NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında Ukrayna'nın NATO'ya olası üyeliğiyle ilgili soruları yanıtlamaktan kaçındı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Ukrayna'yı "füzeler için bir test alanı olarak kullandığını ve Kuzey Koreli askerleri görevlendirdiğini” savunan Rutte, şu ifadeleri kullandı:

"Putin devam ediyor, daha fazla toprak almaya çalışıyor. Çünkü Ukrayna'nın direncini kırabileceğini düşünüyor... Ukrayna başka kritik bir kışa giriyor ve Rusya'nın saldırganlığı durma belirtisi göstermiyor. Tam tersine, Putin pervasız söylemlerini ve eylemlerini artırıyor."

Rutte ayrıca, "Rusya ve Çin, sabotaj eylemleri, siber saldırılar ve enerji şantajıyla uluslarımızı istikrarsızlaştırmaya çalıştı... Ancak bu durum, NATO'yu Ukrayna'yı desteklemekten ve transatlantik ittifakı pekiştirmekten alıkoymayacak" dedi. Rutte, bu bağlamda, Ukrayna'ya güvenlik yardımı ve askeri eğitim sağlamak için Almanya’nın Wiesbaden bölgesinde yeni bir NATO Komutanlığı kurulduğunu belirtti.

Rutte, Ukrayna'nın NATO'ya olası üyeliğiyle ilgili ısrarlı sorularını yanıtlamaktan kaçınırken, şu anki önceliğin ''Ukrayna'nın, barış görüşmeleri başladığında güçlü bir konumda olabilmesi için ihtiyaç duyduğu her şeye sahip olmasını sağlamak'' olduğunu, bunun için de ülkeye daha fazla silah gönderilmesi gerektiğini söyledi. 

ABD: Gelişmeleri 'derin bir kaygıyla' izliyoruz ABD: Gelişmeleri 'derin bir kaygıyla' izliyoruz

Kiev, Ukrayna’nın NATO'ya tam üyeliği dışında hiçbir alternatifi kabul etmeyeceğini belirtti

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı ise 1994'te imzalanan Budapeşte Memorandumu'nun "başarısızlığına" vurgu yaptığı açıklamasında NATO'ya tam üyeliği dışında hiçbir alternatifi kabul etmeyeceğini belirtti. Açıklamada, "Budapeşte Memorandası'nın acı deneyimini geride bırakarak, Ukrayna'nın NATO'ya tam üyeliği için herhangi bir alternatif, vekil ya da ikame kabul etmeyeceğiz" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, Kiev'in, Ukrayna için gerçek güvenlik garantisinin tek yolunun NATO üyeliği olduğuna inandığı belirtildi. Ayrıca Ukrayna’nın NATO’ya katılmasının Moskova'yı, "Ukrayna'nın Euro-Atlantik entegrasyonunu engelleme olasılığına dair hayallerinden mahrum bırakacağı" savunuldu.

Bakanlık, Budapeşte Memorandumu'na imza atan ABD ve Birleşik Krallık'ı, anlaşmaya taraf olan Fransa ve Çin'i, ayrıca Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na (NPT) taraf olan tüm ülkeleri, Ukrayna'ya güvenlik garantisi sağlanması için desteklerini sunmaya çağırdı. 

Budapeşte Memorandumu, 3 Aralık 1994 tarihinde Ukrayna, Rusya, Birleşik Krallık ve ABD arasında imzalanmıştı. Anlaşma, Sovyetler Birliği'nin 1991'deki dağılmasından sonra eski Sovyet ülkeleri olan Ukrayna, Belarus ve Kazakistan'a, nükleer silahlarını terk etmeleri karşılığında güvenlik garantileri verilmesini öngörüyordu.

Editör: Erva Gün