TBMM, iki aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yeniden başladı. 28’nci Dönem 3’üncü yasama yılının ilk birleşimine CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katıldı.

Birleşimin ardından Özel, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Buğra Kavuncu: "Türkiye 90’lı yılların da gerisine gitmiş durumda" Buğra Kavuncu: "Türkiye 90’lı yılların da gerisine gitmiş durumda"

''Konuşması bir parti genel başkanı konuşmasıydı o yüzden giderken kalkmadık”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Genel Kurul Salonu’na girdiğinde, CHP Lideri Özel ve milletvekilleri ayağa kalktılar. Bazı milletvekillerinin ayağa kalkmadığı bazılarının ise salona girmeyip kuliste beklediği görüldü.

Özel, ''Sayın Cumhurbaşkanı geldiğinde ilk kez ayağa kalktınız. Bir değerlendirme alabilir miyiz” sorusunu, şöyle yanıtladı:

“Makama saygıda bir eksik bırakmayacağımızı söylemiştik. Cumhurbaşkanı'nın yeminine uygun şekilde geldiğinde karşılamamızı, ona uygun bir konuşma yapacağını da umarak ayakta yaptık. Makama saygısızlık yapmayacağımızı daha önce defalarca söylemiştik. Konuşması bir parti genel başkanı konuşması içindeydi. Rahatsız edici söylemler olmamakla birlikte, yani bizleri rahatsız edecek ya da cevap vermemizi gerektirecek söylemler olmamakla birlikte bir parti genel başkanı konuşmasıydı. O yüzden giderken ayağa kalkma gereği duymadık. Biz, Cumhurbaşkanı'nı, devletin başını, Anayasa’da Meclis’i açmakla görevli olan kişiyi, 1 Ekim günü makama saygısızlık yapmadan karşıladık. Bunda şaşılacak bir şey yok. Bunu çok uzun süredir ifade ediyordum zaten. Sağ olsun, bu konuda arkadaşlarımız da benzer düşündüler. Bundan sonra da bu şekilde devam edeceğiz. Hatta bir arkadaşımızın değerlendirmesi şu: Seneye ya da ondan sonraki sene bizim Cumhurbaşkanımıza da yaplımaması açısından önemli bir adım attık. Seneye ya da ondan sonraki sene de ümit ediyorum, AKP, CHP’li bir cumhurbaşkanı seçildiğinde aynı nezaketi gösterecektir.''

''CHP demokratik bir partidir. Bir sorun görmüyorum”

Özel, bazı milletvekillerinin Genel Kurul’a katılmamasına ilişkin ise şöyle konuştu:

''CHP demokratik bir partidir. Geçmişte de çok kez benzer kararlarda, ‘Karara uymak istemeyen, dışarıda kalabilir’ dedik. Biz bunu bu şekilde söyledik. ‘Herkes girecek, ayağa kalkacak’ diye bir zorlamız olmadı. Bana söylediklerine göre, ki kendileri nezaket gösterip kararını bildiren arkadaşlar da oldu, herhalde 15-20 arkadaşımız kuliste beklemeyi tercih etmişler veya toplam, içeride de birkaç arkadaş kalkmamış. Bu, partinin bir grup kararı olmadığı için, sadece ‘Biz böyle davranacağız’ diye gruba bildirilmişti. İstemeyenlerin de dışarıda kalabilecekleri grup başkanvekillerimiz tarfından kendilerine ifade edilmişti. Bir sorun görmüyorum.''

 ''El sıkışmaktan kesinlikle kaçmadık''

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bugünkü grup toplantısında CHP’ye yönelik sözlerinin sorulması üzerine ise şunları söyledi:

“CHP, bundan sonraki süreçte makamlara saygılı olacak ancak asla ve asla muhalefetin de en ufak bir birilerinin beklediği, birilerinin tuhaf tuhaf benzetmeler yaptığı gibi, bir kelime eksik söylemek, bir adım geri adım atmak, bir santim eğilmek CHP'nin muhalefetinde yoktur. Hakaret etmeden en sert eleştirilerde bulunuruz. CHP 31 Mart'ın birinci partisidir. Bugün yapılan bütün anketlerin birinci partisidir. CHP, buna uygun davranmaya ve halktan oy almaş herkese, bakın bizim attığımız normalleşme adımı bugün örneğin Devlet Bey'in çok sert söylemleri var ama el sıkışmaktan kesinlikle kaçınmadık. Ama akşam sorduğunuzda en net cevapları veririz, en sert eleştirileri yapmaya devam ederiz. Ama o el sıkışma önemli. Bakın, bugün Sayın Devlet Bahçeli, DEM Partisi'nin Eş Genel Başkanlarıyla el sıkıştı ve sohbet etti. Bu önemlidir. Normalleşme herkese lazım, Türkiye'ye çok lazım. Normalleşme demek, bir tek adam iktidarının bir faşizan yönetimine dönüşmesine karşı herkesin demokratik sınırlar içinde, kendi pozisyonunu en sağlam şekilde savunmasıdır. Aksi takdir ülkeyi felakete götürür. CHP'nin risk alarak attığı adımların Türkiye siyasetinde ne sonuç doğurduğunu görüyorsunuz. Normalleşme adımlarının ne partime zararı var ne ülkeme zararı var, ikisine de faydası var."

Editör: Nur Yıldız