Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 2 aylık aranın ardından yasama çalışmalarına başladı. 28. dönem 3. yasama yılının açılış töreni yapıldı.
Oturum başlamadan önce CHP Meclis Grup yönetimi milletvekillerine AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan salona girdiğinde ayağa kalkılmasını istediği bir mesaj gönderdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Genel Kurul Salonu’na girdiğinde, CHP Lideri Özel ve milletvekilleri ayağa kalktılar. Bazı milletvekillerinin ayağa kalkmadığı bazılarının ise salona girmeyip kuliste beklediği görüldü.
Duruma ilişkin Özgür Özel, "Normalleşme adımlarının ne partime zararı var, ne ülkeme zararı var" açıklamasını yaptı.
CHP’nin eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu söz konusu olaya yönelik bir sosyal medya paylaşımı yaptı.
Kılıçdaroğlu’nun paylaşımı şu şekilde:
“Bizim geleneğimizde devlet kurmak ve devlete sahip çıkmak vardır!
Devlet tehlikede ise, kurtarmak yine en başta Cumhuriyet Halk Partisi’nin görevidir.
Her mikrofon gördüğünde Partimize ve muhalefete hakaret eden Zat anlamalıdır ki,
Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıdır. Yeminini “namusu ve şerefi” üzerine gerçekleştirmiştir.
Fakat yeminine sadık kalmamış, toplumun kutsal değerleri ile adeta dalga geçmiştir. Bugün ortada ne tarafsız bir cumhurbaşkanı görebiliyoruz ne de yeminine sadık birisi!
CHP, onun yaptığı hukuksuzlukların noteri değildir ve olmayacaktır da!
Biz, anayasayı tanımayanlara, Meclis’in meşruiyetine gölge düşürenlere saygı duymayız…
Biz CHP’liler, yalnızca halk için ayağa kalkarız; yoksulluğa mahkum edilen emekliler için, yatağa aç giren çocuklar için ayağa kalkarız!
Hakları gasp edilen KHK’lılar için, cezaevinde iradesine ipotek konulan Hatay halkı için ayağa kalkarız!
Milletten çalınan 128 milyar doların hesabını sormak için,
Yine milleti soyan 5’li çeteye dur demek için ayağa kalkarız.
Halka, Anayasaya, rejime saygısı olmayan kimse bizden saygı beklemesin!
Bugün, yurtsever ve milletperver duruşlarıyla Partimizi gururlandıran bütün milletvekillerini saygıyla selamlıyorum.
Unutulmasın ki hiç bir yurttaşımızın Erdoğan ve Saray rejimini meşrulaştırma hakkı ve hukuku yoktur! Ancak mücadele etme sorumluluğu vardır!”