11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli deprem sonrasında artan kaygı ve korku, başta İstanbul olmak üzere yüksek riskli şehirlerde yaşayanları, Ankara gibi güvenli alanlara yöneltiyor. Ankaralı emlakçılar, son günlerde İstanbul’dan gelen taleplerde artış yaşandığına dikkat çekerken, bürokraside de atama hareketliliği gözlemleniyor
KELİME ATA / ANKARA Kahramanmaraş merkezli depremin ardından Türkiye’nin demografik yapısı da değişiyor. 11 ilde büyük bir yıkıma yol açan felaket nedeniyle bölgeden batı illerine büyük bir göç yaşanırken, depremin tetiklediği kaygı ve korkular, güvenli alanlara kaçış düşüncesini güçlendirdi. Bu çerçevede deprem riski düşük olan Ankara’ya sadece felaket bölgelerinden değil İstanbul’dan da göç yaşanıyor. Deprem bölgesinden göç alan illerin başında Ankara geliyor. Resmi rakamlara göre, 200 bin, gayri resmi rakamlara göre ise 500 binin üzerinde depremzedenin geldiği Ankara, yer bilimcilerin deprem uyarısı yaptığı İstanbul’dan da nüfus alıyor. İstanbul, aynı zamanda Kırklareli, Tekirdağ gibi illere de göç veriyor. “İnsanlar, artık fay hatlarını takip ederek yer seçiyor” Gayrimenkul danışmanı Selvi Erdoğan Turgut, yoğun talep nedeniyle gayrimenkul piyasasının çok hareketlendiğini, zaten yükseliş trendindeki fiyatların daha da arttığına dikkat çekti. Ev kiralarındaki artışın yüzde 60’ları geçtiğini belirten Turgut, şu değerlendirmeyi yaptı: “Deprem bölgelerinden gelenler büyük bir travma yaşadıklarından en fazla 3-4 katlı veya müstakil evlerde oturmak istiyorlar. Depremzede olmayanlar da aynı şekilde rezidanslardan, çok katlı binalardan uzaklaşıyorlar. Ankara’da çok katlı bina fazla, yatay yapılaşma az. Aslında ihtiyaca yetecek ölçüde konut var. Ancak talep düşük katlılara yöneldiğinden, emlak piyasasındaki arz ve talep birbiriyle uyuşmuyor. Ankara, sadece afet bölgesinden değil İstanbul’dan da göç almaya başladı. Yıkımın büyük olması, insanların bir ömür boyu çalışarak elde ettiği birikimlerini birkaç saniyede kaybetmesi korku, endişe ve kaygıları artırmış gözüküyor. Yer bilimcilerin İstanbul depremi konusundaki uyarıları, kaygıları daha da yükseltiyor. İnsanlar, artık fay hatlarını takip ederek yer seçiyor. Deprem riski düşük bir şehir olan Ankara’ya, İstanbul’dan da göç eden oluyor. Deprem sonrasında kiralık ev ya da alım için İstanbul’dan gelen taleplerde artış gözlemliyorum. İstanbul’daki dairelerini satıp Ankara’dan ev almak isteyenler bir hayli arttı. Hatta bazıları, işleri İstanbul’da olduğu için eşini ve çocuklarını Ankara’ya yerleştiriyor. Öyle ki, sadece İstanbul’dan değil, deprem bölgeleri arasında sayılan İzmir’den de gelenler bulunuyor. Öngörümüz, Ankara’ya yönelik göç dalgasının yükseleceği yönünde.” [caption id="attachment_268293" align="alignnone" width="700"]Süleyman Ekinci[/caption] “Başkent, güvenli sanayileşmenin de üssü” Ostim Sanayici ve İşinsanları Derneği (OSİAD) Başkanı Süleyman Ekinci ise, depremin her kesimde bir kırılma yaratıp sorgulamalara yol açtığını, alışkanlıkları değiştirdiğini, felaketin büyüklüğünün gelecek planlamalarının da etkilediğinin altını çizdi. Ankara’nın artık memur kenti olmaktan çıkarak bir sanayi havzasına dönüştüğünü, üniversitelerinden dolayı nitelikli işgücüne sahip olduğunu, organize sanayi bölgelerinde yüksek teknolojili ürünler üretildiğini vurgulayan OSİAD Başkanı Ekinci, “Başkent, güvenli sanayileşmenin de üssü oldu. Bu süreç, Ankara’yı daha da cazip hale getirecektir” dedi. Ekinci, açıklamasını şöyle tamamladı: “Finans kesiminden, eğitim camiasından, serbest meslek mensuplarından çok fazla insanın Ankara’ya gelmek için uğraştığını, tayin istediklerini biliyorum, gözlemliyorum. Son bir-iki haftadır Marmara bölgesinde üretim yapan kimi firmaların en azından lojistik merkezleri veya irtibat noktaları için Temelli bölgesindeki organize sanayi bölgelerinden yer baktıklarını duyuyorum.”