Artun Talay
Belediyeler, vatandaşları spor yapmaya teşvik etmek için ”spor sokakları” düşüncesini hayata geçirmelidir.
Çocukları spora başlatmak için yaz okulları yetersizdir. Yaz okulları örneğin 300 kişi olarak başlar sonra sayı gittikçe azalır.
Çocuklar statik spor alanlarından daha çok, çevrelerinde olan spor sahalarına gitmek istiyorlar.
Bu gerçeği bilen bazı belediyeler ”spor sokakları” projesi ile spor alanlarının çocukların yakınına getirebileceklerdir.
“Spor sokağı düşüncesi nedir?" derseniz…
Her gün 8-18 saatleri arasında çocuk ve gençlere hizmet veren geçici spor merkezleridir. Bunun içinde her gün aynı sokağa bu spor merkezleri kurulmaz, her gün başka bir sokakta kurulur.
Sabah 8’de belediyenin TIR’ı spor sokağına, atletizm ve diğer olimpik sporlarının plastikten yada taşınabilir araçlarını getirir. Atletizmden örnek verirsek, atletizm için sokakta yapılabilir 5 dal seçilir. her dal 1 puandır. Tüm 5 yarışmadan toplamda 5 puan alınır. Diğer spor dalları içinde çocukların yapabileceği 5 dal seçilir. Her dal 1 puandır. çocuklar beş daldan beş puan alır.
İkili mücadele sporlarında çocuklar plastik mankenlerle yarışırlar. Ayrıca sokak boyunca çevreyi rahatsız etmeyecek bir biçimde müzik yayını yapılır.
Katılımcılar topladıkları puanlarla sokağın ortasında kurulan bir kantine giderler. Kantinde para geçmez puan geçer. Kantinde örneğin dondurma 5 puan, çikolata 5 puan, cips 5 puan, içecek 5 puandır.
Gün boyu bu sokakta ambulans ve sağlık görevlileri görev yaparlar.
Spor sokağı ile belediyeler, çocukları hareket ettirirler ve internet, telefon, bilgisayar gibi ortamlardan biraz uzak kalmalarına katkıda bulunurlar.
Belediyeler bu gibi yöntemlerle halka spor yaptırmaya kafa yormalıdır.