Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçlamasıyla çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, tutuklama kararını sert bir şekilde eleştirerek Ümit Özdağ'a destek açıklamasında bulundu. Dervişoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Bilinsin ki korkmuyoruz. Korkmayacağız ve ne gerekiyorsa yapacağız"
"Sayın Ümit Özdağ’ın tutuklanması, muhalefetin belediye başkanlarının üzerinde sallandırılan kılıçlar, milletvekili transferleri, şahsımın malum çevrelere açıkça ve hoyratça tehdit edilmesi, bu tehdit karşısında tüm siyasetin ve harekete geçmesi gereken makamların kafalarını kuma gömmeleri, gazetecilere yargı eliyle gözdağı verilmesi, suç işleme ve suça azmettirme özgürlüğü olan aparatların PKK dahil her türlü terör örgütünün iktidar ve ortaklarının vazgeçilmezleri olması, konuşamayan, korkan ve susan bir Türkiye’nin yaratılması için ekonomik krizin ve sürekliliğinin sağlanarak milletimizin yokluğa mahkûm edilmesi, bu yoklukta vatandaşların iktidar ve ortaklarının eylem ve kararlarına karşı sindirilerek sessizleşmesi bu büyük kalkışmanın planlanmış aşamalarıdır.Bugün, yarın, her gün ben, bizler, sizler, hepimiz bu ihanet kalkışmasına direndiğimiz için iktidarın yargısı tarafından açılacak soruşturmalarla gözaltına alınabiliriz. Bilinsin ki korkmuyoruz. Korkmayacağız ve ne gerekiyorsa yapacağız.
"Adım adım federasyon, adım adım ömür boyu başkanlık"
Bu hadsizler sürüsü Türkiye’nin üzerine tam bir demir perde indirmek, tam bir demir yumrukla hepimizi köle yapmak istemektedirler. Hedef bellidir. Adım adım federasyon, adım adım ömür boyu başkanlık. Türklük ve Cumhuriyet ise bunun önündeki en büyük engeldir. O yüzden ne yapıp edip bu iki engeli bu defa halletmek peşindeler. Muhalefet partileri ve aktörleri üzerinde sözüm ona yargıyı kullanmaları da bundandır. Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyen teğmenleri ordudan atmaya çalışmaları da bundandır.
"Cumhuriyeti yıktırmayacağız"
Türkiye’de milletin ihtiyaçlarını önceleyen devlet aklının yerini tek adamın isteklerini yerine getiren bir yapı almıştır. Bu delirme halinden bir an evvel kurtulmak için milletimize olan çağrımı tekrarlıyorum. Gün birlik ve beraberlik günüdür. Ayrışmak değil birleşmek, kucaklaşmak günüdür. Teslim olmak değil, mücadele etmek günüdür. Herkes duysun sesimizi, Türk milletini böldürtmeyeceğiz, Türkiye’yi Türksüzleştirtmeyeceğiz. Cumhuriyeti yıktırmayacağız."