Tatil biz emeklilerin de hakkı

Şükrü KARAMAN Rusya’nın doğalgaz akışını kestiği Avrupa ülkelerindeki emekliler kış mevsimini Türkiye’de geçirmeye hazırlanıyor. Rusya’nın tavrı karşısında şoke olan Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri doğalgaz tüketimini en aza indirmek için emeklilerini Antalya’ya gönderecek. Turizm firmaları kış turizmi için çalışmalarına başladı. Avrupalı emeklilerin kış dinlencesini Türkiye’de geçirmesi kuşkusuz ekonomiye ve istihdama olumlu yansıyacak. Onların gelmesiyle beş yıldızlı otel ve tesisler kapılarını kapatmayacak, emekçiler çalışmalarına ara vermeyecek. Yabancılarla birlikte Türk emeklilerine de Antalya’da dinlence olanağı sunulmalı. Ailesi ile yıllardır gönlünce tatil keyfi süremeyen emeklilerimize kamu sosyal tesislerinin kapıları ücretsiz ya da çok az ücretle açılmalı. Antalya ve Akdeniz’in diğer illerindeki sosyal tesisler, eylül ve ekim aylarında ücretsiz veya çok düşük tutarla tahsis edilebilir. Sonbahar mevsiminde kapanacak tesislerin yanı sıra kamu konuk evleri de en az 10 gün süreyle ücretsiz emeklinin hizmetine sunulabilir. Emekliye diğer ülkelerde olduğu gibi belirli tutarda teşvik veya karşılıksız tatil kredisi de verilebilir. İstenirse seçenek çok. Yeter ki niyet olsun, karar hayata geçirilsin. Aldıkları düşük aylıktan ötürü tatili unutan 13.7 milyon emekli, dul ve yetimin de dinlenmesi, gezmesi insanlık hakkıdır. Yabancı turistler ülkemizin cennet köşelerinde tatil yaparken ve güzelliklerine tanık olurken bizimkilerin bundan yoksun kalması canlarını acıtıyor. Hükümetin gariban insanlara bu olanağı tanıyacak olması eli öpülesi ak saçlı emekliyi unutulmadığını gösterecek, gururu okşanacaktır. Yabancı turistler ülkenin keyfini çıkarırken bizimkiler neden onları uzaktan izlesin? Tek ayrıcalıkları birinin eline bol diğerine kıt para geçmesi. Hala 3.500 lira gibi saçma sapan aylıkla yaşamaya çalışan emekli mevcut. Komik para dikkate alındığında “emekli nasıl tatil yapabilsin?” diye sorabilirsiniz. Doğru, doğalgaz, elektrik ve su faturasının ardından elde hiçbir şey kalmıyor. Diğer temel gereksinimlerini bile karşılamıyor. Bu koşullarda tatilin “t” harfini aklına getiremiyor. Ancak devleti kredi ve teşvik sağlarsa yıllardır unuttukları dinlenceye kavuşarak keyif sürebilirler.