İSTANBUL (AA) - Türkiye Belediyeler Birliğinin (TBB) ana faydalanıcı olduğu, Avrupa Birliği (AB) tarafından fonlanan "Türkiye-AB Şehir Eşleştirme II – Yeşil Gelecek" konulu teknik destek projesi kapsamında "Kentlerin Liderliğinde İklim Değişikliğine Uyum ve Su Yönetimi Çalıştayı" İstanbul'da başladı.
Ataşehir'deki otelde düzenlenen açılışta konuşan TBB Genel Sekreteri Suat Yıldız, Türkiye’nin Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde belediyelerin hizmet kapasitelerini geliştirmek ve AB standartlarını yakalamak için çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Bu program kapsamında yürütülen hibe programından faydalanan 13 yerel yönetimin projelerini tamamladığını anlatan Yıldız, "26 projeye 2,5 milyon avro hibe sağlanarak toplumun farklı kesimlerine ulaştık. İklim değişikliği, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji, atık yönetimi ve sulak alanların korunması konularında farkındalık yaratacak projeler hayata geçirildi." dedi.
İklim değişikliği konusunda dünyanın ortak bir stratejiyle hareket etmesi gerektiğini belirten Yıldız, şöyle konuştu:
"Hepimizin evi olan yerküremizi daha yaşanabilir ve sürdürülebilir kılmak için ortak gayemizin, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak olması gerektiğine inanıyoruz. BM verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 2.2 milyar insan güvenli içme suyuna erişimden yoksun. Bu yoksunluk, özellikle Afrika ve Asya'nın bazı bölgelerinde daha belirgin halde. Her yıl yaklaşık 1,5 milyon çocuk, temiz suya erişim eksikliği nedeniyle su kaynaklı hastalıklardan dolayı hayatını kaybediyor. Su kaynaklarının korunmasında uluslararası iş birliği hayati önem taşıyor. Bu konuda bilgi paylaşımı, teknolojik iş birlikleri ve finansal destek, bu sorunun üstesinden gelmek için kritik öneme sahip."
Yıldız, Türkiye Belediyeler Birliği olarak iklim değişikliğiyle mücadele ve çevre dostu projelerin geliştirilmesi için önemli adımlar atmaya devam edeceklerini kaydederek, "2024-2029 Stratejik Planlarımızda toplumsal ve ekolojik değerleri ön planda tuttuk. Sürdürülebilirlik, iş birliği ve dayanışmayı temel değerler arasına aldık. Topluma ve doğaya uzun vadeli katkı sağlayacak çalışmalara öncülük edeceğimizi, sürdürülebilirlik çalışmalarına destek vereceğimizi, ulusal ve uluslararası düzeyde iş birliklerini güçlendirmek için gayret göstereceğimizi taahhüt ettik." diye konuştu.
Yıldız, kurumsal kapasitelerini artırarak belediyelerin dünyadaki hibe ve fon kaynaklarına kolayca erişebilmelerine destek olmaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi.
- "Yeşil Mutabakat AB uyumu sürecimizin 35 faslının hemen hemen birçoğunun ilgilendiriyor"
AB Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan da Türkiye Belediyeler Birliği, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü ile önemli çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
İklim değişikliğine uyum ile su yönetiminin dünya için önemli olduğunu dile getiren Özcan, "Avrupa Birliği 2019 yılında yapmış olduğu deklarasyonla bütün bu sürece 'Yeşil Mutabakat' adını verdi. Yeşil Mutabakat'a bir anlamda bakıldığı zaman sadece iklimi odağına oturtmadı. İklimle ilgili tüm unsurları, tüm yatay konuları bu kapsam içine aldı. Suyu, gıdayı, ulaştırmayı ve tarımı bu kapsam içine aldı. Yani aslında Yeşil Mutabakat derken hemen hemen kentlerimizi ilgilendiren, toplumu ilgilendir tüm konuları da bu değişim süreci içine aldı ve hummalı bir çalışma başladı." ifadesini kullandı.
Yeşil Mutabakat'a kentlerin uyum sağlaması ve bu değişikliğe adapte olma süreçlerinin önemli olduğunu vurgulayan Özcan, şöyle devam etti:
"Bunlar sadece üst politikaları ilgilendiren kanunlar değil. Kentleri ilgilendiren, şehirleri ilgilendiren adımlardı. Çünkü ulaştırmayla ilgili yaptığınız bir değişiklik aslında kentsel hareketleri ilgilendiriyordu. Gıdayla ilgili attığınız her adım, bu da kent içerisinde gıdanın kullanımı veya bununla ilgili hususları kapsıyordu. Tabii Türkiye olarak biz de bir aday ülke olarak bu sürecin dışında değiliz. Yeşil Mutabakat bir anlamda AB uyumu sürecimizin 35 faslının hemen hemen birçoğunun ilgilendiriyor. Bu açıdan Türkiye konuyu takip eden ilgili bakanlıklarımızla birlikte ilgili mevzuat değişiklikleri de gerçekleştiriyor. Özellikle de İklim Değişikliği Başkanlığımız koordinasyonunda iklim uyumuyla ilgili birçok eylem planı ve strateji ortaya konuldu."
Kurumların bu çerçeve doğrultusunda kendi strateji planlamaları ve değişimlerini gerçekleştirdiğini belirten Özcan, "Bir taraftan siyasi anlamda dünya zor durumda ama diğer taraftan da çok ciddi bir değişim süreci içerisinde. O yüzden kentlerin bu değişimleri ayak uydurması anlamında çok zorlu bir süreç bizleri bekliyor. Biz Avrupa Birliği Başkanlığı olarak özellikle TBB ile çok yakın ve koordinasyon içerisinde kentlerimizin bu sürecin dışında kalmaması adına 'Türkiye-Avrupa Birliği Mali İşbirliği' kapsamında birçok projenin hayata geçmesi için de çalışıyoruz." diye konuştu.
AB Türkiye Delegasyonu temsilcileri, AB üyesi ülkelerin diplomatları, uluslararası örgütler ve finans kuruluşlarının temsilcileri ile belediye ve üniversitelerin ilgili birimlerinden katılımın sağlandığı çalıştay yarın da devam edecek.