İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Şehir Hatları, Deniz Taksilerin ardından yeni projesini uygulamaya koydu. Çevre dostu ve düşük emisyonlu, hareket kabiliyeti ve seyir hızı yüksek, konforlu gemilerin deniz ulaşımında yer alması amacıyla Deniz Dolmuş projesi geliştirildi. Mart ayında 7 adet aracın tasarlanmaya başlandığı projede 65 kişilik ekip görev aldı. Şehir Hatları 3 adet deniz dulmuşunun üretimini tamamlayarak tarihi Haliç Tersanesi’nde düzenlenen törenle araçları suya indirdi. 

Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile görüştü Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile görüştü

Ekrem İmamoğlu’nun Deniz Dolmuşu kamuoyuna tanıttığı ve Haliç-2 aracıyla ilk seferini yaptığı törene, CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir, Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve Şehir Hatları Genel Müdürü Ercüment Güldik de yer aldı.

''İstanbul’un taşı toprağı altın''

“İstanbul’un taşı toprağı altın” diye konuşmasına başlayan İmamoğlu, ''Toprağı altın deyince toprağını, taşını altını üstüne getirmek anlamına gelmiyor elbette. Altını üstüne getirip alt üst olmuş bir İstanbul asla değil. Taşı toprağı altın deyince toprağını da makul işlemek, İstanbul’un her noktasına göz bebeğiniz gibi bakmak ve İstanbul’un her değerini, her özel anını, mekanını kıymetiyle birlikte buluşturabilmek çok büyük bir hassasiyet” dedi.

“600 yıllık bu tersane kapanacaktı”

Tarihi Haliç Tersanesi’ni devraldıkları ilk günden itibaren özel adımlarla el aldıklarını dile getiren İmamoğlu, şunları söyledi:

''Haliç Tersanesi, bir vakıfla yapılan sözleşmeyle bir bilim müzesi veya ona dönük bir eğitim alanı diye tariflenmişti ve tasarlanmıştı. 600 yıla yakın yaşı olan bu tersane kapanacaktı. Burada üretim olmayacaktı ve başka türlü bir yoruma yelken açacaktı. O yorumun içeriğine girmeyeceğim. Şimdi bazen bu tür alanlarda alacağınız karar, atacağınız adım tarihin yüzyıllar boyu biriktirdiklerini çöpe atmak gibi bir duruma sebep olabilirdi. O bakımdan çok özenli davrandık. Çok özel bir çalışma yürüttük. Buranın dünyada sadece İstanbul’da var olan böyle bir nimetin yaşaması ve yaşatılmasının çok önemli bir konu olduğunu ve bu yaşarken, yaşatılırken şunu da bu sahanın aynı zamanda rehabilitasyonunun aynı zamanda halkla bütünleşmesinin, aynı zamanda İstanbul’a yine çok özel mesajlar vermeyi içeren bir kapsayıcılıkla neler yapabiliriz diye ele aldık.''

''Kıymeti zaman geçtikçe anlaşılacak''

Tarihi tersanenin yeniden fonksiyon kazanarak üretir hâle geldiğini belirten İmamoğlu, “İçinde kültür, sanat, eğitim, buluşmalar yapılıyor. 600 yıllık tersanenin imalatı devam ediyor ve bu imalatı insanlarımız seyrediyor, izliyor. Göreceksiniz, burası sadece İstanbulluların değil; bütün dünyanın bu yönüyle ilgisini çekecek muhteşem bir sahaya dönüşüyor olacak. Burada denize, tersaneye, denizciye; buradaki ustaya, çırağa gösterdiğimiz alakanın ne kadar değerli olduğunu, sadece buraya emek vermiş ustasının, çırağının gözünün içine baktığında bile hissedebiliyorum ama esas kıymeti zaman geçtikçe anlaşılacak” diye konuştu.

“İstanbul’un geleceği için çok önemli adımlar”

İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir nevi İstanbul’umuzun silüeti olan vapurlarımızın yaşaması, yaşatılması, restore edilmesi ama aynı zamanda da özellikle Deniz Dolmuş ve Deniz Taksi gibi yeni araçların da burada yapılıyor olması, deniz ulaşımının sürdürülebilir stratejilerinin geliştirilmesi bizim için çok önem taşıyordu ve bu adımları attık. Çevre dostu, hızlı, konforlu alternatif bir deniz ulaşımının toplu ulaşımdaki payını artırmaya yönelik projeler ve hizmetler, İstanbul’un geleceği için çok önemli adımlar. Hat sayımızı artırırken hem de mevcut hatlardaki sefer sayılarımızı da artırdık, artırmaya devam edeceğiz. İstanbul’un trafik sorunu çözülmesinde denizin daha etkin rol alması için çalışmalarımız sürüyor.

“Tasarruflu bir model”

Deniz Dolmuşlar da bu açıdan önemli bir adım. Yolcu yoğunluğu düşük seferlerde yüksek kapasiteli gemiler yerine ki onların oralara gitmesi ve çok düşük oranda yolcu taşımasının verimlilik açısından olsun kaynak israfı açısından olsun bizim için büyük bir kayıp olduğunu görerek arkadaşlarımız, çevre dostu ve düşük emisyonlu Deniz Dolmuşlarını geliştirdiler ve bugün hepimizin gözünün önüne getirdiler. Filo optimizasyonu yapabileceğimiz ve işletme maliyetimizin de düşeceği bir yolculuk tarifi bu. Yıllık yaklaşık 120 milyon lira tasarruftan bahsediyor arkadaşlarımız. İnşallah yaptığımız yatırımı kısa sürede geri dönüşümünü sağlayacak bir modele erişecek. Yani bir yandan yüksek kapasiteli araçların gitmesinin sakıncalı olduğunu gördüğümüz noktalarda onların kaldırılması ama öte yandan da vatandaşlarımızın buradan niçin seferleri kaldırdınız demeyecekleri ama aynı zamanda tasarruflu bir modelin hizmetine sunulacak bir şekli İstanbulluların hizmetine sunuyoruz.

“Tekne alkışlanır mı, vallahi alkışlanır”

Aslında Şehir Hatları, bu dolmuşları bugün ilk kez denize indirmiyor. Daha önce Galataport’la yapılan sözleşmeyle Galataport sürecine destek olması için Galata 1 ve Galata 2 Deniz Dolmuşlarını oraya ring seferleri şekliyle yapımını yapmış ve Galataport’un da üretim masraflarını karşıladığı bu kullanımla ilgili süreçlerinde de iş birliğiyle kurumumuza sürekli kazanç sağlayan bir modeli harekete geçirmiştik. İlk etapta bu gördüğünüz dolmuşlar 7 adet olacak. 2024 Mart’ında başladık. 3 adet Deniz Dolmuş üretimini tamamladık. 4’üncüsünün inşa aşamasının sonuna geldik. Eylül ayında bu 7 aracın tamamını bitirmeyi hedefliyoruz. Üretimi biten deniz dolmuşlar İstinye-Küçüksu ve Beykoz-Sarıyer hatlarında sefer yapmasını düşünüyoruz. Deniz Dolmuş bu anlamda gerçekten bizlere çok güzel bir görsellik ama aynı zamanda çok özenli bir hizmet sürecini sağlayacak. Yavaş yavaş yeni aracımızın da bir tanesini Haliç’e şu anda indiriyoruz, Haliç-4 isimli teknemiz. Tekne alkışlanır mı? Vallahi alkışlanır.

“Deniz hatlarının verimliliği artacak”

Bütün toplu taşıma çalışmalarını sürdürüyor olacağız. Bizi metrolarda da göreceksiniz, yeni nesil metrobüslerde de göreceksiniz. Bizi deniz ulaşımında yaptığımız yatırımlarda da göreceksiniz. Bisiklet konusunda attığımız adımları da göreceksiniz. Birçok konuda yenilikçi, vizyoner, çevreci, en düşük emisyona sahip, sürdürülebilir araç takviyeleriyle İstanbul’un toplu taşımasında çok başka bir döneme yürüyüşümüzü takip edeceksiniz. Bütün bu çalışmaların tamamı entegre bir ulaşım çalışması için yapılıyor. Özellikle burada Haliç’teyiz. Haliç boyunca karşıda tramvay var. Tramvayla bu yakayı özellikle Beyoğlu sahiline dönüp Haliç kıyılarında kültür sanat mekanlarını birbirine bağlayacağımız Hop On Hop Off planlarımız da bu çalışmalarımızın dahilinde. Yani oradan bir nevi mekik dokuyarak böyle zikzak çizerek yolcuları, turistleri her iki yakada bulunan turistik alanlara taşıyarak insanların, İstanbul’u ziyaret eden misafirlerimizin çok daha büyük keyif almalarını sağlıyor olacağız. Yine Ortaköy-Beylerbeyi-Çengelköy arasında da ring hattı aynı zamanda raylı sistemde hatlarımız açıldığında da entegre çalışacak şekilde hedefliyoruz. Boğazda indirdiğimiz ve indireceğimiz her türlü hatlarımızı deniz hatlarıyla buluşturduğumuzda deniz hatlarının verimliliği bir kat daha artacağını biliyoruz. Bu attığımız adımların İstanbul’umuza hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz.''

İmamoğlu tur attı

Konuşmaların arından Haliç-1, Haliç-2 ve Haliç-3 isimli Deniz Dolmuşlar, vapur düdükleri ve alkışlar eşliğinde denizle buluştu. Dedetaş, Güney ve protokol davetlileriyle denize indirilen Haliç-2 aracına binen İmamoğlu, Deniz Dolmuş ile ilk yolculuğunu gerçekleştirdi. Yolcular, Haliç Tersanesi’nden İBB İletişim Koordinatörlüğü’nün bulunduğu iskeleye kadar tur attı.

İlk sefer pazartesi

Deniz Dolmuşların 15 Temmuz Pazartesi günü ilk seferine başlaması planlanıyor. Şehir Hatları normal yolcu tarifesi ile ücretlendirilecek seferler, 33 kişilik dolmuşlarla İstinye-Küçüksu arasında olacak.

Editör: Erva Gün