Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanlığı tarafından Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün vefatının 51.yılı dolayısıyla anma programı düzenlendi.
Malatya Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki anma programında CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Tarihçi-Yazar Sinan Meydan ve İsmet İnönü’nün torunu Gazeteci- Yazar Zeynep Bilgehan konuşma yaptı.
"Diplomasi dehasının bir örneğidir"
İnönü’nün askeri kişiliğiyle ilgili konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu şunları söyledi:
"İsmet İnönü topçu okulu, Harbiye olsun bütün öğrenim hayatını yüksek başarılarla ve birinciliklerle bitirmiş muzaffer bir komutandır. Çalışkan ve başarılı bir öğrenci buna müteakiben subay olduğunu çok net görüyoruz. İnönü savaş ve diplomatik alandaki bu kadar üstün başarısına rağmen daima mütevazi davranan, olayları abartısız ve olduğu gibi aktaran gerçekten dürüst bir komutandır. Bence en önemli özelliği dürüstlüğü ve mütevaziliğidir.
Sabırlı ve inatçı bir yapıya sahipti. Verdiği kararlara sadık kalmış ve bunların arkasında durmayı bilmiştir. Zikzak ya da U dönüşü yoktur. Bu özelliği sadece milli mücadele yıllarında İnönü’nün çok yönlü liderlik tarzını ortaya çıkarmıştır. İsmet İnönü aynı zamanda mükemmel bir stratejistti. Muharebe meydanlarında bunu net bir şekilde görüyorsunuz. Özellikle uluslararası ilişkilerde, iç siyasette ve askeri stratejide geleceği öngörebilme yeteneği onu farklı kılmaktadır. İkinci Dünya Savaşı süreci buna en iyi örnektir. Lozan Konferansı’ndaki başarısı onun diplomasi dehasının bir örneğidir. Muzaffer komutanımız İsmet İnönü’nün askerlik yapmadığını söyleyebilecek kadar densiz, hadsiz ve haysiyetsiz insanlar var. Geçmişte bunu fısıltı gazetesiyle söylerlerdi şimdi sosyal medyada kurdukları trol organizasyonlarla söylüyorlar. Bu kadar onursuz insanlar."
"İsmet Paşa Birinci İnönü Muharebesi'ni kazanmasaydı, her şey bitebilirdi"
Tarihçi-Yazar Sinan Meydan ise düzenli ordu kurulduğunda ordunun en önemli cephesini oluşturan Batı Cephesi’nin başına İsmet İnönü’nün getirildiğini söyledi. Meydan, şunları kaydetti:
"Mustafa Kemal Paşa’nın İsmet Paşa’ya ne kadar güvendiğini gösterir. 1916’daki Sicil Notu bu bakımdan çok değerlidir. Mustafa Kemal Paşa, 1916 yılında bir anlamda İsmet Paşa’yı keşfetmiştir. İsmet Paşa, Kurtuluş Savaşı’nın en kritik anında Batı Cephesi komutanlığına getirilmiştir. Başından sonuna kadar hep Batı Cephesi komutanı olarak mücadelede bulundu. Önce İnönü’de düşmanı durdurdu. Bugün cumhuriyet düşmanlarının, Atatürk ve İnönü karşıtlarının hiç hazzetmediği iki savaş var; İnönü Savaşları. Bunları reddetmeye ve önemsizleştirmeye kalkarlar. Oysa Birinci İnönü Muharebesi o kadar değerlidir ki düzenli ordunun ilk önemli zaferidir. İsmet Paşa Birinci İnönü Muharebesi'ni kazanmasaydı, Yunan ordularına karşı orada bir direnç gösteremeseydik her şey bitebilirdi. Yunan orduları Ankara’ya kadar gelebilirlerdi. Ama Yunan ordularına ilk önemli darbeyi İnönü Muharebeleri'nde vurduk. Böylece Yunan kuvvetleri ve İngilizler bir tereddüt yaşadı. Daha sonra İkinci İnönü Muharebesi kazanıldı. Yine ordunun başında İsmet Paşa vardı. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri çok önemlidir. Bakmayın siz yalancı tarihçilerin uydurdukları tarihe. Bir savaşın başarısı çok şehit vermekle ölçülmez. Bir muharebenin başarısı sonuçlarıyla ölçülür. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri sonuçları bakımından çok önemlidir. O kadar önemlidir ki Mustafa Kemal Atatürk, İsmet Paşa’ya yazdığı telgrafta diyor ki 'siz orada sadece düşmanı yenmekle kalmadınız, milletin makus talihini de yendiniz'. Size şu kadarını söyleyeyim; Atatürk’ten böyle bir iltifat alan başka komutan yoktur."
İlk karşılaşma
İsmet İnönü’nün torunu Gazeteci-Yazar Zeynep Bilgehan ise Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İsmet İnönü’nün Diyarbakır’da ilk kez karşılaştıklarını hatırlatarak şunları söyledi:
"Mustafa Kemal, Miralay İsmet Paşa’dan harekatla ilgili raporu istiyor. Miralay İsmet Bey gidiyor ve bir türlü gelmiyor. Mustafa Kemal sabırsızlanıyor, 'nerede, gidin bakın, yazamıyorsa biz yazalım' diyor. Daha sonra Miralay İsmet Bey geliyor ve Mustafa Kemal yazdığı rapordan çok etkileniyor. Askeri okullarda okutulacak kadar iyi yazılmış bir metin diye söylüyor. Mustafa Kemal, 1916 yılında İsmet Bey ile ilgili bir Sicil Notu yazıyor. O yazıda, 'ciddi, faal, düşüncesi gayet açık ve yüksek fikirli. Maiyetine ve savaş döneminin durumuna ve ruhsal değişkenliklere hâkim. İyi bir görüş yeteneğine ve olayları süratle algılamaya sahip. Doğru ve duraksamadan karar verebilmekte. Cesur ve kişisel kararlarıyla hareket etme yeteneğine sahiptir. Orduda ve memlekette göstereceği önemli vatan görevlerinde ve hizmetlerinde kendisinden büyük hizmetler beklenir. Pek önemli bir ahlaka ve davranışlara sahip, görgü kurallarına uyması övgüye değer' sözleriyle Mustafa Kemal, İsmet İnönü’yü anlatmıştır."