Uzmanlar, çocuklarda öğrenmede yüzde 80 pay sahibi olan görme duyusunun ihmal edilmesi durumunda fonksiyonel sorunlara yol açılabileceği gibi okul başarısında da gerilemelerin meydana gelebileceğini bildirerek aileleri uyarıyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Pınar Alkaya, ebeveynlerin çocukların hal ve hareketlerini izleyerek düzenli kontrollerle göz sağlığını korumalarına yardımcı olabileceklerini belirtiyor
[caption id="attachment_275596" align="alignright" width="407"]
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Pınar Alkaya:[/caption]
NAZ AKMAN/ANKARA- Çocuklarda görme duyusunun geliştiği önemli bir aralık olan 0-4 yaş arası dönemde doğuştan gelen görme problemleri veya ilerleyen yıllarda ortaya çıkan sorunların önüne geçmek için uzmanlar belirli periyotlarda göz kontrollerini öneriyor. Hastalığını ifade edemeyecek dönemdeki bu çocukların göz sağlığını koruma görevinin ebeveynlere düştüğünü belirten uzmanlar bu anlamda önemli önerilerde bulundu.
Toplumumuzda bebeklerin 4 yaşına gelene kadar herhangi bir göz muayenesine gerek duyulmadığına ilişkin genel kanının çocuklardaki olası genetik kaynaklı veya farklı yollarla oluşabilecek rahatsızlıkların tedavi edilmesini zorlaştırdığı veya geri dönüşü olmayacak kayıplara sebebiyet verdiği bilinmektedir. Uzmanlar herhangi bir sorun olmasa bile doğumsal anomalileri belirleyebilmek için ilk aydan itibaren rutin kontrollerin yapılması gerektiğini vurgulayarak, özellikle ailede genetik göz bozukluğu olan çocukların bu anlamda daha fazla dikkat etmesi gerektiğini belirtiyor.
Günümüzde yoğun teknoloji kullanımına bağlı olarak erken yaşlarda ortaya çıkabilen pek çok göz rahatsızlığının erken tanıyla önüne geçilebileceği söyleyen Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Pınar Alkaya, erken tanı için geç kalınmaması konusunda ebeveynlerin üzerine düşen sorumluluğa işaret etti. Alkaya, “Çocukların göz sağlığının korunmasında ebeveynlerin rolü önemli. Ebeveynler gibi öğretmenlerin de çocukların davranışlarını izleyerek göz sağlığının durumu hakkında fikir sahibi olmaları mümkündür. Bu nedenle sık sık ailelere önerilerde bulunuyoruz, çünkü çocuklarının davranışlarını izleyerek gözlerinde herhangi bir problem olup olmadığını anlamaları mümkün” dedi.
Çocuklarınız bunları yapıyorsa dikkat!
Alkaya ebeveyn takibinin önemine işaret ederek, göz rahatsızlığı yaşayan çocuklardaki olası belirtiler hakkında, Çocuğun kitaplarına ve ekranlı cihazlara yakından bakması, okuma yaparken eliyle takip etmesi, baş ve göz ağrısından şikayet etmesi ve kafasını yana yatırması göz bozukluğu olduğuna işaret edebilir. Bu şikayetlerle birlikte huzursuzluk davranışları sergilemesi, ödevlerini yapmak istememesi ve derslerindeki başarısının düşmesi gibi sonuçlar ortaya çıkabilir. Bu durumda ailelerin uzman bir göz doktoruna danışması hem çocuklarının sağlığı hem de okuldaki başarısı açısından önemlidir” bilgisini verdi.
Göz sağlığı uzmanları olarak okul dönemindeki çocuklarda rutin göz muayenesinin ihmal edilmemesi konusunda uyarılarda bulunduklarını söyleyen Alkaya, öğrenmenin yüzde 80’den fazlasının görme duyusuyla gerçekleştiğini belirtti. Alkaya, “Okul çağındaki çocukların öğrenme sürecinde en önemli fonksiyonu gözler üstlenmektedir. Okul dönemindeki çocuklarda rastlanan görme bozuklukları, şaşılık ve göz tembelliği gibi sorunlar erken teşhis ve tedavi edildiğinde hem okul başarısında hem de sosyal yaşamda meydana gelebilecek olumsuzluklar önlenebilir. Bu sebeplerle çocuklarda rutin göz muayenesinin aksatılmaması gerekir” diye konuştu.
Göz bozukluğu belirtileri
Gözde kayma (şaşılık), takip etmeme, kızarıklık veya sulanma, gözde titreme, bir gözü kısma veya kapatma, siyah görünmesi gereken göz bebeğinde beyaz ya da puslu renk, cisimleri sürekli gözüne yakın tutma, başını bir yana eğerek bakma, gözlerini sık sık ovuşturma, prematüre doğum, ailede göz tembelliği teşhisi ve yine ailede göz bozukluğu gibi belirtilerin gözlerde rahatsızlığın habercisi olduğunu söyleyen Alkaya, bu durumda vakit kaybetmeden göz hastalıkları uzmanına görünmesi gerektiğini vurguladı.
En sık rastlanan göz problemleri; kırma kusurları, göz tembelliği ve şaşılık
Uzmanlar ayrıca bebeklerde doğumdan sonraki ilk iki hafta içinde çapaklanma ve kanlanma görülebileceğini ancak uzun süreli çapaklanmalara dikkat edilmesinde fayda olacağını belirtiyor. Doğum sonrası hemen veya 2 hafta içinde başlayan tek veya iki taraflı göz sulanmalarının genellikle gözyaşı kanallarının tıkanıklığı veya darlığı ile ilgili olabileceğini belirten uzmanlar, sulanmanın 1 yaşına kadar devam etmesi ve çapaklanmanın sık sık görülmesi durumunda tedavinin uygulanması gerektiğini söylüyor. Her iki gözün birbiriyle olan paralelliğini kaybetmesi durumu olarak tanımlanan gözde kaymanın (şaşılık), göz kaslarında kuvvet azlığı veya fazlalığı gibi farklı nedenlere bağlı gelişebileceğini ifade eden uzmanlar göz kaymasında da erken teşhisin önemli olduğunu, ilk göz muayenesi için geç kalındığında çocukların gözlerinde estetik problemlerin yanı sıra ömür boyu sürecek olan görme azlığı sorunlarının da meydana gelebileceğini belirtiyor.
Doğum kaynaklı göz kaymalarının ilk 6 ayda ortaya çıkan ve çoğunlukla cerrahi operasyona düzeltilen vakalar olduğunu açıklayan uzmanlar iki yaş sonrası ortaya çıkabilen göz kaymalarının da büyük bir kısmının gözlük kullanımı ile düzeltilebileceğini ifade ediyor.
Doğuştan itibaren görülen çocuk göz hastalıklarının genellikle kalıtımsal olduğunu, çocuk göz hastalıklarının yapısal olarak etkilenen bölgeye göre, gözde fonksiyonel sorunlara neden olabileceğini söyleyen Alkaya, gözde kızarma, sulanma, kayma ve göz tembelliği hakkında, “Kırma kusurları, göz tembelliği ve şaşılık çocuklarda sık rastlanan göz problemleri arasındadır. Bunların büyük bir bölümü gelişim döneminde ortaya çıkmaktadır. Gözler çocukluk dönemi boyunca gelişimini sürdürdüğü için çocuklukta meydana gelebilecek sorunlar ilerleyen yaşlarda geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabilir. Özellikle göz tembelliğinin 7 yaş öncesi tedavi edilmesi gerekir. Rutin göz muayenesi ve erken teşhis sayesinde bütün bu sorunlar oluşmadan çözüme kavuşturulabilir” bilgisini verdi.