Genel

“Kıbrıs Meselesi” belgesel gösterimi Basın Evi’nde gerçekleşti

Gazeteciler Cemiyeti tarafından yaz boyu düzenlenecek olan “Film Geceleri”, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yılında, “Dr. Ayten’in Tanıklığı ile Kıbrıs Meselesi" belgesel gösterimi ve söyleşisiyle başladı. Basın Evi’nde gerçekleşen etkinliğe çok sayıda politikacı, diplomat ve basın mensubu katıldı.

Abone Ol

Cemre Polat / Ankara

Gazeteciler Cemiyeti tarafından yaz boyu düzenlenecek “Film Geceleri”, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kadın kahramanı, hekim ve sporcu Dr. Ayten Salih Berkalp’ın hayat mücadelesinin anlatıldığı “Kıbrıs Meselesi” belgesel gösterimi ve söyleşisiyle başladı.

Gösterim öncesinde belgeselin yaratıcılarıyla gerçekleştirilen söyleşide, filmin yapım süreci ve Dr. Ayten Salih Berkalp’in hayatı hakkında detaylı bilgiler verildi. Yönetmen Mehmet Yayınoğlu, Prof. Dr. Pınar Eraslan Yayınoğlu ve Yapımcı Ercan Çalık’ın katılımıyla düzenlenen söyleşinin moderatörlüğünü Gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu üstlendi.

Etkinliğin açılışında konuşan Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili Savaş Kıratlı, Kıbrıs Harekatı’nın 50’nci yılında böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını aktardı. Kıratlı, “Sinema etkinliklerimizin ilkini ‘Kıbrıs Meselesi’ belgeseliyle açıyoruz. Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümünde, Rauf Denktaş'ı, şehit ve gazilerimizi saygıyla anıyoruz” dedi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili Savaş Kıratlı 

“Dr. Ayten’in Tanıklığı ile Kıbrıs Meselesi”

Gösterimi yapılan “Kıbrıs Meselesi” belgeseli, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kadın kahramanı, hekim ve sporcu Dr. Ayten Salih Berkalp’ın yaşamını konu alıyor. 1950’lerden 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na kadar uzanan süreçte Berkalp’ın kişisel ve mesleki mücadelelerini anlatan belgeselde Rum toplumunun baskıları ve EOKA terör örgütünün saldırıları altında doktorluk yapan Berkalp, Türk Mukavemet Teşkilatı’nda (TMT) mücahitlik görevini de üstlenmiş cesur bir kadın olarak tanıtılıyor.

Limasol’dan İstanbul’a uzanan yaşam yolculuğunda sporda ve hayatın birçok alanında unutulmaz başarılara imza atan Dr. Ayten Salih Berkalp’in yaşam öyküsünü konu alan belgesel, Berkalp'in kendi tanıklığına dayalı olarak 1950’lerden 1974 Kıbrıs Barış Harekatıyla adaya Türk askerinin gelişi ve takip eden dönemde Kıbrıs Türklerinin uğradığı katliamlar karşısındaki örgütlenme, savaş ve varoluş hikayesini merkeze alarak kahraman bir kadın doktorun ve Kıbrıs Türkü’nün başarı öyküsünü aktarıyor.

Berkalp: Tüm Atatürk çocuklarına minnet borçluyuz

Belgeselin yapım süreci hakkında detayların verildiği ve Kıbrıs meselesinin irdelendiği söyleşiye çevrim içi bağlanan Dr. Ayten Salih Berkalp, katılımcılara ilgilerinden ötürü teşekkürlerini iletti. Berkalp, “Kıbrıs Barış Sürecinin temelleri atılırken bir kadın ve doktor olarak mücadele ettim. Mücadele sürecinde büyük emekleri olan Türkiye ve Kıbrıs’taki yöneticilerimize, tüm Atatürk çocuklarına minnet borçluyuz” diye konuştu.

Mehmet Yayınoğlu: Belgeselin kurgusu gözyaşlarıyla yapıldı

Belgeselin yapım süreci hakkında detaylı bilgiler veren Yönetmen Mehmet Yayınoğlu, filmin hikayesinin Lefkoşa’da bir kitapçıda gördüğü, Yazar Ahmet Tolgay tarafından kaleme alınan "Doktor Ayten’in Romanı"ndan esinlendiğini ve çekimlerine 2019 yılında başladıklarını belirtti.

Belgeselin tüm kurgusunu ve müziklerini kendisinin yaptığını söyleyen Yayınoğlu, “Ayten Berkalp, fedakâr bir insan ve yeminine sadık bir doktor. Onun anlattıklarını bir arşiv yapmak istedim. Belgesele hiçbir kelime eklemedim, hiçbir kelime çıkarmadım.

Ayten Hanım’ın güneyde başlayan bir hikayesi var. O güney, bugün bizler tarafından görülemeyen bir coğrafya. Amacım, belgeselin araştırmacılara bir kaynak olması. Anlatımın üzerine çok düşündüm. Toplamı 9 buçuk saat olan bu filmin çevirisinde 10 bin cümle var. Bazen 10 saniyelik bir görüntüyü elde edebilmek için gece yarısına kadar çalıştık. Ekmeğini yiyip suyunu içtiğimiz Kıbrıs için böyle bir şey yaptıysak ilgi görmesini, fayda sağlamasını isterim” dedi.

Pınar Yayınoğlu: Ayten, çok cesur biri

Ardından söz alan Prof. Dr. Pınar Yayınoğlu ise Doktor Ayten’in yaşamından ilham alınması gerektiğinin altını çizdi. Yayınoğlu, “Kıbrıs meselesini anlamak için çok kitap okudum. Kıbrıs, Türkiye için her zaman ‘ana vatan’ ama iki toplum arasında siyasi nedenlerle bir köprü kopmuş gibi.

Hikâyede Rum toplumu da anlatılıyordu ama Rum tarafına geçmemiz çok kolay değildi. Berkalp, hikâyeyi o kadar iyi anlattı ki, bilgilerin yanlış verilmemesine olan hassasiyeti çok yüksekti, kendini denetliyor ve düzeltiyordu. Onun anlatıcılığı, bizim için bir avantaj oldu.

Ayten çok cesur birisi. Kimliği ve karakteri nedeniyle hemen hemen her yerde bulunabilmiş, hekimliği sayesinde adanın her yerinde çalıştığı için hikâyeyi her açıdan anlatabildi” dedi.

Ercan Çalık: Türkiye’de belgesel yapılacak milyonlarca hikâye var

Belgeselcilik üzerine fikirlerini paylaşan Yapımcı Ercan Çalık ise “Kıbrıs, Türkiye’nin Akdeniz’deki soluk borusudur. Mehmet Bey bu projeyi getirdiğinde bir oturuşta seyrettim ve hayran kaldım. Çok büyük ve başarılı bir iş yaptılar. Hem bir biyografi hem Türkiye’nin milli meselesi olan Kıbrıs meselesini anlattılar.

Belgesel filmcilik çok önemli. Sinemaya merakı olan kişilere belgesel yapmalarını tavsiye ediyorum çünkü Türkiye’de belgesel eksikliği var. Türkiye’de belgesel yapılacak milyonlarca hikâye var. Bunların dünyada pazarlanması gerekiyor. Belgeseller, birçok dizi ve filmden daha çok izleyici buluyor” dedi.

Söyleşinin ardından 5 bölümden oluşan ve toplamı 9 buçuk saat olan “Dr. Ayten’in Tanıklığı ile Kıbrıs Meselesi” belgeselinin kısa versiyonu izleyicilerle buluştu. Kıbrıs'ta İngiliz sömürge yönetimi ve Rum toplumunun baskısı altında, her an öldürülme tehlikesiyle karşı karşıya doktorluk yapan Berkalp’in hayat hikayesi, katılımcılar tarafından ilgiyle izlendi.

Dr. Ayten Salih Berkalp kimdir?

Kıbrıs'ta doğan ve Limasol'da ilkokul eğitimine devam ederken beşinci sınıfta voleybol ve atletizme başlayan Ayten Salih Berkalp, Victoria Lisesi'nin ortaokul takımının kaptanlığını yaptıktan sonra 1949 yılında Çamlıca Kız Lisesi'ne kaydoldu. Bu okulun voleybol, basketbol ve atletizm takımlarında yer alarak voleybol takımının 1949-50, 1950-51, 1951-52 ve 1952-53 sezonlarında üst üste İstanbul şampiyonu olmasında büyük rol oynadı.

Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yüksek öğrenimini sürdüren Berkalp, 1954 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü ile Çamlıca Kız Lisesi arasında kurulan iş birliği ile takım arkadaşlarıyla birlikte sarı-lacivertli kulübe geçti ve burada kadın voleybol, basketbol ve atletizm takımlarının kurulmasına öncülük etti. Fenerbahçe kadın voleybol takımının 1956-60 arasında beş kez Türkiye, dört kez İstanbul şampiyonu olmasında önemli katkıları oldu. Ayrıca, kaptanlığını yaptığı kadın basketbol takımı 1955-1959 yılları arasında beş kez üst üste İstanbul, 1956-1958 yılları arasında ise üç kez Türkiye şampiyonu oldu.

1959 yılında Türkiye ikincisi olan takımda büyük başarılar elde etti. 1956 sezonunda İstanbul Kızlar Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe'nin Kadıköyspor'a karşı aldığı 55-8'lik galibiyette 25 sayı atarak uzun süre kırılamayan bir rekor kırdı.

1954'ten itibaren İstanbul ve Türkiye şampiyonlukları kazanan kadın atletizm takımlarında da yer alan Berkalp, 1956 yılında Atatürk Koşusu'nda birinci oldu ve takım birinciliğini de Fenerbahçe'ye kazandırdı. Ayrıca kürek branşında da birincilikler kazandı.

1957 yılında fiilen ve temsili olarak kurulan Türkiye kadın millî voleybol takımına aday olarak seçildi. 2-7 Mayıs 1957 tarihlerinde düzenlenen İstanbul Uluslararası Voleybol Turnuvası'nda İstanbul Karması adı altındaki temsili millî takımda Bulgaristan ve Romanya'ya karşı takım kaptanı olarak forma giydi. Ancak, Kıbrıs doğumlu olduğu için İngiltere uyruğunda bulunan Berkalp'in, millî takımda oynaması için Türk tâbiyetine geçmesi gerekiyordu. Kıbrıs'ta daha faydalı olacağı düşünüldüğü için Türk vatandaşı yapılmadı.

1960 yılında üniversiteden mezun olan Salih, 16 Aralık 1960'ta bağımsız olan Kıbrıs Cumhuriyeti'ne giderek Türkiye'deki spor kariyerini sonlandırdı.

2008-09 sezonunda Türkiye Kadınlar Voleybol Ligi'ni şampiyon olarak tamamlayan Fenerbahçe kadın voleybol takımına ve teknik heyetine 1907 Fenerbahçe Derneği tarafından verilen şampiyonluk yemeğine onur konuğu olarak davet edildi.

1960 yılında Lefkoşa Genel Hastanesi'nde göreve başlayan Berkalp, iki yıl sonra Limasol'a, 1963 yılında ise yeniden Lefkoşa'ya tayin oldu. 15 Şubat 1963'te Kıbrıs Türk Hekimler Birliği'ne kaydolarak birliğin ilk kadın doktoru oldu. 1963 olayları başladığında görevdeki tüm Türk personelle birlikte esir düşen Berkalp, Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Makarios’un aracılığıyla serbest bırakıldı. 1963-1974 yılları arasında Ada Türkleri'ne yönelik şiddet olaylarında yaralanan Türklere yardım etmek amacıyla hizmet veren "gezici ekip"te görev aldı.

1967 yılında ihtisas eğitimi için İngiltere'ye giden Berkalp, 1971 yılında yurda döndü. İstihbarat eğitimi alarak yemin eden ve mücahit görevine devam eden Berkalp, 1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında Limasol Türk Genel Hastanesi'nde başhekimlik görevini yürüttü. Bu dönemde Sancaktarlık yetkilerini devralarak Güney’de rehin kalan Türklerin sözcülüğünü üstlendi ve onların sağ salim Kuzey’e geçmelerine yardımcı oldu.

1975’te Gazimağusa Türk Hastanesi Başhekimi, o yılın sonunda Sağlık Bakanlığı Müdür Muavini, 1978’de Sağlık Bakanlığı Müsteşar Vekili ve 1982’de Sağlık Bakanlığı Müsteşarı oldu. Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı görevini 1990'lı yılların ortalarına kadar sürdürdü. Emeklilik döneminde ise Kamu Hizmetleri Komisyonu Üyeliği yaptı. 2016 yılında gazeteci-yazar Ahmet Tolgay tarafından kaleme alınan "Doktor Ayten’in Romanı" yayınlandı.