Ahmet Çağatay Bayraktar
Cumhuriyetin 100. yılına özel kısıtlı sayıda basılan madeni 5 TL'lerin kalıcı olarak tedavüle girmesine ilişkin karar Resmi Gazete'de yayımlandı. Fakat ülke ekonomisi için madeni 5 TL yeni bir olay değil. İlk olarak 1974'te tedavüle koyulan ve 1982 yılına kadar kullanımda kalan madeni 5 TL'nin geri dönüşü tasarımsal olarak birçok farklılığı da beraberinde getirdi.
Paraların ön yüz deseni, dış halkada 8 köşeli Selçuklu yıldızı motifi, halka ve göbeğin birleşim yerinde ay yıldıza, ortada "Türkiye Yüzyılı" logosuna yer verildi. Logonun solunda 5 rakamı, altta "Türk lirası" yazısı ve yazının altında basım yılı mevcut. Arka yüz deseninde ise Mustafa Kemal Atatürk'ün rölyefi ve çevresinde de "Türkiye Cumhuriyeti" yazısı bulunuyor.
Türkiye'de ilk madeni 5 TL 1974'te kullanılmaya başlandı
Konukman: "Şekle değil alım gücüne odaklanılmalı"
Türkiye Yüzyılı logosunun AKP'nin siyasi sloganı olmasının yanında Atatürk rölyefinin tasarımının da tartışmaların odağında olduğu 5 TL'nin tedavüle girmesini değerlendiren Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman, "Yeni madeni 5 lira, yanlış ekonomi politikası ve yüksek enflasyona karşı paramızın pul olduğunun göstergesidir" yorumunda bulundu. Alınan yeni kararın ekonomide iyileştirici olmaktan öte şekilsel bir değişiklik olduğunu kaydeden Konukman, hükümetin öncelikle yurttaşın alım gücüne odaklanması gerektiğini söyledi: "Yeni 5 liranın biçimi ve madeni olmasının gündem olması yerine alım gücündeki karşılığını tartışmalıyız. Bir adet ekmeğin ücretinin 10 lira sınırını da zorladığı ekonomik şartlarda 5 lira ile ne alınabilir? Önceden kağıt bir milyon lira da zamanla tedavülden kalkarak yerini 1 liraya bırakmıştı. O zaman da yüksek enflasyon ve düşen alım gücü ile karşı karşıyaydık. Şimdi de benzer ekonomik zorluklarla karşı karşıyayız."
Kalıcı olarak tedavüle sokulan madeni 5 TL ilk olarak 29 Ekim 2023'te 100 milyonla sınırlı basılmıştı
"500 TL banknot tedavüle girmeli"
Artan enflasyonla ürün ve hizmetlere gelen zamlarla halkın alım gücünün düşmesini ele alan Konukman, "İkinci Dünya Savaşı öncesi Almanya'da devaülasyon sonucu paranın değerinin düşmesiyle çuvallar ile alışverişe çıkılıyormuş. Şu anda yaşadığımız ekonomik koşullarda da en yüksek kağıt paramız 200 TL artık yeterli gelmiyor. 500 TL'lik banknotların tedavüle girmesi bu anlamda sürpriz olmaz. Fakat kitle psikolojisini düşününce bunun gerçekleşmeyeceğini görebiliriz. Zira 500 liralık banknotun tedavüle girmesi ile yurttaşın elindeki para sayısı da azalacak. Bu da kişide az para aldığı düşüncesini doğuracak. Zaten asgari ücret altında geçinmeye çalışan emekliler ve asgari ücretli çalışanların da mevcut yönetime tepkisini direkt olarak artıracak bir durum söz konusu olur" yorumunda bulundu.