Ulusal Meclis Bürosu, muhalefetin Macron'un azledilme prosedürünü değerlendirdi. Solun çoğunlukta olduğu Ulusal Meclis Bürosunda yapılan oylamada, 10 "hayır" oyuna karşı 12 "evet" oyuyla tasarının, meclisin Kanunlar Komisyonu tarafından incelenmesi kabul edildi.
Tasarı bu komisyondan da yeşil ışık alırsa Ulusal Meclis Genel Kurulunda görüşülecek. Bu teklif, milletvekillerinin 3'te 2'sinin onayını aldığı takdirde Senato'ya iletilecek. Senatörlerin 3'te 2'si de Macron'un azledilmesine yönelik tasarıyı kabul ederse Parlamento'nun iki kanadının katılacağı son bir oylama yapılması gerekecek.
Parlamento üyelerinin 3'te 2'sinin nihai oylamada tekliften yana oy kullanması halinde Macron'un azledilmesine yönelik tasarı kabul edilmiş sayılacak.
Sosyalist Parti (PS), tasarının Ulusal Meclis Genel Kurulunda görüşülmesi halinde Macron'un azledilmesine karşı oy kullanacaklarını bildirmişti.
Teklifi sunan aşırı solcu Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) partisinin mecliste tek başına çoğunluğu elinde bulundurmaması nedeniyle Macron'un görevinden alınmasına yönelik prosedürün nihayete ermesi, zayıf bir ihtimal olarak görülüyor.
Öte yandan, merkez sağcı Cumhuriyetçiler (LR) partisinin çoğunluğu elinde bulundurduğu Senato'da, tasarının geçmesinin zor olduğu değerlendiriliyor.
Tepkiler
LFI Meclis Grup Başkanvekili Mathilde Panot, teklifin komisyonda incelenmesinin kesinleşmesinin ardından mecliste basına yaptığı açıklamada, Fransa'da 5. Cumhuriyet döneminde eşi benzeri görülmemiş bir olayın yaşandığını vurguladı.
Panot, "Meclis Bürosundaki çoğunluk, Cumhurbaşkanının artık cumhuriyet kurumlarının düzgün işleyişinin garantörü olmadığına ve müzakerelerin Fransa halkının önünde gerçekleşmesi gerektiğine kanaat getirdi." dedi.
Aşırı sağcı lider Marine Le Pen de X hesabından yaptığı açıklamada, komisyonda incelenecek teklifi değerlendirdi.
Le Pen, Fransa'da aşırı solun, Macron hükümetiyle vardığı uzlaşmaları unutturmak amacıyla böyle bir adım attığını ileri sürdü ve LFI partisinin, 2017 ve 2022 seçimlerinde Macron'un yardımına koştuğunu belirtti.
Le Pen, LFI partisinin 2024 seçimlerinde meclisteki sandalyelerini korumak için Macron ile anlaşma yaptığını ve iktidar ile LFI'nin Fransa'nın yaşadığı kaos, düzensizlik ve çöküşte ortak olduğunu savundu.
Fransa'da 30 Haziran ve 7 Temmuz'da yapılan genel seçimde Solcu Yeni Halk Cephesinin (NFP) en fazla milletvekilini çıkarmış, hiçbir parti veya ittifak salt çoğunluk olan 289 milletvekiline ulaşamamıştı. Emmanuel Macron, seçimlerin galibi solcu ittifakın ortak adayını atamayı reddederek 5 Eylül'de merkez sağcı Michel Barnier'yi başbakan seçmişti.
Fransa'da yeni yasama yılının 1 Ekim'de başlaması beklenirken Barnier'nin bu hafta yeni hükümeti kurması bekleniyor.
Muhalefetteki aşırı sol parti LFI, 1 Ekim'de hükümete karşı gensoru önergesi vereceklerini duyurmuştu. LFI, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un azledilmesini talep eden imza kampanyasına destek vermiş ve bu talebi içeren bir tasarıyı 31 Ağustos'ta Meclis'e sunmuştu.
