İSTANBUL (AA) - Medical Point Gaziantep Hastanesi Çocuk Ürolojisi Uzmanı Op. Dr. Akın Karagözoğlu, anne karnındaki bebekte hidronefrozun tespit edilmesinin önemli olduğunu ve bu anomalilerin bir kısmının tedavi edilmediğinde doğum sonrasında böbrek yetmezliğine yol açabileceğini bildirdi.
Hastaneden yapılan açıklamaya göre, hamilelik sırasında, anne karnındaki bebeğin ultrasonografi ile muayenesi yaygın olarak kullanılıyor. Bu uygulama ile anne karnında iken yaklaşık yüz bebeğin birinde anomali tespit ediliyor.
Antenatal hidronefroz, çocuk anne karnındayken ultrasonografi ile tanı konulan, böbrek, üreter ya da mesane ve üretradaki genişlemeyi ifade ediyor. Bu tür anomalilerin yaklaşık üçte biri genital veya idrar yollarına ait olurken, idrar yolları anomalilerinin yarısından fazlası ise böbrekte şişme, yani hidronefrozla, kendini gösteriyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Karagözoğlu, hidronefrozun anne karnında tespit edilmesinin önemli olduğuna dikkati çekerek, bu anomalilerin bir kısmının tedavi edilmediğinde doğum sonrasında böbrek yetmezliği ile sonuçlanabileceğini aktardı.
- "En erken hamileliğin 15. haftasında tespit edilebilir"
Böbrekteki genişlemenin derecesinin, hamilelik zamanı ile değişebileceğini belirten Karagözoğlu, ultrasonografi ile fetüsün mesane ve böbreğinin en erken hamileliğin 15. haftasında görülebileceğini, böbrekteki şişliğin ise ancak 20 haftadan sonra belirgin olarak gözlemlenebileceğini kaydetti.
Karagözoğlu, hidronefroz görüldüğünde, ayırıcı tanıda vezikoüreteral reflü veya idrar yollarının herhangi bir yerinde darlık olduğunun akla gelebileceğini işaret ederek, "Bu bebekler ultrason ile yakından takip edilmelidir. Ağır olgularda idrar akımı yeterince iyi değilse, anne karnında amniyon sıvısı azalır, buna bağlı bebeğin akciğer gelişimi durur. Bu, bebeklerde genellikle düşük olarak sonuçlanır. Ancak olguların çoğunluğunda durum bu kadar ciddi değildir." değerlendirmesinde bulundu.
Hidronefroz varlığında en sık görülerin anomalilerin veziko üreteral reflü, üreterovezikal darlık, üreteropelvik darlık ve posterior üretral valv olduğunu belirten Karagözoğlu, şunları kaydetti:
"Bebekte bu anomalilerin hangisinin olduğu genellikle doğum öncesinde kesin olarak anlaşılamaz. Anne karnında hidronefroz saptandığında genellikle miadında doğum beklenir. Posterior üretral valvli hastaların az bir kısmında anne karnında cerrahi müdahale gerekebilir. Anne karnında saptanan fetüs anomalilerinin çoğunluğu hidronefrozdur. 1000 fetustan 2 ila 9'unda ciddi hidronefroz mevcut. Antenatal hidronefrozun takiplerde, çoğunlukla gerilediği görülmektedir. Böbrekteki şişlik birçok bebekte zamanla kaybolur. Ancak az sayıda bebekte böbrek yetmezliği gelişimini önlemek için doğum sonrasında cerrahi müdahale gerekir. Ciddi hidronefrozlu hastaların yüzde 10 ila 20'sinde ameliyat gerektiren bir durum vardır."
