Alican Uludağ
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin açılan davanın ilk duruşması, 1,5 yıl sonra 1 Temmuz’da başlayacak. Duruşma 5 gün sürecek.
Yargılama, 15 Temmuz darbe girişimi davaları için Sincan Cezaevi Kampüsü içerisinde yaptırılan büyük duruşma salonunda görülecek.
Saat 09:30’da başlayacak duruşma nedeniyle Türkiye’nin gözü kulağı Sincan Cezaevi’nde olacak.
Yargılamayı Ayhan Bora Kaplan davasına da bakan Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi yapacak.
Duruşma, kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasıyla başlayacak. Daha sonra davanın 22 tutuklu sanığının savunmalarına geçilecek. Savunmalar tamamlandıktan sonra sanıkların çapraz sorgusuna geçilecek. Bu noktada müşteki avukatları da sanıklara doğrudan soru sorabilecek.
Peki, pazartesi günü başlayacak Sinan Ateş davasından adalet çıkar mı?
Buna şimdilik güçlü bir evet demek mümkün değil.
Çünkü Sinan Ateş’in 30 Aralık 2022 tarihinde öldürüldüğü günden bu yana siyasetin gölgesi dava üzerinde eksik olmadı.
Çünkü araştırma derinleştirildikçe, deliller bulundukça soruşturma Ülkü Ocakları’nın kapısına dayandı. İşte tam da burada kriz ortaya çıktı.
Bu andan itibaren MHP hem adliye hem de AKP üzerinde baskı kurmaya başladı. Dosyada savcılar görevden alındı. Davanın 31 Mart yerel seçimleri öncesinde açılması engellendi.
Devlet Bahçeli, duruşmaya günler kala 26 Haziran Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. Kuşkusuz bu görüşmede Sinan Ateş davasının gündeme geldiğini tahmin etmek zor değil.
MHP için bu dava neden önemli? Sinan Ateş için adalet mi? Hayır. Başsağlığı bile dilemediler. Onlar için önemli olan dosyanın şüphelileri arasında yer alan Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın arasında bulunduğu bazı Ülkü Ocakları yöneticileri. MHP yönetimi, delillere rağmen bu şüphelileri adalete teslim etmek istemiyor.
AKP ise Cumhur İttifakı’nda kriz çıkmaması şimdilik soruşturmanın dayandığı Ülkü Ocakları’nın kapısını açtırmak istemiyor. Çünkü TBMM’de MHP’nin oylarına ihtiyacı var. İttifak bozulursa sistemi yürütemeyeceklerini biliyorlar. Adalet ve Kalkınma Partisi, iktidarı için adaletten vazgeçmiş durumda.
MHP, 1,5 yıllık süreçte aslında istediğini aldı. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım ve arkadaşlarını mahkemeden uzak tutmayı başardı. Aynı şekilde Olcay Kılavuz’a da dokunulamadı.
Şimdi davanın 22 tutuklu sanığı bu koşullarda hâkim karşısına çıkacak. Ama “ayıklanmış” bir dosyada yargılanacaklar. Dosyası ayrılan 17 tutuklu şüpheli bu davada yer almayacak.
Böyle olunca “yarım bir Sinan Ateş davası” ile karşı karşıyayız. Tutuksuz şüpheliler hakkında dava açılmadığı için Sinan Ateş cinayetine ilişkin delillerin yarısı da dava dışı kalmış oldu. Yani Ateş’i takip ettiren, onunla ilgili bilgi toplayan ve belki de azmettirenler yargılama dışında.
İşte bu şartlarda ilk duruşmalar sonucunda Sinan Ateş davasının tutukluları arasında bulunan otel, otopark sahibi ile taksici sanıkların tahliye olması bekleniyor. Ama Sinan Ateş dosyasının önüne bariyer koyanların asıl amacı, tutuklu sanıklardan Emre Yüksel, Serdar Öktem ve Tolgahan Demirbaş gibi kritik isimleri kurtarmak… Azmettiricilerin yargılanmasını beklerken, bir anda bu tutuklu sanıkları dışarıda görebiliriz.
Bu mümkün olur mu? Olur. Burası Türkiye…