Kargo şirketleri, deprem sonrası yardım operasyonlarını sürdürüyor
İSTANBUL - Türkiye Kargo, Kurye ve Lojistik İşletmecileri Derneği (KARİD) Başkanı ve Yurtiçi Kargo Genel Müdürü Fatih Önyol, deprem bölgesine yapılacak yardım organizasyonunun doğru kurgulanması ve güvenliği için devlet kurumları ile koordinasyonun şart olduğunu belirterek, "Ayrıca, deprem bölgesinde hizmet verecek kargo çalışanlarının da büyük bir deprem atlattığını unutmamamız gerekiyor. Dolayısıyla yardımların gideceği adreslerin devlet desteği ile belirlenmesi büyük önem taşıyor." ifadesini kullandı.
KARİD'den yapılan açıklamaya göre, KARİD ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), depremin hemen sabahında acil olarak bir araya geldi. BTK'nin koordinasyonu sayesinde afet kurumları ile temas kuruldu ve ardından üye markalar kanalıyla yardım kampanyalarını başlatan Türkiye KARİD, insanların bağışladığı yardımları ücretsiz bir şekilde deprem bölgesine taşımaya başladı.
BTK'nin koordinasyonuyla hızlıca organize olan kargo şirketleri, tüm birimlerini yardım toplama noktasına çevirdi. Bu sayede depremin hemen sabahında 4 bine yakın yardım toplama noktası oluşturuldu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen KARİD Başkanı ve Yurtiçi Kargo Genel Müdürü Önyol, kargo şirketlerinin, Bakanlık, AFAD, Kızılay ve BTK ile koordineli şekilde gerçekleştirdiği yardım kampanyaları kapsamında şu ana kadar 100'den fazla tırı bölgeye sevk ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu anlamda insanlarımızın ve üye şirketlerimizin takdire şayan bir şekilde bölgeye yardım etmek amacıyla seferber olduğunu belirtebiliriz. Bireysel yardımları bedelsiz olarak taşımak dışında kargo şirketleri olarak bizler de kendi yardımlarımızı bölgeye ulaştırmaya devam ediyoruz. Sadece deprem sabahı depolara tonlarca ekmek taşıdık. Özetle, kargo şirketlerinin afet dönemlerinde attığı adımlardan her zaman gurur duyuyoruz. En önemli hususlardan biri de taşınacak ürün listesi. İnsanlarımız yardım etme duygusu ile bölgeye elinden gelen her şeyi göndermek istiyor.
Bazen sosyal medyada gördüğü bir paylaşımdan ya da bir tanıdığının yönlendirmesinden etkilenerek iyi düşüncelerle satın aldığı ürünleri deprem bölgesine iletmenin doğru olduğunu düşünüyor. Ancak kargo şirketleri olarak biz bakanlıklar, BTK, AFAD ve Kızılay gibi kurumlarla sürekli koordinasyon halindeyiz. Bölgeye sevk edilecek ürünleri, kurumlarımızdan gelen bilgilendirmeler doğrultusunda belirliyoruz. Bu doğrultuda tüm kargo şirketleri koordineli bir şekilde kabul ettikleri ürünleri duyuruyor. Bu noktalara dikkat etmek gerekiyor. Özellikle çocuk ve yetişkinler için kışlık kıyafetler, termal battaniye, konserve gıda, hijyen ürünleri ve powerbank gibi yardımlar büyük fayda sağlıyor. Liste dışı ürün gönderimi ise iyi niyetlerle talep ediliyor ancak maalesef elleçleme süresini uzatacağı için çoğu zaman çalışmalara fayda yerine zarar veriyor."
"Yetkililerle organize bir şekilde yardımları ulaştırıyoruz"
Fatih Önyol, öncelikle vatandaşların kargo şubelerine getirdiği yardımların tamamının Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Afet Koordinasyon Merkezi'nin, BTK'nin ve AFAD'ın belirlediği yardım depolarına teslim edildiğini, bu noktada hiçbir koordinasyonsuzluk yaşanmadığını bildirdi.
Önyol, "İhtiyaç nerede yükseldiyse o depoya gidiyoruz ve yetkililerle organize bir şekilde yardımları ulaştırıyoruz. Bir hususu özellikle belirtmek istiyorum. Bazı göndericiler kendi istedikleri adreslere yardım kampanyası kapsamında kargo göndermek isteyebiliyor. Ancak bu kapsamda bir çalışma yapılabilmesi maalesef mümkün değil. Yardım organizasyonunun doğru kurgulanması ve güvenliği için devlet kurumları ile koordinasyon şart. Ayrıca, deprem bölgesinde hizmet verecek kargo çalışanlarının da büyük bir deprem atlattığını unutmamamız gerekiyor. Dolayısıyla yardımların gideceği adreslerin devlet desteği ile belirlenmesi büyük önem taşıyor." ifadelerini kullandı.
Kargo şirketleri olarak bölgede vefat eden, hala göçük altında olan personelleri olduğuna işaret eden Önyol, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Orada yaşayan her vatandaşımız gibi aileleriyle ilgili olumsuzluklar yaşıyorlar. Bölgede 300'den fazla şubemiz bulunuyor. Bu şubelerin bir kısmı maalesef yıkıldı. Büyük kısmı ise ağır hasar aldı. Ancak komşu bölgelerden yaptığımız görevlendirmelerle çalışmalarımızı aksatmadan sürdürmeye çalışıyoruz. Örneğin, şu anda üst düzey birçok kargo şirketi yöneticisi deprem bölgesinde mesai yapıyor. Deprem yardımları dışında normal bir kargo işleyişinin bu şehirlerde şu an için yapılması pek mümkün değil. Yollar sorunlu, binalar hasarlı, insanların üzücü durumu zaten ortada. Bölgedeki sorunlu kargo işleyişi maalesef bir süre hayatımızda olacak. Dolayısıyla yardım kampanyaları dışında bölgeye kargo göndermeye çalışmak, işleri kolaylaştırmıyor. Daha da zorlaştırıyor. Özetle, hem depremden zarar gören personelimize maddi ve manevi destek olmaya çalışıyoruz hem de devletimizle koordineli bir şekilde yardımları bölgelere ivedilikle ulaştırmaya çalışıyoruz. Kampanyanın ne kadar süreyle devam edeceğine, ihtiyaçların ne zaman tamamlanacağına Kızılay ve AFAD karar verecektir. Bu süreçte biz de elimizden gelen tüm desteği sağlayacağız."
Bunlar da ilginizi çekebilir