CHP Genel Başkanı Özgür Özel Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti grup toplantısında kendisine teşekkür etmesine yanıt verdi.
Özel konuşmasında, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olduğu" iddiasıyla sabah saatlerinde evinde gözaltına alınmasına tepki göstererek şunları kaydetti;
"Bu ülkede tabi sadece ekonomide değil, adalette ve demokraside de milletin artık taşıyamadığı sorunlarla uğraşıyoruz. Bunlardan bir tanesi, her sabah yeni bir kaosa uyanıyoruz, her sabah yeni bir haksızlığa. Bu sabah da Esenyurt Belediye Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer, evinde gözaltına alındı. Belediyenin gün ışırken kapısı kırılarak girildi. Bu kişi, değerli başkanım, her sabah zaten 8.30’da o belediyeye gidiyor. Bir telefon etsen gelir. Belediyenin kapısında beklesen, söylesen olur. Kamu binasına devlet, bekçinin anahtarını istemek yerine kapıyı kırarak giriyor. Neden? Bir algı yaratacaklar. Tabi şunu söyleyelim: Toplumun merak ettiği konularda, Narin cinayetinde olsun, yenidoğanlar da olsun savcı bir görevin de senin toplumu doğru bilgilendirmek. Bir açıklama yap. 60 gün susarlar. Yenidoğan çetesinde çıldırırsın açıklama yapmazlar. Zaten altı ay susmuşlar. Toplum infiale kavuşunca hastaneleri biri hariç geri kalanını yeni kapattılar. Açıklama yapmaz.
Sabahleyin bir açıklama metni düşüyor; PKK diyor. Abdullah Öcalan diyor. 10 yıldır takibimizde diyor. Terör örgütü üyesi olabilir diyor. Ya bir dur. Kime neyi yetiştiriyorsun? Avukatları ile görüşememiş adam hakkında dezenformasyon bülteni gibi yayımlamış. Kim yapıyor bunu? Savcı. Savcı niye yapıyor bunu? Yapamaz. İzni kim veriyor? Başsavcı. Başsavcı demeden olmaz. Kural öyle. Başsavcı kim? Akın Gürlek. Düne kadar bakan yardımcısı. Ya bakan yardımcısı, siyasi. Erdoğan ilk atadığında ‘Bakan yardımcıları örgütümüzle devletin bağını kuracak’ dedi ilk atadığında. Ben ona seyyar giyotin diyordum zaten. Öyle elverişli bir giyotindir ki o. Adalet giyotini. Mahkeme mahkeme taşırlar. Kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek orada. Şimdi İstanbul’da."
"Akın Gürlek’in halk iradesini tehdit eden bir yere çekilmiş bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok"
Özel, Akın Gürlek hakkında ise şöyle konuştu;
"Devlet Bahçeli’nin 'Çıkaralım, Öcalan gelsin bu kürsüden konuşsun' dediği süreçte bununla suçlanıyor Ahmet Hoca. Kendisi profesör, akademisyen, kanaat önderi. Milli irade, iki Esenyurtludan biri oy vermiş. Evet, Kürt vatandaşların çok yaşadığı, Türkiye’nin en büyük ilçesi. Kendilerini kimin yöneteceğine onlar mı karar verecek, Akın Gürlek mi? Bir dezenformasyon, yay yalanı gitsin.
"Kurulan kirli oyunun ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz"
Ahmet Özer’in aday olurkenki sicil belgesini gösteren Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Burada diyor ki; 'yukarıda kimlik bilgileri bulunan kişinin adli sicil kaydı yoktur. Yukarıda kimlik bilgileri bulunan şahsın adli sicil arşiv kaydı yoktur.' Sistem şu; Esenyurtlu soruyor devlete; 'Belediye başkanı seçeceğim. Kimler içinden seçebilirim. Mahsurlu olan birisi varsa seçmeyeyim' diyor. Sen daha altı ay önce, yedi ay önce millete 'Bir mahsuru yok, seçebilirsin' demişsin. Bugün yaptıkları basın bülteninde 10 yıldır takibimizdeydi' diyor. 'Teröristlerle iş birliği içinde olabilir' diyor. Zaten bunlara mahkeme karar verecek de yaratılmaya çalışılan algıya bak. Burada aynı adliyenin kaşesi var. Aynı adliyenin amblemi var. 'Seçebilir miyim’ diye sormuş vatandaş, teröristse seçemezsin zaten. Soruyor, 'mahsuru olan varsa aday yapmasın parti' diyor. 'Mahsuru yok' diyorsun. Bugün çıkmış ‘10 yıldır’ diyorsun. 10 gündür de Devlet Bahçeli, o söylediğiniz görüşme, temas bilmem nelerin, acaba dediğiniz kişinin ta kendisinin umut hakkından, Meclis’e gelmesinden, konuşmasından bahsediyor. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz, gerçekten anlamak mümkün değil. Ama Akın Gürlek’in gidip de Ankara’da bakan yardımcısıyken, kötü planlanmış bir satranç tahtasında çok demokrasiyi, halk iradesini tehdit eden bir yere çekilmiş bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok. Tehdit ettiği şey, bu milletin birliği, beraberliği, demokrasi ve insanların seçme özgürlüğüdür. O piyonu o çekildiği yerden kaldırın. O piyonu, o seyyar giyotini oradan alın. Bu konuda biz süreci çok dikkatli ve çok yakından takip ediyoruz. Ama kurulan kirli oyunun ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz."
"Meseleyi bir kişininin özgürlüğü ile özdeşleştirmek sorunu görmeyen bir önermedir"
Özel Erdoğan'ın kendisini yanlış anladığını söyleyerek "Ben çözümün adresi olarak Meclis'in gösterilmesinden yanayım" diyerek şunları söyledi;
"Milyonlar anladı bir sen anlayamamışsın. Teşekkür önemli ama bir meseleyi bir kişininin özgürlüğü ile özdeşleştirmek sorunu görmeyen bir önermedir. Ben Meclis'i adres gösteriyorum. Sen Bahçeli ile birlikte Öcalan'a Meclis'i adres gösteriyorsun. Bir kişiyi aktörleştirip bana teşekkür ederseniz, Öcalan odaklı bu durumu sürdüreceğinizi gösterir. Bu demokratik değil, doğru da değil. Biz Meclis'in merkez olduğu şeffaf adil bir süreçten yanayım. Kabalık etmeyeceğim her teşekkürüm bir değeri vardır. Ama bu teşekkür yanlış bir zemindedir."