Haber: Erva Gün
İsrail güçleri son dört günde Gazze’de iki camiyi bombaladı ve son rakamlara göre en az 22 kamu binası tamamen yok edildi. Yine birçok bina ve yaşam alanı kullanılamaz hale geldi.
Birlemiş Milletler’in Aksa Tufanı başladıktan sonra yaptığı açıklamaya göre, Gazze’de yaklaşık 100 binden fazla Filistinli yerinden edildi.
BM’nin bugün yaptığı açıklamada ise, İsrail'in Gazze'deki elektrik ve suyu kesmesinin, enerji santralini birkaç gün içinde yakıtsız bırakabileceğini ve 610 binden fazla kişi için içme suyu kıtlığına neden olabileceğini belirtti.
Hava saldırıları devam ediyor
İsrail savaş uçakları, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik hava saldırılarına dördüncü gününde de devam ediyor.
İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya bölgesine, Gazze kentinin batısına ve Han Yunus kentlerine hava saldırıları düzenledi.
Görgü tanıklarına göre, Han Yunus'taki hava saldırılarından birinde önceden uyarı yapılmaksızın bir ev hedef alındı.
İsrail güçleri, Refah kentinde de bir tarım arazisine saldırı düzenledi. Saldırıda ölen ve yaralananların bulunduğu aktarıldı.
İsrail savaş uçaklarının başlattığı yoğun bombardıman sonucu Gazze Şeridi'nde başta Er-Rimal Mahallesi olmak üzere bazı mahalleler moloz yığını haline geldi.
"Gazze Şeridi'nin en prestijli mahallesi" olarak anılan Rimal, İsrail savaş uçaklarının ev ve binaları yerle bir ederek, moloz ve demir yığınına çevirdiği bir yere dönüştü.
İsrail Ordusu: “Gazze sınırında kontrolü sağladık”
İsrail ordusu, "Gazze sınırında kontrolü tamamen sağladıklarını ve İsrail içinde silahlı Filistinli unsurların kalmadığından neredeyse emin olduklarını" açıkladı.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları ile çatışan İsrail askerlerinin, Gazze çevresindeki kasaba ve yerleşim yerlerinin kontrolünü yeniden ele geçirmek için kararlılıkla hareket ettiği ve İsrailli yaralıları tahliye ederken Filistinli unsurların elindeki birçok silaha da el koyulduğu ifade edildi.
"Gazze sınırında kontrolü tamamen sağladık. İsrail topraklarında silahlı Filistinli unsurların kalmadığından neredeyse eminiz." ifadelerine yer verilen açıklamada, çatışma bölgelerinde çok sayıda Kassam Tugayları unsurunun öldürüldüğü kaydedildi.
Açıklamada bölgede Kassam Tugayları ile çatışmaların halen devam edip etmediğine açıklık getirilmedi.
İsrail saldırılarında 704 Filistinli öldü
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail ordusunun saldırıları sırasında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının 143'ü çocuk, 105'i kadın olmak üzere 704'e yükseldiğini bildirdi.
Açıklamada, yaralıların sayısının ise yaklaşık 4 bin olduğu kaydedildi.
İsrail saldırılarında, kasıtlı olarak ambulansların hedef alındığı ifade edilen açıklamada, hava saldırıları sebebiyle Gazze'deki Beyt Hanun Hastanesi'nin hizmet dışı kaldığı aktarıldı.
İsrail Ordusu’ndan ‘Demir Duvar’
İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, abluka altındaki Gazze Şeridi çevresinde kontrolü sağladıklarını ve Gazze sınırında tank, helikopter ve hava araçlarıyla "demir duvar ördüklerini" söyledi.
İsrail bölgelerinde kontrolü sağladıklarını ve dün geceden itibaren bölgeye sızma yaşanmadığını aktaran Hagari, Gazze Şeridi çevresindeki İsrail beldelerinin tamamının tahliye edildiğini belirtti.
Hagari, Gazze Şeridi sınırında tank, helikopter ve hava araçlarıyla "demir duvar ördüklerini" dile getirdi.
İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin hemen yakınındaki 31 bin nüfuslu Sderot'ta bir tahliye yapmadıklarını açıklamış ancak burada kalmayı tercih eden İsraillilerden evlerini terk etmemelerini ve kapılarını kilitlemelerini istemişti.
360 bin yedek askerin seferberliğe katılması onaylandı
İsrail Ordu Sözcülüğü, AA'ya yaptığı açıklamada, Filistinli silahlı unsurların 7 Ekim'de sızdığı Gazze Şeridi'ni çevreleyen yerleşim birimlerinde İsrail güçleriyle yoğun çatışmaların ardından 1500 Filistinli silahlı unsurun cansız bedeninin bulunduğunu söyledi.
Filistinli gruplar ise henüz konuya ilişkin açıklama yapmadı.
İsrail ordusu, daha önceki açıklamasında Gazze Şeridi'nden çevredeki İsrail yerleşim yerlerine yaklaşık 1000 Filistinli silahlı unsurun sızdığını değerlendirdiklerini açıklamıştı.
İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN'ın haberinde, İsrail hükümetinin, 360 bin yedek askerin seferberliğe katılmasını onayladığı belirtildi.
Haberde, bu adımın "uzun bir askeri harekat gerçekleştirileceğini" gösterdiği kaydedildi.
İsrail ordusu ayrıca yurt dışından yüzlerce yedek askerin de seferberliğe katıldığını açıkladı.
İsrail ordusunun, çatışmaların başlamasından bu yana öldürülen ve kimliğini açıkladığı asker sayısı 124'e yükseldi.
Ordu, dün yaptığı açıklamada çatışmalarda öldürülen 38 askeri personelin daha kimlik ve rütbelerini paylaştı.
Yeni duyurulan 38 kişiyle beraber kimliği açıklanan asker sayısının 124'e yükseldiği kaydedildi.
İsrail ordusu sığınak yapmaya devam ediyor
Abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik hava saldırılarına devam eden İsrail ordusu, sınıra yakın bölgelere de yığınak yapmayı sürdürüyor.
İsrail ordusuna ait obüsler, toplar sınıra yakın bölgede kazılan siperlere yerleşmiş ve namluları Gazze’ye çevrilmiş durumda. Tırlarla bölgeye yeni zırhlı araç ve tank sevkiyatı da sürüyor.
İsrail’in düzenlediği hava saldırıları nedeniyle Gazze’nin birçok noktasından dumanlar yükseliyor. Gazze’den yükselen dumanlar sınırın İsrail tarafından görülebiliyor.
Bölgede sık sık İsrail savaş uçakları ve helikopterlerinin sesleri duyuluyor.
İsrail 3 gazeteciyi öldürdü
İsrail Hava Kuvvetleri'nin Rimal semtine yönelik hava saldırılarında, Filistinli gazeteciler Said et-Tavil ve Muhammed Subh'un yaşamını yitirdiği bildirilmişti.
Filistinli gazeteci Hişam en-Nevacihe, Gazze'nin batısındaki Rimal semtinde İsrail savaş uçaklarının bir binayı hedef almasına ilişkin çekim yaptıkları sırada yaralandı.
Saldırı sırasında bazı vatandaşların da yaralandığı ve Nevacihe'nin daha sonra hayatını kaybettiği aktarıldı.
Nevacihe'nin ölümüyle İsrail'in Gazze'ye hava saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli gazeteci sayısı 3'e yükseldi.
Beyaz Saray: “İsrail’e kara birlikleri göndermeye niyetimiz yok”
Beyaz Saray, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmalarda, İsrail'e kara birlikleri gönderme gibi bir niyetlerinin olmadığını bildirdi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kirby, sahaya asker gönderme gibi bir niyetlerinin olmadığını belirterek, ABD'nin, ulusal güvenlik çıkarlarını "bu çıkarlar nerede olursa olsun, özellikle de dünyanın o bölgesi de dahil" koruyacağını ve savunacağını söyledi.
İsrail'e yapılacak yardımın ilk kısmının yolda olduğunu ifade eden Kirby, "İsrail'in düşmanlarının şu anki durumdan istifade etmeye çalışmamaları için önümüzdeki günlerde daha fazla yardım duyuracağız" şeklinde konuştu.
Kirby, Hamas'ın saldırılarının İran'la ilişkisi olup olmadığı sorusuna da Tahran'ın, uzun yıllardır Hamas'ı desteklemesinden dolayı "bir yere kadar suç ortağı" olduğunu ifade etti.
İran'ın, Hamas'ın saldırı planlarında doğrudan yer aldığına ilişkin elle tutulur bir kanıtları olmadığına işaret eden Kirby, konuyu incelemeye devam edeceklerini ifade etti.
Kirby, İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki normalleşme konusunda da "Bunun sadece taraflar için değil ABD ve bölgedeki diğer herkes için de iyiye işaret olduğuna inanıyoruz" şeklinde konuştu.
Filistin Devlet Başkanı Abbas, Arap liderleri ile görüştü
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Ürdün Kralı 2. Abdullah, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile İsrail saldırılarının durdurulmasının imkanları üzerine görüşmeler yaptı.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'ya göre, Devlet Başkanı Abbas, Arap liderler ile bir dizi telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Liderler ile görüşmesinde Abbas, özellikle Gazze'de olmak üzere her yerde Filistin halkına yönelik İsrail saldırılarının durmasını sağlayabilecek tüm taraflarla çalışmanın zorunlu olduğunu ifade etti.
Gazze'ye tıbbi ve insani yardımların ulaştırılmasının önemini vurgulayan Abbas, bölgede tırmanan sorunların tek çözüm yolunun, başkenti Kudüs olan Filistin devleti topraklarındaki İsrail işgalinin son bulmasını sağlayacak siyasi çözüm olduğunu kaydetti.
Liderler, Abbas ile görüşmelerinde, bölgede gerginliğin dinmesi için her türlü çabayı göstererek tüm bölgesel ve uluslararası taraflarla iletişime geçeceklerini belirtti.
