Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolduktan 19 gün sonra, cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'ın katledilmesine tepkiler büyüyor. Narin’in katledilmesinin ardında yatan sır perdesinin aralanması için sorgu süreci devam ederken ülkenin dört bir yanında da Narin için eylemler düzenlenip tepki sesleri yükseliyor.

Son olarak Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, dikkat çeken bir eyleme imza attı. Sengel, belediye önünde yaptığı basın açıklamasıyla Narin’in katledilmesine ve daha birçok canın yitip gitmesine 5 dakikalık sessiz eylemle tepki gösterdi.

Bugünün Resmi Gazetesi (15 Kasım tarihli Resmi Gazete) Bugünün Resmi Gazetesi (15 Kasım tarihli Resmi Gazete)

“Aslında biz düşünmeyi bıraktık”

Amacının basın açıklaması olmadığını belirten Başkan Sengel, ülkede Narin gibi birçok canın kurban gittiğini ancak ders alınmadığını belirterek şunları söyledi:

“İstanbul Sözleşmesi adliyede savunulduğunda, çok değil çok kısa bir süre önce 2,5 yaşındaki Müslüme öldürüldüğünde bir vakıfta 10 tane çocuğa tecavüz edildiğinde, Güldünya’ya kadar giden süreçlerde, Özgecan için çok değil daha meclis üyesiyken meydanda toplandığımızda… Bir kadın ve toplumsal bütün herkesin yanında olan bir derneğin kurucu başkanlığını yıllardan beri yapıp gerçekten haksız olanları ve hiçbir sebep yokken ya da neden sebep olduğunu bilmediğim bir şekilde öldürülen her minik canımız için, her kadın için meydanlarda toplandık. Siyasiler, aydınlar, sosyal medyada gezinenler… Hepimiz kocaman kocaman laflar ettik. Kocaman kocaman laflar! ‘Peşindeyiz, takipçisiyiz. Asla bırakmayacağız.’ Ama her şeyi bıraktık. Aslında biz düşünmeyi bıraktık. Neden sorusunu sormayı atladık. Neden devam bunlarla karşı karşıya geliyoruz? Neden bir kız çocuğunun önünde annesi öldürülüyor? Neden bizim uzak bildiğimiz oysa çok yakın olan yerlerde bir sürü çocuk istismara uğruyor? Neden bir sürü kadın katlediliyor? Neden bir sürü kadın cinayete kurban gidiyor? Neden biz hiçbir zaman ölenlerle değil de katillerle empati yapıyoruz? Bu toplum nereye geldi? Kaç ‘Narin’ hayat daha yok olup gidecek? Bunlara ilişkin mikrofonları elimize alıp kocaman kocaman konuşuyoruz. Bir sürü tweet atıyorsunuz, atıyoruz. Çünkü o minicik hayatlara yazdığımız uzun cümleler, yaptığımız uzun konuşmalar çare olacak zannediyoruz. Attığımız like’lar, bir parmak işaretiyle geçiştirilenler… Hepsi ama hepsi çare olacak zannediyoruz. Aradan birkaç gün geçiyor. Başka bir gündem maddesiyle başka bir şeyin üzerine büyük büyük konuşuyoruz. Sizi buraya basın açıklaması yapmak için çağırmadım. Çünkü benim artık tahammülüm yok. Ne vicdanım el veriyor ne emrediyor ne de öyle baba baba laflar yapıp çekmeye çalışmayacağım. Eğer herkes buradaysa beş dakika boyunca sizi düşünmeye davet ediyorum. Sadece ve sadece beş dakika bakın bir düşünün. Başka da bir şey istemiyorum hiç kimseden”

Başkan Sengel’in konuşmasının ardından belediye binasından devasa boyda, üzerinde Narin yazan flama sallandırılırken sirenler çalmaya başladı. Belediyede sirenlerin çalmasıyla birlikte Selçuk’ta hayat durdu, araçlar durdu ve kornalar çalınmaya başlandı.

Editör: Nur Yıldız