Güncel

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde medya karnesi: Gazetecilerin yarısı yargılanma endişesi taşıyor

Gazeteciler Cemiyeti tarafından hazırlanan "Medya İzleme ve Mesleki Memnuniyet Anketi" sonuçlarına göre asgari ücret ve altında maaş alan gazetecilerin oranı yüzde 36,7 olarak belirlenirken, yüzde 45,4'ünün de yargılanma endişesi taşıdığı açıklandı. Anketi Gazeteci Yıldız Tar'a değerlendiren Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener, "Sansüre, düşük ücrete ve şiddete rağmen, gazeteciler mesleği sevdiğini ifade ediyor" dedi.

Abone Ol

Ahmet Çağatay Bayraktar

Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) YouTube kanalında yayınlanan "Yıldız Tar ile Söz Hakkı" programına konuk oldu. Gazeteciler Cemiyeti'nin Medya Dayanışma Grubu katkılarıyla düzenlediği; alanında uzman gazeteci, akademisyen ve hukukçuların katıldığı "Medya Konferansı 2024- Gazeteciliğin Dönüşümü ve Arayışlar" etkinliğinden izlenimlerini anlatan Şener, yine Gazeteciler Cemiyeti’nin hazırladığı Medya İzleme Raporu 2023-2'de yer alan Medya İzleme ve Mesleki Memnuniyet Anketi’ndeki bulguları da paylaştı.

"Gazeteciler sistematik saldırıya maruz kalıyor"

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği YouTube sayfasında "Yıldız Tar ile Söz Hakkı - 3 Mayıs Basın Özgürlüğü Günü" özel yayınına katılan Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener, 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmak isteyen işçi ve meslek örgütlerine yönelik Saraçhane’de uygulanan abluka üzerinden gazetecilerin yıllar içinde maruz kaldıkları hak ve özgürlük ihlallerini anlattı. İstanbul Valiliği'nin aldığı “Taksim yasağı” kararının yanında ana cadde ve sokakların da trafiğe kapatılmasını eleştiren Şener, “İdare, bu yasağın yanında 1 Mayıs kutlamalarına katılmak isteyenlerin çabasını da engellemiş oldu. Bu durumun benzerlerini Cumartesi İnsanları’nın hak arama mücadelesinde, barınma hakkını dile getiren öğrencilerin protestolarında da gördük. Tüm bunlardan hareketle karşı karşıya kaldığımız durum ‘Polisle göstericiler çatıştı, gazeteciler arada kaldı’ şeklinde değil. Çünkü uzun süredir hak arama mücadelelerini haberleştirmek için sahada bulunan gazeteciler sistematik bir saldırıya maruz kalıyor. Böylece hak arama eylemlerinin de kamuoyuna yayılmasının önüne geçilmeye çalışılıyor” dedi.

Yayınları sansürlenemeyen gazeteci sahada "süpürülüyor"

Emniyet Genel Müdürlüğü, 27 Nisan 2021’de yayınladığı bir genelgeyle toplumsal ve adli olaylarda gazetecilerin polisin görüntü ve ses kaydını almasını yasakladı. Emniyet genelgesine dair Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) açtığı davada nihai kararını veren Danıştay, Kasım 2021’de Danıştay 10. Dairesi’nin yürütmesini durdurduğu genelgenin kesin durmasına hükmetti. Danıştay kararında genelgenin durdurma gerekçesi olarak “haberleşme hürriyeti ile basın hürriyetine yönelik kural ve sınırlamalar getirilmesi” gösterildi.

İlgili kararı hatırlatan Şener, “Kolluk güçleri emniyet genelgesi durdurulmasına rağmen sokakta görevini yapan gazetecilere sanki bu genelge varmış gibi hareket ediyor, deyim yerindeyse “süpürerek” engelliyor” şeklinde konuştu. Saraçhane’de yaşanan 1 Mayıs olaylarında polisin basın mensuplarına yönelik “süpürün şunları” sözüne atıfta bulunan Şener, “Genellikle eylemlerde kullanılan bu tabir ilk kez bu denli kameralara net bir şekilde yansıdı. Süpürün tabiri yeri geliyor ‘çevirin’, ‘alın şunu’ hatta ‘indirin şunu’ talimatlarına dönüşüyor. Bu şekilde de yayın mecraları ve sosyal medya üzerinden uygulanamayan sansür, sahada gazetecileri engelleyerek uygulanıyor” dedi.

Zorlu koşullara rağmen meslek sevgisi yüksek

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Çağrı Kaderoğlu Bulut’un katkılarıyla hazırlanan Medya İzleme ve Mesleki Memnuniyet Anketi'ne göre asgari ücret ve altında çalışan gazeteci oranının yüzde 36,7, yaptığı işin karşılığında aldığı ücretten memnun olan gazetecilerin oranı ise yalnızca yüzde 4 olarak tespit edildi.

Rapordaki verileri değerlendiren Şener, “Haber yazarken görünürlüğü artırmaya yönelik karşılaştırmalara yer veriyoruz. Raporda da ücret konusunda yaşadıkları sorunları dile getiren gazeteciler yanında 'Tekrar seçme şansınız olsa gazeteciliği mi tercih edersiniz?' sorusuna evet diyen gazeteci sayısı da az değil. Şiddet gören, sansüre uğrayan, yoğun emek gücünün yanında düşük ücret alan gazeteciler aynı şekilde mesleğe bağlılıklarını ifade ediyor. Bu durumu başka bir meslek grubunda görmenin imkanı yok” sözlerini kullandı.

5 yıl boyunca her yıl bu araştırmanın tekrarlandığını dile getiren Şener, “Bu yılki araştırmaya 401 gazeteci katıldı. Katılan gazetecilerin üçte birinden fazlası gazetecilik faaliyetleri nedeniyle gözaltına alındığını ya da yargılandığını ifade ediyor. Haberleri nedeniyle yargılanma endişesi yaşayan gazetecilerin oranı yüzde 45,4 çıktı. İki asgari ücret tutarında ücret alan gazetecilerin oranı ise sadece yüzde 7,7. “13 saat ve üzerinde çalışıyorum” diyen gazetecilerin oranı ise yüzde 14,7. Tüm bu verilerin yanında toplumun gazetecilere mesleki saygınlık açısından bakışı ise oldukça düşük. Tüm bu veriler karşısında basın meslek örgütleri olarak dayanışmanın ve birlikte olmanın önemi bir kez daha anlaşılıyor” şeklinde konuştu.

Yıldız Tar’ın “Tüm bu duruma rağmen neden gazetecilik yapmaya devam ediyorsunuz?” sorusuna ise Şener, “Önemli mevkilerde bulunan kişilerin ‘Aman bunu görmeyelim’ dedikleri olay ve durumları görünür kılmak beni mutlu ediyor. Bu anlamda topluma faydalı bir gazetecilik ortaya koyduğumu düşünüyorum” dedi.

Medya İzleme Raporu 2023-2

Editörler: Yusuf Kanlı, Kenan Şener

Katkıda Bulunan: Dr. Çağrı Kaderoğlu Bulut

Dizgi: Elif Gümüşbıçak

Kapak Fotoğrafı: DepoPhotos