Editör: Ahmet Ertüm
Kadınların başarılı olmasından neden korkuyorlar?
CEMRE POLAT/ANKARA- Avrupa Şampiyonası final maçında Sırbistan’ı yenerek şampiyon olan, öncesinde Amerika’da düzenlenen Milletler Ligi’nde Çin’i 3-1 yenerek şampiyonluğunu kazanan A Millî Kadın Voleybol Takımımız bu yıl dünyanın en iyisi olmayı başardı. Şampiyonluğun ardından Zehra Güneş ‘En İyi Orta Oyuncu’, Melisa Vargas ‘En Değerli Oyuncu, Gizem Örge ‘En İyi Libero’ seçildi.
Belçika’nın başkenti Brüksel’de oynanan final maçında Sırbistan’ı 3-2 yenen A Milli Kadın Voleybol Takımı, Avrupa Voleybol Şampiyonluğunun yanı sıra takımlar düzeyinde Türkiye’ye ilk Avrupa şampiyonluğunu getirdi. İtalyan koç Daniele Santarelli’yle birlikte oynadıkları 15 maçın hiçbirini kaybetmeyen takım, temmuz ayında Milletler Ligi’nde şampiyon olmasının ardından dünya sıralamasında lider konumunda yer alıyor.
Bu başarı, kadınların her alandaki gücünü ve potansiyelini ortaya koyuyor. Ancak bu güç, birçok alanda olduğu gibi sporda da erkek egemenliğini benimsemiş kişilerce eleştiriliyor. Konu kadınlar olunca başarıları değil, kıyafetleri, yaşam tarzları ve cinsel kimlikleri gündem oluyor.
Kadınlar, pek çok kez olduğu gibi başarılarını kanıtlamak ve savunmak zorunda bırakılıyor. Onları sindirmeye alışmış düzen, kadınların başarılı olmasından korkuyor. Eril sistem, karşısında başı dik ve “sesi çıkan” kadın görmek istemiyor. İmtiyaz yitirme kaygılarıyla görmezden gelmeye çalışsalar da kadınlar, hayatın her alanında gösterdikleri başarılarıyla gericilere cevap veriyor.
“Bu ne oynadığımız ilk final ne de verdiğimiz ilk psikolojik savaş”
Kadın sporcuların başarılarının muhafazakâr kesimler tarafından eleştirilmesi, toplumsal cinsiyet normlarına meydan okuyan herkes için bir tehdit oluşturuyor. Özellikle gerici zihniyet tarafından sistemli zorbalığa uğramasına rağmen sapasağlam ayakta duran Ebrar Karakurt, uğradığı ayrımcılığa sergilediği performansla cevap verdiğini söylüyor.
Şampiyonluk maçı öncesinde homofobik ve gerici saldırıların hedefi haline gelen Karakurt, “Bu ne oynadığımız ilk final ne de verdiğimiz ilk psikolojik savaş” diyor. Daha önce çok kez kadınları hedefine alan ve homofobik söylemleriyle tanınan isimler, sosyal medya paylaşımlarıyla ahlak savunuculuğu yapmaya devam ederken ülkenin gururu Milli Kadın Voleybol Takımı, tarihi başarılarını kutluyor.
Türkiye Kadın Voleybol Milli Takımı'nın dünya şampiyonluğu, kadınların her alandaki potansiyelini ve gücünü gösteren bir örnek olmaya devam ediyor. Bu başarı, toplumdan gelen destekle daha da parlak hale geliyor ve kadınların toplumsal rollerini sorgulama konusundaki mücadelesine katkı sağlıyor.
Sonraki hedef olimpiyatlar
Tarihi başarılarının karşısında ülkece ayakta alkışlanması gerekirken çıkarları milli değerlerinin önüne geçen bazı kişilerin “Dinimizce...” söylemleriyle karşılaşan kadınlar, olumsuz eleştirilere kulak asmadan çalışmalarına devam ediyor.
Galibiyet sonrası konuşan takım kaptanı Eda Erdem, desteklendikçe güç kazandıklarının altını çizerek “Tarih yazan ekibin bir parçası olduğum için çok mutluyum. Avrupa Şampiyonası’ndan alnımızın akıyla çıktık. İlk günden beri çok inanmıştık. Saha içinde ve dışında çok iyi ekibe sahibiz, bunu sahaya yansıttığımız zaman neler olabileceğini gösterdik. Sırbistan’la yoğun duygularla geçen bir maçı 3-2 kazanmayı bildik. Ülkenin arkamızda birleştiğini görmek güç veriyor” diye konuştu. Erdem, bir sonraki hedeflerinin olimpiyatlar olduğunu kaydetti.
Türkiye voleybolda zirveye nasıl çıktı?
Türkiye’nin takım sporlarındaki en başarılı ekibi A Millî Kadın Voleybol Takımı’nın 2003’ten bu yana yükselen performansı ve kadın voleybolunda birden fazla kulüp takımının uluslararası başarısının ardından Türkiye, bir voleybol ülkesi olarak görülmeye başlandı.
Tarihinde 1992 Balkan Şampiyonası, 2005 Akdeniz Oyunları, 2014 CEV Avrupa Ligi, 2015 Avrupa Oyunları ve 2021 İslami Dayanışma Oyunları şampiyonlukları bulunan "Filenin Sultanları" en büyük başarısını FIVB Milletler Ligi'nde altın madalya alarak yaşadı.
Türkiye, kadın voleybolunda dünya şampiyonu olarak A Milli Takım seviyesindeki 6. madalyasını elde etti. 2003 ve 2019 yıllarında Ankara’da gerçekleştirilen EuroVolley finallerinde Polonya ve Sırbistan’a kaybeden Türkiye, ilk kez Avrupa şampiyonu oldu. Temmuz ayındaki Milletler Ligi finalinde Çin’i mağlup eden Türkiye, dünya sıralamasında lider konumunda.
Türk takımları, Kadınlar CEV Şampiyonlar Ligi'nde 8. kez şampiyonluğa ulaştı. Kulüpler düzeyinde 2011'den bu yana Türkiye, 8 kez Avrupa şampiyonluğu elde etti. Bu süreçte Vakıfbank, 6 kez ile en fazla şampiyon olan ay-yıldızlı ekip oldu. Birer kez de Fenerbahçe ile Eczacıbaşı bu organizasyonda şampiyonluğa ulaştı. Vakıfbank, 2011, 2013, 2017, 2018, 2022 ve 2023'te, Fenerbahçe 2012, Eczacıbaşı ise 2015'te kupayı kaldırma sevincini yaşadı.
Türk takımları, dünya çapında 7 kez şampiyon olarak önemli bir başarı yakaladı. 1991 yılından bu yana Uluslararası Voleybol Federasyonu (FIVB) tarafından düzenlenen Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda Türkiye, 3 farklı takımla 7 kez şampiyonluğa ulaştı ve bu alandaki en başarılı ülke oldu.
Vakıfbank’ın 4 kez ile en fazla şampiyon olduğu organizasyonda Eczacıbaşı 2, Fenerbahçe ise 1 kez dünya şampiyonluğu elde etti. Türkiye, Avrupa'nın 2 numaralı organizasyonu Kadınlar CEV Kupası'nda 5, 3 numaralı turnuvası Kadınlar CEV Challenge Kupası'nda 4 şampiyonluk kazandı.
İlk olarak 1999'da Kadınlar CEV Kupası'nda şampiyonluğa ulaşan Eczacıbaşı, 2018 ve 2022'de de bu kupayı müzesine götürdü. Vakıfbank Güneş Sigorta 2004'te, Fenerbahçe ise 2014'te bu kulvarda şampiyon oldu.
Kadınlar CEV Challenge Kupası'nda da Bursa Büyükşehir Belediyespor 2015 ve 2017'de mutlu sona ulaşarak Türkiye'ye uluslararası kupa kazandırdı. Bu organizasyonda diğer şampiyonluklar 2008'de Vakıfbank Güneş Sigorta ve 2021'de Yeşilyurt tarafından getirildi.
Yorumlar