Ankara'da vurularak öldürülen Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş ile ilgili dava 1 Temmuz'da Sincan'da görülecek. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, dava öncesi açıklama yaptı. 

Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, Ülkü Ocaklarının toplumun sancılı dönemlerinde birliği, bütünlüğü sağlamak, dış dünyaya, emperyalizme karşı duruşu sağlamlaştırmak için örgütlü bir varlık refleksi oluşturduğunu, zararlı ve zehirli akımlara karşı "antikor" ürettiğini kaydetti.

Bu sayede toplumun bağışıklık sisteminin güçlendiğini belirten Yalçın, "Ülkü Ocaklarının kurulması o kadar isabetli olmuştur ki bu çatı altında toplanan vatansever Türk gençleri, zararlı ve bölücü akımlara karşı müthiş bir celadet ve kahramanlık göstererek onları adeta etkisizleştirmeyi başarmıştır. Müthiş kararlı, etkin ve caydırıcı bir gençlik duvarı oluşturarak özellikle komünizme set çekmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Adalet Bakanlığı'ndan DEM Parti'ye 'İmralı' izni! Adalet Bakanlığı'ndan DEM Parti'ye 'İmralı' izni!

Yalçın, Ülkü Ocaklarında teşkilatlanan milliyetçi-ülkücü hareket bağlısı kadroların aynı zamanda Türkiye'nin varlığını, bütünlüğünü ve güvenliğini hedef alan tehditlerin savuşturulmasında etkin rol üstlendiğini bildirdi.

"Ülkü Ocakları, emniyet supabıdır"

Ülkü Ocaklarının kimi zaman marksizmin, sosyalizmin kimi zaman liberalizmin kimi zaman da Batı hayranlığının moda olduğu dönemde vatansever, milliyetçi gençler arasında çığır açtığını kaydeden Yalçın, "Ülkü Ocakları dün olduğu gibi bugün de yapıcı, bütünleştirici, eğitici işleviyle hem toplumun hem gençliğin emniyet supabıdır. Türk gençliğinden yükselen varlık refleksinin teşekküllü halidir. Yüksek milli ahlakın temsilcisi, tebliğcisidir. Enternasyonalist ve kozmopolit değil, yerli ve millidir." ifadelerini kullandı.

Ülkü Ocaklarının Türk milletinin varlık refleksinden taşan aksiyoner bir hareket olarak bir gerekliliğin, mecburiyetin, ihtiyacın neticesinde vücut bulduğunu aktaran Yalçın, şu değerlendirmelerde bulundu:

Ülkü Ocakları, yerel ve bölgesel tehditler karşısında Türk milletinin beka azmi ve bütünlük iradesinin tezahürüdür. Ülkü Ocakları solcu yazarlar ve medya tarafından marjinal, aşırı sağcı, ırkçı, paramiliter örgüt gibi tanımlamalarla karalanmaya çalışılsa da bunların tam tersi nitelikleri haizdir. Ülkü Ocakları, doğrudan millet vicdanını temsil eden, milli bekamızı savunan bir sivil toplum örgütü hüviyetini muhafaza etmiştir.

"Ülkü Ocakları hedefe konmaktadır"

Ülkü Ocaklarının icra ettiği işlevden, gösterdiği başarılardan, ülkücü gençlerin bahadırlık, celadet ve cevvaliyetinden rahatsız olan çevrelerin haksız itham ve saldırılarına maruz kaldığını belirten Yalçın, şunları kaydetti:

Kimi zaman cinayetler bahane edilerek, kimi zaman mafya türü yöntemlere başvuran bazı çevrelerin eylemleri gerekçe gösterilerek, kimi zaman da siyasi hadiseler bahane edilerek Ülkü Ocakları hedefe konmaktadır. Alınları pak gençlerin vazife ifa ettiği Ülkü Ocakları, lekelenmeye, güzide teşkilatlarının üzerine kir bulaştırılmaya çalışılmaktadır.

Ülkü Ocaklarına zarar vermeye hiçbir beşerin, aktörün, kurum ve kuruluşun gücünün yetmeyeceğini vurgulayan Yalçın, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Hiçbir maksatlı saldırı, hiçbir temelsiz itham ve isnat, Ülkü Ocaklarının ismetine zarar veremeyecektir. Ülkü Ocakları, bütün suçlama, isnat ve ithamlardan müstağni vaziyette, tarihin kendisine yüklediği görevi yerine getirmeye devam edecektir.

Editör: Erva Gün