Olması ve olmaması gereken işler
Güray SOYSAL
BU SALONLARIN GELECEĞİNİ KİMSE BİLMİYOR
Ankara’nın göbeğinde bulunan Atatürk Spor Salonunun ne olacağını bilen bir kul çıkmadı.
Başkent’te bilhassa basketbol ve voleybol maçlarının yükünü taşıyıp, Ulus’un ortasında bulunan Atatürk Spor Salonunda spor faaliyetleri adeta yasaklandı.
Basketbol maçlarının büyük kısmı Ankara Spor Salonuna taşınıp, yılların yükünü taşıyan Atatürk Spor Salonu Belediyeye devredildikten sonra, adeta kaderine terkedildi.
Bunun yanı sıra Karşıyaka mezarlığının karşısında bulunan ASKİ Spor Salonu ise tam manası unutulmuş bir spor salonu olarak karşımızda duruyor.
Hiç olmazsa eldekileri değerlendirip, tesis fukaralığımız bir nebze olsun diye bekliyoruz.
ARI GİBİ ÇALIŞIYORLAR
Türkiye’de herkes futbolun peşinde takıldığından, bazı sporlarımızdaki uluslararası başarıları hep es geçiyoruz.
İşte onlardan birisi de Badminton Federasyonu...
Ellerindeki kıt imkanlarla, Keçiören’de tesislerini yapıp, burada her türlü konforu sporcularına sunup, hizmet vermeye çalışıyorlar.
Bu Federasyonu Başkanı Murat Özmekik ise, evinden ve çocuklarından daha fazla zamanı Badminton Federasyonuna veriyor. Neslihan Yiğit isimli sporcuya Olimpiyat kotası aldıran bu sessiz, ancak çalışkan Federasyonumuz, Tokyo 2021 için kota adedini artırmak mücadelesi içine girdi.
Bu spor dalında Tokyo’dan olimpiyat madalyası gelirse, buna kimse şaşırmamalı.
SAKAL YAKIŞMIŞ
Milliyet gazetesinin Ankara’daki spor yazarlarından kardeşim Cemal Erşen, koronavirüs nedeniyle Ankara’daki köyünde hem dinleniyor, hem de günlük işlerle uğraşıyor.
20 günlük zorunlu ev hapsi sonunda sakallarını uzatıp, yeni şekli ile karşımıza çıktı.
Ne diyeyim...
Zaten yakışıklı olan kardeşim, böylece güzelliğini de artırmış.
Bana kalsa, gazetedeki sütunundaki fotoğrafı böyle olmalı.
Haksız mıyım?...
BRAVO İLHAN PARLAK VE ARKADAŞLARI
Futboldan çok para kazanabilirsiniz. Ancak, adam gibi adam olmak başka bir özellik.
İnsanlığın başındaki şu koronavirüs belası bir noktada bizleri yakınlaştırdı.
Kimimiz kurallara uyup, sağlığımıza dikkat edip, evde kalıyor, kimimiz ise maddi imkanı nispetinde ihtiyacı olanlara yardımda bulunuyor. Futbol piyasasında bu konuda kollarını sıvayan çok kişi var.
Onlardan biri kaleci Altay, diğerleri ise sıraya girip “bende ne yapabilirim” diye çırpınıp, duruyor. Beni son olarak İlhan Parlak’ın davranışı çok etkiledi.
Ankaragücü kaptanlarından İlhan Parlak eski takım arkadaşı Altay Bayındır'ın başlattığı erzak yardımı kampanyasına katıldı.
Parlak daveti kabul ederken meslektaşlarını da kampanyaya davet etti. İlhan Parlak'ın sosyal medya hesabındaki paylaşımı şöyle:
“Böyle zorlu bir süreçte bu güzel düşüncen için teşekkürler AltayBayındır.
Kardeşim kavuşturulmuş eller davetini kabul ediyorum ve bende 1000 ailenin erzak ihtiyacını karşılıyorum. Gün birlik beraberlik günü sende var mısın?”
Bu güzellik karşısında sadece susacak ve son cümleyi yazıp noktayı koyacağım.
Tebrikler, adam gibi adam olan futbolcularımıza.
Unutulmayanlar / ERKİN ŞİMŞİR
23 Kasım 1963’de Ordu’da dünyaya gelen Erkin, futbolculuk hayatında fiziğini kullanıp, dikkat çekti. Oynadığı takımlarda genelde santrafor veya forvet arkasında yer aldı. Futbolculuktaki faal hayatını tamamladıktan sonra UEFA Pro lisansını alıp antrenörlük ve teknik Direktörlük yapmaya başladı. Vanspor’daki başarısından sonra Kırıkkalespor, Afyonspor, Hacettepe, Siirtspor, Gençlerbirliği U21 ve Kahramanmaraşspor takımlarını çalıştırdı. Şimdilerde 2’nci Lig Kırmızı Grupta yer alan Uşakspor’u çalıştırıyor.
YİNE GÖKHAN İNLER
Geçenlerde Gökhan İnler’in, futbol haricindeki, çalışmasından bahsetmiştim.
İnsanlığın baş belası Koronavirüs ile bu futbolcumuzun çalışmaları daha değerlendi.
Kurucusu olduğu İSEV Vakfından “Okumayı SEV” adlı sosyal projesi şu günlerde büyüyerek devam ediyor.
Başakşehir’in tecrübeli futbolcusu İnler, isev.org.tr adresini ziyaret edip; isev.org.tr/e-kutuphane'ye giren çocukların; Jules Verne'nin "80 Günde Devrialem", Jack London'ın "Beyaz Diş", Sabahattin Ali'nin "Kürk Mantolu Madonna" gibi Türk ve dünya klasiklerine ulaşmasını sağlıyor.
Köy okulları başta olmak üzere birçok okula 1000 tane kitaptan oluşan kütüphaneleri hizmete sokan Gökhan İnler, Tekirdağ'da babası Ahmet İnler adına ve Küçükçekmece'de Beşiktaş’ın efsane ismi Hakkı Yeten adına da kütüphane yaptırdı.
Ve bu güzel emek, büyüyerek, gençlerimizin hizmetinde.
Bir kere daha tebrikler Gökhan İnler’e...
DOĞRU SÖZE NE DENİR?
Yaşam denizin dalgası gibi serttir. “DAĞ”san döver geçer, “KUM”san alır gider. CERAZZA