Stajyer ve çıraklar çalıştıkları sürenin erken emekli olabilmede dikkate alınması amacıyla geçtiğimiz günlerde İstanbul’da eylem yaptı.
Yurdun çeşitli illerinden gelen binlerce stajyer ve çırak, sloganlarla taleplerini siyasi iradeye iletmeye çalıştı. Belirli aralıklarla meydanlarda toplanan mağdur kitle seslerini duyurmaya çalışıyor. Ne ki taleplerine olumlu yanıt alamadılar.
Çalışma yaşamına stajyer ve çırak olarak adım atan çok sayıda emekçi bu sürelerin kabul görmemesinden ötürü nisan ayında hayata geçirilen EYT yasasından yararlanamayarak hak yitimlerine uğradı.
EYT yasasının çıkarılmasına yüklü maliyet gerekçesiyle şiddetle karşı çıkan siyasi irade kamuoyu baskısına fazla diremeyerek sonunda “evet” demek zorunda kaldı. Ve milyonların beklediği yasa hayata geçti. Ancak, stajyer ve çırakların yanı sıra 8 Eylül 1999 sonrası işe girenler bir gün ile yoksun kaldı emeklilik hakkından.
Çırak, stajyer ve bir gün ile emekliliği yitirenler kuşkusuz bundan böyle hak arayışını sürdürecek.
Birçok mesleğin teorik yapısının öğrenilmesinin yanı sıra, iş ahlakının, ciddiyetinin edinilmesi adına da son derece önemlidir stajyerlikte geçen süre. Eğitimini sürdürenler herhangi bir işyerinde stajyerlikle çalışma yaşamına ‘’merhaba’’ der, hayatı tanımaya başlar. Stajyerlik çalışma yaşamına atılan ilk adım olmasına karşın, nedense bu dönemdeki çalışma süreleri emeklilik hakkı olarak kabul edilmiyor. Stajyerlik süreleri dikkate alınmayan kişiler erken yaşta işe başlamalarına rağmen, geç emekli olabiliyor, mağduriyet yaşıyor. Israrlı taleplerine rağmen EYT yasasında da kapsam dışı bırakıldılar.
Aslında çalışma yaşamının önemli sorunu olmasına karşılık, stajyerlerin ve çırakların yoksunluğu görmezden geliniyor.
Stajyer sigortalılığı yalnızca meslek hastalığı, iş kazaları gibi kısa vadeli sigorta risklerini içeriyor.
Emekliliğe hak kazandıracak uzun vadeli sigorta kolları primi SGK’ya yatırılmıyor. Bundan ötürü stajyer sigortası, yatırılan hizmet dökümlerinde yer almıyor, emekliliğe gün kazandırmıyor. Dolayısıyla işe giriş başlangıcı sayılmıyor. Stajyerlik süresinde yatırılan kısa vadeli sigorta primlerinin emekliliğe hiçbir katkısı yok. Stajyer öğrencilerin sigorta primlerini işveren kurumları değil, eğitim gördükleri kurumlar ödüyor.
5510 sayılı yasaya göre, çırak veya stajyer öğrenci olarak çalışanlar bir yandan sigortalı sayılırken, diğer yandan bu hakların sadece kısa vadeli sigorta kolları ile sınırlı tutulması, mağduriyetin yanı sıra eşitsizliğe de yol açıyor. Bazı kişiler doğum, askerlik, ücretsiz izin, doktora veya uzmanlık, avukatlık stajı gibi süreleri borçlanabiliyor.
Ancak çırak ve stajyerlere bu olanak tanınmıyor. Stajyerlik süresinin gerek borçlanılarak prim ödenememesi, gerek sigorta başlangıcı sayılamamasından dolayı yüz binlerce kişi erken emekli olabilme hakkından yoksun kalıyor.
Yakınmalara yol açan mağduriyet yıllardır dile getirildiği halde bir türlü giderilmiyor. Çalışma yaşamına erken atılanlar, erken emekliliğini öteleyen sorunun çözülerek geriye dönük borçlanma hakkı getirilmesini bekliyor.
Anayasa’nın eşitlik ilkesi uyarınca fiilen çalışmaya veya sigortalılığa dayanan çıraklık ile staj sürelerine borçlanma hakkı tanınmalı, sigortalılık başlangıç tarihi olarak dikkate alınmalı.