Kültür-Sanat

Necip Fazıl'ın torunu Şeyma Kısakürek: "Teoman da Necip Fazıl gibi hakikati arayan bir sanatçı"

Abone Ol

Haber: Ahmet Çağatay Bayraktar

Şeyma Kısakürek, Teoman'ın toplumsal barış fikrini desteklediğini söyledi.

Teoman 19 Ağustos tarihli Instagram paylaşımında, Necip Fazıl Kısakürek’e adadığı “Kendi Vatanında Parya” teklisinin 29 Eylül’de çıkacağını duyurdu. Birçok kişi Teoman’ın Necip Fazıl Kısakürek’e bir parçasını ithaf etmesini eleştirirken Teoman bu parça ile toplumsal barışı işaret etti. Gelen tepkilerin ardından sanatçı 20 Ağustos tarihli paylaşımında “Dün bir post attım. Necip Fazıl Kısakürek’e adadığım bir tekli çıkartacağıma dair. “Kendi Vatanında Parya”. Bir hiciv şarkısı olacak. Cem Karaca’nın “Sahibi Geldi” şarkısından esinlenen, gençlere öğüt olarak. Son bölümü okursanız anlarsınız, benim yaşlılardan hiç ümidim yok. Gençler, yaşlıların yaptıkları hataları tekrar etmesin, köhneleşmiş kavgalar onların dünyalarında olmasın. Çok uzatmayacağım: Bu ülke kimin? Bu ülke üzerinde yaşayan herkesin. Siyasete değil, toplumsal barışa hizmet etsin isterim bu şarkı” diyerek şarkının sözlerini paylaştı. Fatih Altaylı’nın &t=1589s">YouTube kanalında konuşan Teoman, “Bu parçayla Cem Karaca, Fikret Kızılok gibi ustalarından hareketle bu parçayı yazdım. Biraz da komik tarafından ele aldım. Örneğin kendini solcu sanan, 45 yaşında olmasına rağmen bu toplu Bir Başkadır dizisiyle keşfeden bir kişiyi anlatayım dedim. O şarkının sonuna ise kendimle dalga geçerek ‘Bak Teoman da sevgi böceği oldu sonunda’ diye dalga geçtim. Bu ülkede sadece laikler muhafazakarlara üstten bakmadılar, muhafazakarlar da laiklere üstten baktı. Burada yanlış bir durum var. Bu bir kan davası mı? Türkiye bir kan davası ile mi yaşayacak? Geleceğin nesilleri belki farklı düşünecektir. Gençler de belki ‘Teoman da toplumsal barış diyor’ diyebilir. Instagram’da 500 bin takipçim var, 5 bin genci ikna etsem bu bana, bu bana yeter. Kendimi ait hissettiğim kesimin yapacağı hakaretlere de tamam diyorum. Haklılar da. O kadar büyük haksızlıklar yapılıyor ki. Hınçlılar da. Ama beni de anlasınlar isterim. Önümüzdeki 4 yıl boyunca siyaset üzerine yapabileceğimiz bir şey yok. Sızlanmakla kalacağız” dedi.

"Kendi vatanında parya olmak beni etkiledi"

Altaylı’nın “Neden Necip Fazıl?” sorusuna ise Teoman, “Ben gençliğimde Necip Fazıl’a da Nazım Hikmet’e de bakıp, ‘Bunlar benim adamlarım değil’ demiş birisiyim. İnsanların ‘Menderes şunu yaptı, Abdülhamid Kızıl Sultan mıydı’ gibi geçmişe dair konuları geçip de 21. yüzyılın kodlarıyla düşünsek. Dünya çok çabuk değişiyor. Aldığım sosyoloji eğitimiyle kendimi, Türkiye’yi ve dünyayı sürekli anlamaya çalıştım. Yarın yapay zeka tüm iş kollarını ele geçirdiğinde bizim sorunlarımız Necip Fazıl mı olacak yoksa yapay zekadan geri kalmamak mı olacak? Necip Fazıl’ın tasvip etmediğim görüşleri de var. Benim kalbime dokunan ‘kendi vatanında parya’ konusu. Bu adam böyle şeyler hissetmiş. Benim de gençliğimde ‘Burada ne yapıyorum, buraya ait değilim” dediğim oldu. Sol aydın da kendini muhtemelen kendini parya gibi hissediyordur. Hitap etmek istediği kitle dünyanın her yerinde faşizme doğru gidiyor. Eskinin kavramların işe yaramadığını görüyoruz.”

"Teoman da hakikati arıyor"

Konuyla ilgili 24 Saat’e konuşan Necip Fazıl Kısakürek’in torunu Şeyma Kısakürek, Teoman’ın popüler kültürden daha başka bir bakış açısı olduğunu düşündüğünü söyleyerek, Necip Fazıl’ın düşünce yapısı ile benzerliklerinin bulunduğunu belirtti: “Necip Fazıl Sorbonne Üniversitesinde Felsefe eğitimi almış biri. Bunun da katkısıyla olsa gerek, sürekli olarak hakikati arama düşüncesindeydi. Nesnelerin ve olayların arkasındaki araştırma çabası içindeydi. Ben, Teoman’ın da bu fikirle hareket ettiğini düşünüyorum. Kendisi de yaptığı paylaşımda, Necip Fazıl’ın ‘kendi vatanında parya’ cümlesine benzerlik hissettiğini yazmıştı. Bu parçayı yapmasındaki temel neden ise zaten toplumsal barışı öncelemesi.”

Necip Fazıl'a ön yargılı yaklaşılıyor

Teoman’ın eleştirilmesinin nedeni olarak Necip Fazıl’ın sağ düşünce ile özdeştirilmesi olduğunu ekleyen Kısakürek, “Daha önce Can Yücel, ‘Solda Necip Fazıl’ı anlayacak biri yok’ demişti. Biz de tanıştığımız akademisyenlerle sohbetlerimizde Necip Fazıl’a karşı bir ön yargı olduğunu görüyoruz. Sohbet içerisinde Necip Fazıl’ın düşüncelerini aktarmaya çalıştığımızda da bu ön yargı azalmıyor. Yıllar önce Şehir Tiyatrolarında Necip Fazıl’ın bir oyununun sahnelenme kararı üzerine oyuncuların çoğu ‘Shakespeare kadar başarılı da olsa biz onun oyununu oynamayız’ demiş. Bunlar maalesef kalıplaşmış fikirler. Amcam Mehmet Kısakürek’in dedem için söylediği gibi, ‘Anlaşılmadan benimsenmekle tanınmadan dışlanmak arasında’. Teoman’ın da bunun gibi birçok tepki aldığını gördüm, köşe yazılarını da okudum. Anlamaya çalışmak maalesef gerçekleşmiyor. Teoman da bu toplumu tanıyan bir sanatçı. Sanıyorum bu tür tepkilerin geleceğini de tahmin etmiştir. Fakat gelen tepkilerin gereksiz olduğunu düşünüyorum” dedi. Necip Fazıl’ın yok sayılmaması gerektiğini ekleyen Kısakürek, “Hakikati aramaya çalışan, felsefe eğitimi almış, bir düşünür ve sanatçıdan bahsediyoruz. Bu ölçüde yok saymanın zararlı olduğunu düşünüyorum. Şiirlerini her okuduğumuzda farklı bir yönünü görüyoruz. Örneğin Sakarya Türküsü şiirinde ‘Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine’ demesinde köpüğün katılaştığında çok ağır nesneleri bile taşıyabilmesini okuyabiliyoruz. Bir cümle içerisinde birçok anlam barındıran bu eserleri toptan reddetmek bizi sığlaştırmaktan başka bir yere götürmez” şeklinde konuştu.

"Dedem yobazlıkla da mücadele etti"

Necip Fazıl’ı reddeden görüşün yanından destekleyen tarafın da şairi doğru şekilde anlamadığını belirten Kısakürek, “Yine amcamın sözüne atıf yaparak ‘anlaşılmadan benimsendiğini’ düşünüyorum. Dedemin yobazlık üzerine bir şiiri vardır, ‘Asıl sen kesiyorsun din uğruna yolu’ der. Dedem de şekilcilikle ve taklitçilikle mücadele ettiği gibi kendi tabiri ile ‘ham yobaz, kaba softalar’ ile de mücadele ediyor. Bundan dolayı siyasi olarak basma kalıp cümlelerin ötesinde fikirleri olan bir kalem Necip Fazıl”. Zeki Müren’in Necip Fazıl’ın bir şiirini bestelediğini hatırlatan Kısakürek, “Zeki Müren, dedeme gidip bir şiirini bestelemek istediğini ve hangi şiiri tavsiye ettiği sormuş. Anneciğim şirini bestelemesi de bunun üzerine gerçekleşmiş. Necip Fazıl hakikatin arkasında ruhu arayan biriydi. Teoman da modern hayattaki insanın açmazlarını konu alıyor şarkılarında. Bu olaydan önce de iki ismin bu konuda birleştiğini düşünüyordum” dedi. Söz ve müziği Teoman'a ait olan Kendi Vatanında Parya'nın sözleri ise şu şekilde: KENDİ VATANINDA PARYA aydın bir gecede birden aydınlandı geçen yıl bir başkadır dizisi yayınlandığında neftflix’te televizyonda nuri bilge’nin kış uykusunda aydınlanmamış mıydı hayır aydınlanmamıştı, filmi zerre anlamamıştı ama zevkten bayılmıştı 11 dakka alkışlanmıştı nbc bin filmi cannes’da 8 değil, 9 değil, 10 değil, tamı tamına 11 dakika önemli olan buydu tabi aydının dünyasında nuri’nin onunla taşak geçtiğinin farkına varmamış mıydı filmde hayır varmamıştı, ince söylenince anlamıyordu bazı şeyleri o yüzden kalın kalın kapkalın söylenince anladı anca bir başkadır da peki aydın niye beklemişti aydınlanmak için bir başkadır’ı 15 yaşında anlaması gerekeni, niye anlamıştı 45 yaşında, biraz geç değil miydi, 45 yaş geç değil miydi? aa, yoksa zannettiği kadar zeki biri olmayabilir miydi yoksa zannettiği kadar zeki biri olmayabilir miydi KENDİ VATANINDA PARYA yaşamak bir orman gibiyi söylemiyor şimdi aydın onun hislerini anlatan başka biri var. aa, şimdiye kadar nasıl anlamamış nasıl bir şey diye olmak öteki a vah vah, yoksa zannettiği kadar zeki ve kültürlü olmayabilir miydi. aaa, bakın aydın ve hislerini kim anlatıyor en iyi şimdi necip fazıl kısakürek diye biri, hani sağ cenahın o ÜNLÜ şair ismi, aydın duymuş muydu daha evvel bu ismi hayır, duymamıştı, hiç okumamıştı vardı yapacak daha önemli işleri ah be şimdi geç kaldı, halbuki onu anlatıyordu necip fazıl’ın dizeleri KENDİ VATANINDA PARYA teoman der ki, hiçbir şey için geç değil otur, düşün, kendini, insanı, dünyayı anla sen sen ol, kimseye üsten üstten bakma zaten saçma bişey kendi vatandaşınla kavga toplumu değiştirmek de kalmadı ayrıca sana bak sevgi ve mantık böceği oldu, teoman bile bu yaştan sonra türkiye’ye söylüyor, biraz sakin olsun herkes, efendi olsun, kibar olsun geçmişi boş ver, sünger çek, önünde geleceğin kırma kimseyi, böbürlenme yapma afra tafra yoksa devran değişir, doğduğun, doyduğun olursun bir gün sen de parya kendi öz vatanında, KENDİ VATANINDA PARYA