Ahmet Çağatay Bayraktar
İktidar, Orman Yangınları Mücadele Fonu kurulmasını içeren yasa teklifini Meclis’e sunmaya hazırlanıyor. Fonun, Orman Genel Müdürlüğü'nün özel mülkiyetinde yer alan taşınmazlara ait satış ve kiralama gelirleri, orman parkı işletme bedelleri, orman ürünü satış gelirleri, ormanlarda verilen izin gelirleri, Turizmi Teşvik Kanunu gereğince turizm yatırımı için tahsis edilen orman alanlarına ilişkin proje toplam bedelinin yüzde 3'ü oranında alınacak ilave bedellerden oluşturulması tasarlanıyor.
Yasa teklifinde, ormanları kundaklayan veya zarar verenlere ilişkin davalarda hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararının da kaldırılması öngörülüyor.
Tarım Orman-İş Genel Başkanı Şükrü Durmuş
Yasa teklifini 24 Saat Gazetesi’ne değerlendiren Tarım Orman-İş Genel Başkanı Şükrü Durmuş, ormanları korumak için mevcut yasaların uygulanmadığı belirterek kurulması planlanan fonun “Para karşılığı ormanları parsellemenin önü açılıyor. Bu ihanettir” sözlerini kullandı.
"Kamu yararı maddesi istismar ediliyor"
Anayasa’da yer alan 6830 sayılı Orman Kanunu’nun 70’den 79’a kadarki maddelerinin ormanlara zarar verenlere ilişkin yargılama esaslarını taşıdığını söyleyen Şükrü Durmuş, “Oluşturulacak fonun asıl amacını kamuoyundan gizlemek için yasa teklifinde direkt tutuklama ibaresi yer alıyor. Fakat mevcut yasalar ormanları korumak için yeterli. Tek eksikliğimiz ilgili yasaların uygulanması. Nitekim ormanlar son 22 yıldır turizm amacıyla imara açıldı. Anayasa’nın 169. maddesinde ‘Ormanlar amaçları dışında kullanılamaz’ maddesi de halen yürürlükte. Bu maddeye göre ancak enerji nakil hatları, otoyol ve sağlık hizmetleri gibi zorunlu halleri içeren yüksek kamu yararı durumlarında orman bölgelerin kullanılıyordu. Fakat AKP döneminde bu istisnai durum, rant amaçlı imar ve turizm amacıyla istismar edildi” dedi.
"Fon kurulması orman tahribatını artıracak"
Yasa teklifinde yer alan Orman Yangınları Mücadele Fonu’nun “Parayı veren ormanı keser” anlayışına göre oluşturulduğunu söyleyen Durmuş, “Elimizde 185 yıllık Orman Genel Müdürlüğü var. Kuruluşundan bu yana zarar etmemiş müdürlük, mevcut hükümet döneminde zarar eder duruma geldi. AKP döneminin ilk Orman Bakanı Osman Pepe de IMF’ye olan 25 milyar dolar borcun ekili dikili alanların satılarak döneceğini söylemesi de aslında bugünkü politikaların ilk göstergesi olmuştu” şeklinde konuştu.
"Teknoloji var, insan kaynağı yok"
Orman ekosisteminin “kamu yararı” maskesiyle maden ve enerji şirketlerine peşkeş çekildiği eleştirisinde bulunan Durmuş, “Bugün Orman Genel Müdürlüğü’nün elinde yangınla mücadele için her araç mevcut. Fakat mevcut olmayan insan kaynağıdır. Önceden ormanları korumak için görevlendirilen köylülerin desteklenmemesi bunun en somut örneği. Bugün her türlü teknoloji olmasına rağmen yanan alanlar 1980’lere göre 10 kat daha fazla" ifadesini kullandı.