Haber Merkezi - 31 Mart seçimlerinde İYİ Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ve seçim sonrasında partideki Teşkilat Başkanlığı görevinden istifa eden Buğra Kavuncu, 27 Nisan'da yapılması planlanan seçimli olağanüstü kurultaya ilişkin açıklamalarda bulundu. Meral Akşener'in aday olmayacağına yönelik kararı sonrası adayların belirlenmesi sonrası Kavuncu, “Güzel ülkemizin partimizin varlığına ihtiyacı var. Bu şuurla hareket edeceğiz” diyerek birlik mesajı verdi.
Kavuncu’nun açıklamaları şu şekilde:
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'in 27 Nisan'da yapılacak olağanüstü kongrede aday olmayacağını açıklamasını saygıyla karşılıyorum. Kurucu genel başkanımıza yapacağımız en büyük teşekkür, vereceğimiz en büyük hediye, partimizi güçlendirerek kalıcı hale getirmek ve bu vasıtayla millete hizmeti önceliklendirerek onu gururlandırmaktır.
Partimin bu süreci en güçlü şekilde atlatması için mücadeleye devam edeceğim. Bunu hem partimize emek veren on binlerce teşkilat mensubumuza karşı görev hem de 14 Mayıs 2023'de genel seçimlerinde bize oy veren seçmene karşı bir sorumluluk olarak görüyorum.
Türkiye'de, son 25 yıldır kurulmuş ve bu ölçüde başarı sağlamış başka bir siyasi parti yoktur. Kurumlar, ancak kendileri için fedakârca çalışan, kurumun menfaatini ön planda tutan mensuplarıyla ayakta kalırlar. Bu sayı ne kadar fazlaysa, kurum o kadar güçlü olur.
İYİ Parti iktidar olmak için kurulmuş bir partidir. Dolayısıyla kapsayıcı ve kucaklayıcı olmak zorundadır. Marjinal yaklaşımlar, katı ve bağnaz ideolojik söylemler bizi bu hedefe götürmeyecektir. Zira bu alanda, Türk siyasetinde bir boşluk olduğunu düşünmüyorum.
Son yerel seçimlerde de seçmen iki büyük parti arasında tercihte bulunmuş, bunun dışında kalan sayıca ufak bir orana sahip seçmen, ideolojik yönü ağır basan partileri seçmiştir.
Kadrolar çok önemlidir. Farklılıkları bir arada tutabilmek, kurumun kapasitesini ve gücünü doğrudan etkiler. Kurumun kapasitesini ve gücünü doğrudan etkileyen bir başka önemli unsur ise siyaseti ahlaklı bir şekilde yapan kadroların varlığıdır. Siyaseti ahlaklı bir şekilde yapanların gidişi elbette hepimizi üzer ve kapımız onlara her zaman açık olmalıdır.
Siyasi yapılar büyük organizasyonlardır. Dolayısıyla, gerek sistemsel gerekse insani ilişkilerden kaynaklanan gruplaşmalar olabilir. Bunlar doğaldır. Bu gruplar, ufak dereler misali ana nehre aktığı sürece nehri güçlendirir. Ancak dere yatağını değiştirirse o zaman sıkıntı başlar. 7 yıldır beraber hareket ettiğim, hep ana nehre akan ve İYİ Parti için her şeyi yapabilecek fedakar, geniş bir yapımız var. Onlarla son süreci değerlendirip bir yol haritası belirleyeceğiz.
Güzel ülkemizin partimizin varlığına ihtiyacı var. Bu şuurla hareket edeceğiz.