"Risk" mi, "stratejik hamle" mi?

Kıvanç El 14 Mayıs'a çok az bir süre kaldı, günlerdir herkesin gözü bu kritik seçimde milletvekili adaylarınday...

Abone Ol

Kıvanç El

14 Mayıs'a çok az bir süre kaldı, günlerdir herkesin gözü bu kritik seçimde milletvekili adaylarındaydı.

Seçimde her dönem olduğu gibi aday listeleri tartışılırken CHP'nin aldığı risk ise listelerin ana gündemlerinden biri oldu.

"Eski"ye dönüş

AK Parti'nin listelerinde Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Genel Başkan Yardımcıları Hamza Dağ, Ali İhsan Yavuz, Genel Sekreter Fatih Şahin dahil birçok isim liste dışında kaldı.  Mevcut 285 vekilin 181'i liste dışında kaldı. Bu Ak Parti'nin de kurulduğu günden bu yana yaşadığı en büyük değişim oldu…

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy dışındaki tüm bakanlar çeşitli illerden aday oldu. AK Parti'de "yeni" adaylar arasında geçmişin küskünlerinden "eski" isimler de dikkat çekiciydi. Eski bakanlar Faruk Çelik, Bülent Tüfenkci, Abdülhamid Gül, Ayşen Gürcan, Efkan Ala ile AKP tabanında sevilen isimlerden eski parti yöneticisi Haluk İpek gibi isimler de Meclisin yolunu tutacak isimler arasında.

AKP listelerinde yerel dengelerin de büyük oranda korunduğu görülüyor.

CHP'nin "AK Partili"leri

CHP'nin 14 Mayıs seçiminde listelerinde ittifak ortakları DEVA, Gelecek, Saadet, Demokrat ve İYİ Parti'ye kontenjan açmasının yanı sıra Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül'ü de aday yapması ve bu partilere 77 kontenjan verilmesi siyasetin de en riskli adımlarından biri olarak tarihe geçti.  Bu riskin sonuçlarını bugünden konuşmak çok zor…

Gelelim en çok tartışılan ve yüzlerce aday içinde en çok konuşulana…

Balyoz ve Ergenekon davaları ile anılan, "Ali Dibo yolsuzluğu" ile ismi özdeşleşen DEVA'lı Sadullah Ergin….

Ergin'in seçimdeki yerine bakarsak bir dönem en fazla eleştirdiği ve eleştiri aldığı CHP'den Meclis'e girecek olması da tarihin bir cilvesi olsa gerek. Peki bu "cilve" her ne kadar "CHP'nin değil DEVA'nın adayı" denilerek geçiştirilse de daha iyi planlanamaz mıydı?

Ankara'da daha partisine bağlı CHP seçmeninin yoğun olduğu, Ergin'in bakanlığı dönemindeki uygulamalarına en fazla tepki gösterenlerin olduğu Çankaya ilçesini de içine alan "1. Bölge" dışında bir yerden aday yapılamaz mıydı? Elbette yapılabilirdi. Burada bir stratejik hata olduğu çok açık…

Yukarıdaki soruların yanıtları Pazar akşamından bu yana birçok kişi tarafından aranıyor. Aday belirlerken "ne de olsa tıpış tıpış verilecek" fikri sanırım bir kere daha kendisini hissettirmiş ki, bu konular üzerine pek düşünülmemiş…

Sema Silkin Ün, İdris Şahin, Selma Aliye Kavaf gibi çok sayıda eski Ak Partili de bir dönem çok eleştirdikleri altı ok için mücadele edecek.

Elbette son kararı verecek olan seçmendir. 14 Mayıs akşam atılan bu adımın risk mi yoksa büyük bir stratejik hamle mi olduğunu seçmen ortaya koyacak.