Yazar Mukadder Gemici'nin Farsçaya çevrilen kitabı Tahran'da tanıtıldı Yazar Mukadder Gemici'nin Farsçaya çevrilen kitabı Tahran'da tanıtıldı

Emin Antik Sanat Merkezi, Kırgız ressamların karma sergisine ev sahipliği yapıyor. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı iş birliğiyle düzenlenen sergide, Kırgız sanatçılar Musurmankulov Taalay, Arstan Dukuev ve Talgat Bokoev'ın yanı sıra Türkiye Uluslararası İşitme Engeli Sanatçılar Federasyonu üyesi, ulusal ve uluslararası çapta birçok ödülü bulunan Raif Gökkuş da eserleri ile yer alıyor. Sergi, 2 Mart Perşembe gününe kadar görülebilecek

[caption id="attachment_264266" align="alignright" width="463"] Ressam Talgat Bokoev[/caption] [caption id="attachment_264265" align="alignright" width="445"] Ressam Raif Gökkuş[/caption] [caption id="attachment_264264" align="alignright" width="486"] Ressam Musurmankulov Taalay[/caption] [caption id="attachment_264263" align="alignright" width="459"] Ressam Arstan Dukuev[/caption] CEMRE POLAT/ANKARA - Emin Antik Sanat Merkezi, Kırgızistan Cumhuriyeti Ressamları Sergisi’ne ev sahipliği yapıyor. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı’nın paydaşlığında gerçekleştirilen sergide, Kırgız sanatçılar Musurmankulov Taalay, Arstan Dukuev ve Talgat Bokoev'ın Türkiye temalı tablolarının yanı sıra Türkiye Uluslararası İşitme Engelli Sanatçılar Federasyonu üyesi, ulusal ve uluslararası çapta birçok ödülü bulunan Raif Gökkuş’un eserleri de sanat severlerin beğenisine sunuluyor. Türk Dünyası sanatçılarını bir araya getiren sergi, 2 Mart Perşembe gününe kadar ziyarete açık olacak. Kırgızistan-Türkiye Parlamento Dostluk Grubu Başkanı, Giresun Milletvekili Sabri Öztürk’ün Kırgız sanatçıları Türkiye’ye resim yapmak için davet etmesi üzerine çeşitli şehirlerimizde çalışmalar yapan genç ressamlar, Emin Antik Sanat Merkezi’nde düzenlenen Kırgızistan Cumhuriyeti Ressamları Karma Sergisiyle bir araya geldi. ABD, Japonya, İngiltere ve birçok ülkede koleksiyonlara giren ressamların çalışmalarının tanıtıldığı Kırgızistan Cumhuriyeti Ressamları Sergisi’nin açılışında, Ankara Kent Konseyi Kale Meclisi Başkanı Şevket Bülend Yahnici, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Dünya Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, Prof. Dr. Alaybey Karoğlu, Giresun Milletvekili Kırgızistan-Türkiye Parlamento Dostluk Grubu Başkanı ve Ressam Sabri Öztürk gibi isimler yer aldı. Serginin açılış konuşmasını yapan Emin Antik Sanat Merkezi’nin kurucularından İbrahim Terzioğlu, etkinliğin düzenlenmesine vesile olan Sabri Öztürk’ün Kırgız ressamlarla tasarladığı çalışmalarından söz ederek kendisine teşekkürlerini iletti. Terzioğlu, “Bu sergide hem Ankara sokaklarında yaşamı en çok konu alan sanatçılardan biri Sevgili Raif Gökkuş’un eserleri hem de Kırgızistanlı sanatçılarımızın eserleri bir arada bulunuyor. Bu anlamda çok önemli bir sergi. Sanatçılarımızla buluşmamıza vesile olan Sabri Bey, Kırgızistan ve Türkiye Parlamento dostluk Grubu Başkanı, aynı zamanda ressam. Mecliste sanatçılarımızın bulunması bizi mutlu ediyor. Kendisi, Kırgızistan’daki genç sanatçıları Türkiye’de resim yapmaya davet etti. Sanatçılar, Giresun’da çalıştaylar yaptılar ve vekilimizin katkılarıyla başta İstanbul, Ankara Kalesi olmak üzere; Antalya, Erzurum gibi Türkiye’nin çeşitli yerlerinde resim yaptılar. Bu sergiden sonra da Ürgüp’e gidecekler ve orada çalışacaklar” dedi. [caption id="attachment_264260" align="alignnone" width="700"] Emin Antik Sanat Merkezi’nin kurucularından İbrahim Terzioğlu[/caption] Terzioğlu: “Aytmatov’un hayatını ve romanlarını konu eden bir çalıştay düzenleyeceğiz” Kırgız yazar Cengiz Aytmatov hakkında sanatçılarla buluşarak bir çalıştay düzenlemek istediklerini aktaran Terzioğlu, “Cengiz Aytmatov’un hayatını ve romanlarını konu eden bir çalıştay düzenleyip önce Emin Antik Sanat Merkezi’nde ve Türkiye’nin çeşitli noktalarında sergilemeyi düşünüyoruz. Cengiz Aytmatov, eserleriyle Türkiye’de en çok okunan sanatçılardan biri. Maalesef buna rağmen birçok okuyucu onun hayatını bilmiyor. Ben kendisiyle Ankara’ya geldiğinde şans eseri tanışmıştım. Kırgızistan’da Tanrı Dağları’nda mezarını ziyaret etmiştim. Selvi Boylum Al Yazmalım filmini hepimiz seyrettik ama birçoğumuz onun yazarının Cengiz Aytmatov olduğunu bilmiyor. Cengiz Aytmatov’un babası Sovyet döneminde Stalin zamanında toplantı yapmak için Bişkek’te Tanrı Dağları’nda bir tuğla ocağına çağırılıyor. Orada toplu olarak yakılıyorlar. Kırgızistan Cumhuriyeti bu olayın anısına orada bir müze kuruyor. Aytmatov’un mezarında şöyle bir yazı yazıyor: ‘Hayatta en önemli şey, her şartta insan kalabilmektir.’ Bu, hangi işi yaparsak yapalım, hangi makam ve mevkide olursak olalım; hangi mezhepten ve meşrepten olursak olalım, tüm dilleri kapsayan bir cümle. Mustafa Kemal Atatürk 1933 yılında, ‘Bütün imparatorlukların yıkıldığı gibi Sovyet İmparatorluğu da bir gün yıkılacaktır. Orada kan bağımız olan, dil bağımız olan kardeşlerimiz var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti şimdiden iktisaden, kültüren kendisini geliştirmeli ki yarın onlar, bağımsızlıklarında Türkiye’nin yanında olsunlar, yüzlerini Türkiye’ye dönsünler’ demiştir. Biz de bu düşünceye sahip çıkmalıyız” dedi. Terzioğlu’nun açılış konuşmasının ardından katılımcıları selamlayarak teşekkürlerini kendi dillerinde ileten ressamlar, bir arada olmaktan duydukları mutluluğu aktardılar ve kardeşlik mesajlarını verdiler. [caption id="attachment_264262" align="alignnone" width="700"] Prof. Dr. Alaybey Karoğlu[/caption] Sergi kapsamında konuşma yapan Çankırı Karatekin Üniversitesi Güzel Sanatlar Dekanlığı kurucularından Prof. Dr. Alaybey Karoğlu, Türk sanatçılar olarak Türk Dünyasında sanat için atılan her adımı desteklediklerini dile getirdi. Karoğlu, “Geniş Türk Dünyasının genç sanatçılarıyla bir aradayız. Ancak Altay’ın, Tanrı Dağları’nın eteklerinde esen rüzgarla bir kimlik ortaya koyabiliyorsanız, Cengiz Aytmatov’un diyarında at sürüp kartal uçurup geleceğe Kürşat’ın penceresinden bakarak Atatürk’ü Ankara’da selamlıyorsanız böyle resimler yaparsınız. Bu genç kardeşlerimiz, klasik anlamda bir coğrafyanın kendi yüreklerine bıraktığı görselleri kendi yorumlarıyla ifade ettiler ve muhteşem bir estetik anlayışını ortaya koydular. Üniversite olarak da bugüne kadar Türk Dünyasının güzel sanatlarını buluşturduk. O zaman adımız, Gazi Üniversitesi’ydi. Bütün Güzel Sanatlar fakültelerini bir araya getirerek hem sergi hem de bir manifesto hazırlamıştık. Türk sanatçılar olarak Türk soyunun tüm çalışmalarını destekliyoruz. Gelecekte atılacak her adımda Türk sanatçılarının yürekleri vardır. Ne mutlu bu adımları destekleyenlere, ne mutlu Türk’üm diyene” sözlerini aktardı. [caption id="attachment_264258" align="alignnone" width="700"] Ankara Kent Konseyi Kale Meclisi Başkanı Şevket Bülend Yahnici[/caption] Yahnici ilk kez duyurdu: “Ankara’da Türk Obası Köyü kuracağız” Ankara Kent Konseyi Kale Meclisi Başkanı Şevket Bülend Yahnici, konuşmasında Kale çalışmalarından söz etti ve hayata geçirmeyi planladıkları Türk Obası Köyü projesinin ayrıntılarını aktardı. Yahnici, “Orta Asya ülkelerine gittiğimiz her gezide, Bişkek’te, Almatı’da Türkmenistan Aşkabat’ta müzelere gittik. Türk soyunun nereden geldiğini, en iyi orada görüyorsunuz. Yozgat’ın bir köyünden farksız, bir çadır ve köy hayatını görüyorsunuz. Oradaki hayatın buradan farklı olmadığını görüyorsunuz. İlk kez şu an açıklayacağım bir projemiz var. Ankara’nın çok yakınına, 3 çadırı Kazakistan’dan, 3 çadırı Kırgızistan’dan, 2 çadırı da Moğolistan’dan olmak üzere 7 veya 8 çadırlık bir Türk Obası Köyü kurmayı planlıyoruz. Konuyu hem Kırgızistan hem Kazakistan Büyükelçiliği takip ediyor. Güzel bir şey olacağına inanıyorum” dedi. [caption id="attachment_264267" align="alignnone" width="700"] TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev[/caption] Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Türk Dünyası sanatçıları için bir Türk Ressam Akademisi kurmayı planladıklarını aktardı. Teşkilat olarak sanatçıları desteklediklerinin altını çizen Raev, “Bugün bu sergi bayramında buluşmaktan çok mutluyuz. Sanatçılarımız Kırgızistan’dan geldiler. TÜRKSOY Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı olarak sanatçılara büyük destek veriyoruz. Türk Dünyası sanatçıları için Türk Ressam Akademisi kurmak istiyoruz. 2023 yılı bizim için önemli bir yıl, TÜRKSOY’un 30’uncu yılı. Kurumumuz, Türk Dünyasında ilk uluslararası organizasyon olarak 12 Haziran 1993’te Almatı’da kuruldu. Kültür alanında, sanat alanında insanlara bir altın köprü oldu. Bundan sonra da misyonumuzu koruyacağız. Tüm Türk Dünyasının sanatçılarını burayla tanıştırmak istiyoruz” sözlerini aktardı. [caption id="attachment_264259" align="alignnone" width="700"] Dünya Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf[/caption] Dünya Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, “Sanat her yiğidin harcı değil. Biz devlet adamlarının yapacağı şey, sanatçıların önünü açmak ve onlara destek vermek. Türk Dünyası bağlamında biz de sanatçıları burslarla destekliyoruz. Kurum olarak sanata ve sanatçılara destek veriyoruz. Geleceğin Türk Dünyası için daha parlak olacağına inanıyorum. Sanatı güçlü olan devletler, dünyaya daha farklı bakar. Sanatçı ve sanatın önünde saygıyla eğiliyorum” dedi. [caption id="attachment_264261" align="alignnone" width="700"] Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş[/caption] Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş ise konuşmasında, “Sergi vesilesiyle değerli sanatçılarımızı tanımış olduk. Türk Dünyasının dağılmış tüm bölgelerinde yaşayan soydaşlarımızın zekasının, kültürünün birikiminin burada bir yansımasını görüyoruz. Kırgız kardeşlerimizin maharetlerini görüyoruz. Kırgızistan coğrafyasının yansımasını görüyoruz. Bu organizasyon bu anlamda çok değerli” ifadelerine yer verdi. [caption id="attachment_264268" align="alignnone" width="700"] Giresun Milletvekili Sabri Öztürk[/caption] Öztürk: “Türk Dünyasıyla Türkiye arasındaki kardeşliğin ve kültür sanat alışverişinin pekiştirilmesi için sunduğumuz proje, bugün hayata geçti” Kırgız ressamlarla tanışma hikayesini anlatarak sanatın birleştirici özelliğinin altını çizen Kırgızistan-Türkiye Parlamento Dostluk Grubu Başkanı ve Giresun Milletvekili Sabri Öztürk, “Mecliste her ülkenin dostluk grubu başkanlığı var, ben de gönüllü olarak Aytmatov’un memleketi Kırgızistan’ı seçtim. Kırgızistan’a gittik ve dostlarımızı tanıdık. Dünya tatlısı kardeşlerimiz Talay, Arstan ve Talgat’la tanıştık ve resim yapmaya başladık. Türkiye’de çok değerli ressamlarımız var, Raif Bey de onlardan biri. Koleksiyonumda kendisinin resimleri var. Kendisini ve genç kardeşlerimizi tebrik ediyoruz. Türkiye’de doğada çalışan ressam sayısı çok az. Doğada resim yapmanın tadı başka, ben de onlardan etkilendim. İbrahim Bey’e teşekkür ediyoruz, güzel işler çıkartıyorlar. Türk Dünyasıyla Türkiye arasındaki kardeşliğin pekiştirilmesi, kültür sanat alışverişinin daha iyi olması için sunduğumuz proje, bugün hayata geçti. Bugün, sanat ortak paydasında aynı mutluluğu hep birlikte yaşıyoruz. Sanat, insanları birleştirir; evrenseldir ve medeniyetin taşıyıcısıdır. Türk dünyası olarak, Türkiye, KKTC, Kırgızistan, Kazakistan, Azerbaycan, Türkmenistan ve birçok ülkede, daha çok kaynaşmak için sanata ihtiyacımız var. Eğer ben Aytmatov hayranı olmasaydım muhtemelen Kırgızistan’a gitmeyecektim. Aytmatov sayesinde bu sanatçı dostlarımızla tanıştım. Türkiye’ye yerleştiler, burada sanat üretiyorlar, Türkiye’nin resimlerini yapıyorlar. Bu resimler New York’a, Londra'ya, Moskova'ya Tokyo’ya ulaşıyor. Takipçileri ve hayranları çok. O resimler satın alınıyor ve bu sayede Türkiye, yüzyıllar boyu o ülkelerdeki evlerde tanıtılmış olacak. Türk Dünyası tanıtılmış olacak. İbrahim Bey’i, Emin Antik Sanat Galerisi’ni, bütün sanatçıları ve sanatseverleri tebrik ediyorum. Birlikte çalıştıkça, sanat kazanacak; Türk dünyası kazanacak, insanlık kazanacak” dedi. “Türk Dünyası Sanatı Üzerine İzdüşümler” Paneli, 14 Şubat’ta yapılacak Son olarak konuşmaya katkı veren Emin Antik Danışma Kurulu Başkanı, felsefeci yazar ve eleştirmen Ümit Yaşar Gözüm, Raif Gökkuş’un kendisi adına konuşmasını istediğini belirterek “Bir sanatçının sesi olmak benim için büyük onur” dedi. Emin Antik Sanat Merkezi’nde Kırgızistan Cumhuriyeti Ressamları Sergisi kapsamında bir panel gerçekleştirileceğini duyuran Gözüm, “Raif Gökkuş’un sanatı üzerine dört yazı yazdım. Kendisi konuşma engelli olduğu için çizmeyi tercih ediyor. Daha önceki sergilerde de kendisi, adına konuşmamı istemişti. Bir sanatçının sesi olmak benim için büyük bir onur. Kendisiyle tanıştığımızda dünya çapında süper gerçekçi çalışma yapan sayılı sanatçılarımızdan biriydi. At çizimleriyle tanınıyor ve son dönemde Ankara Kalesi ve İstanbul resimleriyle farklı bir boyuta geçiyor. Kendisini yürekten kutluyorum. 14 Şubat Salı günü, burada bir panel yapacağız. Türk Dünyasıyla ilgili aşağı yukarı 30 yıl çalışmış biri olarak 14 Şubat’ta Türk Dünyası Sanatı Üzerine İzdüşümler Paneli’nde düşüncelerimi uzun uzun paylaşacağım. Kırgızistan Cumhuriyeti’nden Türkiye’ye gelip yaşamakta olan ve burada resim yapmakta olan bu üç sanatçı, realist anlamda bizlere doğduğumuz toprakların izlerini taşıyor. Ne yaparsanız yapın, bir ayağınız mutlaka sanatın içinde olsun. Ruhunuzu böylesi hareketli bir coğrafyada dingin tutmanın yolu, mutlaka estetik algıdan ve kaygıdan geçer” sözlerini aktardı.

Editör: Ahmet Ertüm