CEMRE POLAT/ANKARA- Ankara’da yüzde yüz glütensiz üretim yapan üç işletmeden biri olan “Ankara Pastası”, glütensiz beslenen veya beslenmek zorunda olan insanların taze gıda özlemini gideriyor. Bahçelievler’de kurulan işletme, merkeziliği itibarıyla çölyak hastaları için hayati önem arz eden glütensiz ürünlere erişimi kolaylaştırıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Kadın Kooperatifi desteğiyle kurulan işletmede glüten hassasiyeti olan insanların ulaşmakta zorluk çektiği sütlü tatlılar, ekmek ve simit gibi taze ürünler günlük olarak üretiliyor. Çoğunlukla paketli olarak görmeye alıştığımız glütensiz hamur işlerinin yerine her gün taze ekmek, simit gibi ürünler üreten işletmede herhangi bir pastanede bulunabilecek her şey bulunuyor. Bir “kadın işletmesi” olan Ankara Pastası’nın sahibi Nursel Türedi, gazetemize Ankara Pastası’nın yolculuğunu anlattı. Uluslararası Mesleki Eğitim Merkezi'nden (UMEM) aşçılık ve pastacılık alanında mesleki eğitimini tamamlamış yararlanıcılar arasından seçilen 12'si kadın 13 kursiyerin bir araya gelerek kooperatif çatısı altında iş kurmasını sağlamak amacıyla Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Projeler Şube Müdürlüğü ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) işbirliğinde yürütülen proje kapsamında açılan Ankara Pastası, glüten hassasiyeti olan veya sağlıklı pastacılık ürünlerine ulaşmak isteyen Ankaralılara hizmet vermek üzere kuruldu. Kuru pasta, yaş pasta, ekler, sütlü ve şerbetli tatlılar, ekmek, simit gibi ürünleri tamamen glütensiz taze ve günlük olarak üreten işletme, aynı zamanda kadın girişimi üretim ve işletme kooperatifi. Ankara Pastası, Çölyak hastaları ve glüten intoleransı olanlar için en büyük sorunlardan birisi haline gelen glütensiz günlük gıda ihtiyacını karşılıyor. Kurulalı henüz bir yıl olmamışken misafirlerinin yoğun ilgisiyle karşılaşan Ankara Pastası, müşterilerinin talepleri doğrultusunda ürün yelpazesini genişletiyor. Ankara’nın, hatta Türkiye’nin birçok yerinden talep alan işletme, Avrupa’da da hizmet vermeyi amaçlıyor. Türedi, “Burada çocuğuna sıcak ekmek yedirebildiği için ağlayan anneleri gördük” Ankara Pastası’ndan bahsederken “Burası kadınların kooperatifi” diyen Nursel Türedi, ürettikleri yiyeceklere “kadın eli” değmesinin fark yarattığını söyledi. Çalışma arkadaşlarıyla insanları özlediği taze glütensiz gıdaya ulaştırmanın mutluluk verici olduğunu anlatan Türedi, çoğu yerde bulunabilecek paketli gıdaların lezzetinin insanları tatmin etmediğini gözlemlediğini aktardı. “Burada ürünleri müşterilerimizin talepleri doğrultusunda yeniden üretiyoruz diyen Türedi, “Ankara Pastası’nda günlük, taze ürünler çıkartıyoruz. İnsanlar paketli ürünlere ulaşabiliyorlar ama sıcak ve taze ürünlere ulaşımları çok zor. Burada çocuğuna ekmek yedirirken ağlayan anneleri gördük. Bu taze ekmek kokusuna hasretler, simit kokusuna hasretler. Onlara bunu vermek bizi manevi olarak doyuruyor. İnsanların duaları, ‘işte biz burada olmalıyız’ diye düşündürüyor. Büyükşehir’in arkamızda olduğunu bilmek bize güç veriyor” diye konuştu. “Müşterilerimiz ürünlerin glütensiz olduğuna inanamıyor” Ankara Pastası’nın kuruluş hikayesini anlatan Türedi, öncesinde çevresinde çölyaklı veya glütenksiz beslenen kimse olmadığı için ilk etapta glütensiz gıdaların tatlarını yadırgadıklarını, ardından deneye yanılma yöntemiyle alışılan lezzete en yakınını bulduklarını söyledi. “Müşterilerin çoğu ürünlerin glütensiz olduğuna inanmıyor” diyen Türedi, “Çeşitlerimiz herkes tarafından beğeniliyor. Glütensiz beslenmeyen insanlar da buraya geliyor. Glütensiz tat ilk başta bize garip geliyordu ve doğrusunun nasıl olması gerektiğinden emin olamıyorduk. Tadını tutturmak bizim için kolay değildi. İlk etapta buraya gelen müşterilerimize ürünleri tattırdık ve insanların dediklerine göre onları tekrar şekillendirdik. Örneğin: bir baklavayı gerçeğine en yakın şekle getirene kadar çok uğraşıyoruz. Minimize edilmiş bir kârla, bir anne gibi düşünerek çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Glüten diyetinde en çok mantı ve baklavanın özlediğini ifade eden Türedi, “Müşterilerin talep ettiği ürünlerin başında mantı geliyor. Açıldığımız günden beri mantı çok istendi. Hatta bunun için burada mantı günleri düzenliyoruz. Glütensiz hamurunun sert ve zor açılması sebebiyle herkes için yapımı kolay olmayan mantıya talep yoğunluğu var. Ürünlerimiz gün geçtikçe çoğalıyor. Bir pastanede ne bulunması gerekirse burada her şeyi bulabilirsiniz. İnsanların talepleri doğrultusunda çeşitliliğimizi geliştirdik” dedi. Gür, “Burası açıldığında bayram ettik” Ankara Pastası’nın müdavimlerinden olan Mutlu Gür ise glüten intoleransına sahip bir müşteri. Gür, işletme hakkında görüşlerini aktarırken “Burası açıldığında bayram ettik. Burada yediğim çoğu şey şimdiye kadar yediğim glütensiz ürünler arasında en iyisi” diye konuştu. Gür, “8-10 yıldır glütensiz besleniyorum. Gluten intoleransım olduğu için diyetini yapmak zorundayım. Burası açılınca bayram ettik. Buradaki çoğu ürün, yediğim en iyi ürünler. Lezzetli şeylere ulaşmak çoğunlukla mümkün olmuyor. İnsan bazı şeylerden vazgeçemiyor. Biz de simit ve ekmeği çok özlüyorduk. Burada her şey çok lezzetli, sürekli geliyoruz. Ürünlerin glütenli ürünlerden hiçbir farkı yok. Paketli ürün tüketmiyorum, hiçbiri lezzetli gelmiyor” dedi. Çınar, “Ankara Pastası tercihlerimizin başında geliyor” İşletmenin ürünleri, Çölyak Derneği-Ankara tarafından da denetleniyor. Ankara Pastası’nda çeşitli etkinlikler düzenleyen Dernek Başkanı Şebnem Ercebeci Çınar da Ankara Pastası’nın destekçilerinden biri. Glütensiz üretim yapan işletmelerin çoğalmasını temenni eden Çınar, işletme hakkında “Ankara Pastası Glütensiz lezzetleri bir arada bulacağımız tamamen glütensiz üretim yapan bir yer. Hem merkezi bir yerde olması hem de çölyak hastalarının diyetlerine uygun ve derneğimiz tarafından denetlenmiş ürünleri doğru ve düzgün üretmelerinden dolayı tercihlerimizin başında geliyor. Dernek olarak etkinliklerimizi özellikle tamamen çölyak hastalarına yönelik üretim yapan işletmelerde yapıyoruz. En büyük dileğimiz bunun gibi tamamen glütensiz üretim yapan işletmelerin çoğalması” şeklinde konuştu.