 Eylül 2021'de yaşantısını sürdüğü Kanada'da vefat etti.