Haber Merkezi - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki (TBMM) grup toplantısında konuşuyor.

Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle:

2023'ün son günlerindeyiz. Erdoğan geçen sene bu zamanlar, '2023'te herkes hesabını yüzde 20'ler civarındaki enflasyona göre yapsın'. Peki ne oldu?

Sayın Erdoğan'ın 2023 için öngördüğü enflasyon TÜİK'e göre bile yüzde 62'lere ulaştı. Milletimiz, iktidarın iş bilmezliği ile karşı karşıya kaldı. Hayat pahalılığı her geçen gün ağırlaşıyor. Enflasyon oranı yüzde 40'a yaklaşan enflasyon oranı hedefi 36'larda olan ülkelerde tek zam çalışanları korumaz. Çalışanlara refah payı vermediğiniz sürece milletimiz enflasyon altında

İstanbul Barosu: OHAL uygulamalarını aratmayan sahneler yaşadık İstanbul Barosu: OHAL uygulamalarını aratmayan sahneler yaşadık

Ocak ve Temmuz aylarında yılda 2 defa belirlenmesi konusunda ısrarcıyız. Miktar belirlenirken Türk-İş'in açlık sınırı rakamlarının esas alınmasını istiyoruz. Sadece enflasyon oranında yapılan artış yetmez. Büyüme oranında refah payı da verilmelidir. İYİ Parti olarak asgari ücret talebimiz 2024 yılı Ocak ayı için 17 bin lira, Temmuz ayı için ise 20 bin 500 liradır. 

Dilan Polat ve Fatih Terim fonu çıkışı 

Kara para aklamalardan, fonlardan bahsediyoruz. Peki bu hale nasıl geldik? Erdoğan varlık barışı diye bir şey getirdi. Uyuşturucu satana 'getir paranı' dedi. Parayı da, suçluları da akladı. Ülkemiz kaçakçılar için cennet haline geldi. En sonunda da gri listeye alındık. İşte Erdoğan Türkiye'ye böyle bir utanç yaşatmayı başardı.

Türkiye haftalardır güzellik merkezleri üzerinden para aklayanların avro’lu bigudilerini konuşuyor. Yakın zamanda hapishaneden bana bir tweet atılabilir. Dolandırılan spor insanlarını, kaptırdıkları milyon dolarları konuşuyoruz. Hangi fenomenlerin nasıl haksız kazançlar elde ettiğini konuşuyoruz. Yalnız ilginçtir para aklayanlar konuşuluyor ama parası aklananlar nedense hiç konuşulmuyor. Dolandıranlar dolandırılanlar konuşuluyor ama dolandırıcılığa yol verenler nedense hiç konuşulmuyor. Cambazlar konuşuluyor ama sirkin sahipleri nedense hiç konuşulmuyor.

"Ulaşım hizmetlerinin başarısından söz etmek mümkün değil" 

Ülkemizde özellikle büyük şehirlerimizde ulaşım hizmetlerinin başarısından söz etmek mümkün değil. Gelişmiş ülkelerdeki şehirlerle kıyasladığımızda ulaşım hizmetleri hem nitelik hem nicelik açısından beklentileri karşılayamıyor. İktidarın yerel yönetimlerini bakışını dikkate aldığımızda bu durum hiç şaşırtıcı değil. Her seçimden önce Berlin'i, Paris'i vaat ediyorlar ancak Delhi'nin, Cakarta'nın kaosuna mahkum ediyorlar.

GİK kararına ilişkin ilk kez konuştu: Hür ve müstakil olarak dimdik yürüyeceğiz 

Yerel yönetimi rank kapısına indirgeyenlere karşı cesur bir başlangıç yaptık. Nice ablukaları, ambargoları aştık. Bugünden sonra da bizi gül bahçeleri beklemiyor. Önümüzde çetin bir yol var. Bu yolda iftiralar duyacağız, tehditler alacağız. Dün olduğu gibi bugün de bunlara göğsmüzü gereceğiz. Bizim için siyaset hiçbir zaman konfor alanı ve rant kapısı olmadı.

Televizyonlarıyla, kalemşörleriyle ve maaşlı yorumcularıyla bizi yaylım ateşine tutacaklar. Bunu her iki taraf beraber yapacak. Bu ülkede milletimizden başka kimseye yaranamıyoruz. Bir taraf başka türlü hakaret ediyor öbür taraf başka türlü. Ortak noktaları bizim hür ve müstakil olarak seçime girmemiz engellemek. İki gündür izliyorum hiçbirinin birbirinden farklı yok. Adına ittifak dedikleri bu maskeli baloya boyun eğmeyeceğiz. Hür ve müstakil olarak dimdik yürüyeceğiz.

Haberin detayları hazırlanıyor...

Editör: Erva Gün