Nüfusbilim Derneği Türkiye'de giderek düşen doğurganlık hızının artırılması için, çocuk bakım hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması, ailelerin çocuk bakım masraflarını azaltmak için destek verilmesi ve ailelerin refah seviyesinin yükseltilmesi önerilerinde bulundu.
TÜİK'in 2023 doğurganlık verilerinin ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı doğurganlığın arttırılmasına yönelik yeni politikalar yürütmek amacıyla Aile ve Nüfus Politikaları Daire Başkanlığını kurdu. Nüfusbilim Derneği ise Türkiye'de düşük doğurganlığın neden-sonuçları ve tersine çevrilmesi için uygulanacak politikalarla ilgili önerilerde bulundu.
"Türkiye'de doğurganlığın düşme nedenlerinin sadece dönemsel değişimlerle açıklanamaz"
Nüfusbilim Derneği, Türkiye'de doğurganlığın düşme nedenlerinin sadece dönemsel değişimlerle açıklanamayacak karmaşık faktörden kaynaklanmakta olduğuna değinerek; kadınların çocuk sahibi olma yaşının ilerlemesi, önceki nesillere kıyasla, genç kuşakların daha az çocuk sahibi olmayı tercih etmesi ve ekonomik belirsizliklerin doğurganlığın düşme nedenleri olarak belirtti.
Nüfus meselesinin karmaşık ve çok boyutlu olduğuna dikkat çeken Nüfusbilim Derneği, doğurganlığın artması konusundaki önerileri şöyle:
"İş-yaşam dengesini iyileştirmeye yönelik politikaların uygulanması büyük önem taşımaktadır. Sosyal güvencesiz istihdam herkes için önemli bir hak ihlalidir. Özellikle kadınların iş gücüne katılımını teşvik edici politikalar, hanelerin refah seviyelerini artırarak doğurganlık hızlarının yükselmesine katkı sağlayabilir.
"Ailelerin yaşam standartlarını yükseltecek politikalar, doğurganlığın artmasında önemli"
Çocuk bakım hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması, doğurganlık hızlarını artırmak için kritik bir öneme sahiptir. Ailelerin çocuk bakım masraflarını azaltmak için sağlanacak destekler veya düşük maliyetli, kaliteli çocuk bakım hizmetleri atılabilecek adımlar arasındadır. Konut politikalarının gözden geçirilmesi ve ailelerin daha uygun koşullarda yaşamasını sağlayacak düzenlemeler hane refahını olumlu yönde etkileyebilir. Ayrıca, ailelerin yaşam standartlarını yükseltecek sosyal yardımların artırılması da doğurganlık hızlarını artırmada önemli bir rol oynayabilir.
"Kadınlar, aktif ve eşit roller üstlenerek iş-yaşam dengelerini sağlıklı bir biçimde kurmalarını sağlayabilir"
Eğitim politikalarının doğurganlık hızları üzerinde önemli bir etkisi vardır. Özellikle gençlere aile planlaması ve cinsel sağlık konularında verilen eğitimler, bireylerin bilinçli kararlar almasını sağlayarak meydana gelen gebeliklerin planlı ve sağlıklı olması hedeflenebilir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin hayata geçirilmesini sağlayacak yasal düzenlemeler ve politikalar, kadınların hem iş hayatında hem de aile içinde aktif ve eşit roller üstlenerek iş-yaşam dengelerini sağlıklı bir biçimde kurmalarını sağlayabilir. Politika geliştirme süreçlerine ve karar alma mekanizmalarına kadınların ve toplumun çeşitli kesimlerinin aktif katılımı sağlanmalıdır. Bu, politikaların daha kapsayıcı ve etkili olmasını belirleyecektir. Politikaların başarısını değerlendirmek için düzenli olarak hak temelli izleme ve değerlendirme çalışmaları yapılmalıdır. Ayrıca, politikaların uygulanması sırasında yerel ve uluslararası norm ve standartlara uyulmalıdır. Özellikle kadın hakları ve insan hakları konusundaki uluslararası sözleşmelere uygun politikalar geliştirilmelidir."