Bilecik'te inşaatta asansör boşluğuna düşen işçi öldü Bilecik'te inşaatta asansör boşluğuna düşen işçi öldü
HABER MERKEZİ- Çamlıdere Belediyesi-Şiddetsiz Toplum Derneği’nin işbirliğinde, 6 Ekim 2023 Cuma günü, Çamlıdere’de, “Her Şey Ailede Başlar, Sevgi Öğretilebilir, Şiddet Önlenebilir” konulu bir seminer düzenlendi. Seminere, Belediye Başkan Yardımcısı Yüksel Tezer, Çamlıdere Muhtarlar Derneği Başkanı Dursun Kütükçüoğlu, Çamlıdere Belediyesi Basın, Yayın, Tanıtım, Medya ve Kültür Müdürü Sefa Tursun, muhtarlar, belediye çalışanları, eğitimciler, çiftçiler, ev kadınları, emekliler, bazı siyasi partilerin gönüllüleri, Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, Başkan Yardımcısı ve Uzman Psikolog Şenay Ölmez, Genel Sekreter Azime Arıkan, Derneğin projelerden sorumlu Yönetim Kurulu üyesi Nureddin İlter, Dernek üyeleri; Meziyet Sağlık ile Hamit Sert katıldı. Seminerden sonra, Çamlıdere’deki müzeler gezildi. Aynı gün, Derneğin kurucu üyelerinden, gazeteci ve spor gönüllüsü Ali Öcal (1958-2021), Çamlıderespor’un kurucu Başkanı, spor ve toplum gönüllüsü Mustafa Can (1920-2003) ve eşi Seyithanim Can’ın (1926-2020) mezarları ziyaret edildi. [caption id="attachment_465119" align="alignleft" width="203"] Uzman Psikolog Şenay Ölmez[/caption] Seminer Konuşmaları Belediye Başkan Yardımcısı Yüksel Tezer: Muhtarlar, Demokrasinin İlk Adımı Seminerin açılışında konuşan Çamlıdere Belediye Başkan Yardımcı Yüksel Tezer, muhtarların demokrasinin ilk adımı, muhtarlıkların da demokrasinin ilk yuvası olduğunu söyledi, şiddetin yaşanmaması için böylesine birlikteliklere gerek bulunduğunu belirtti. Tezer, Şiddetsiz Toplum Derneği temsilcilerine, katılan muhtarlara ve Çamlıderelilere teşekkür etti. Rıza Sümer: Sorunları, Yüz Yüze ve Göz Göze Konuşmalıyız Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, seminerde şunları paylaştı. “Şiddetsiz Toplum Derneği olarak, şiddetin önlenmesi konusunda sadece sizleri bilgilendirmek için gelmedik. Görüşlerinizi, bilgilerinizi almak, bilgilerimizi sizlerle paylaşmak için buradayız. Biraz sonra, uzman psikolog Şenay Ölmez, her şeyin aileden başladığını, sevginin öğretilebileceğini ve şiddetin önlenebileceğini belirtecek. Ben de sevginin öğretilebileceğine ve bir gün insana, hayvana, çevreye ve doğaya yönelik şiddetin ortadan kalkacağına inanıyorum. Bu inancımı yazılarımda ve konuşmalarımda kararlılıkla belirtiyorum. Sevgi öğretildiğine, öğretilebileceğine göre, nefret, öfke, düşmanlık, kin gibi insana yakışmayan olumsuzluklar da öğretilebilir. Bu yakışmaz kelime ve duyguların değil, sevgi, saygı, şefkat, hoşgörü, dostluk ve barışın öğretildiği, dillendirildiği bir dünyayı birlikte başarabiliriz. Sorunları yüz yüze ve göz göze konuşarak çözebiliriz, uzlaşabiliriz, kavgadan, çatışmadan, savaştan uzak yaşayabiliriz. Çocuklarımıza insan, hayvan ve doğayı sevmeyi öğretebiliriz. Şiddetsiz, silahsız ve temiz Türkiye ve Dünya hedefine ulaşabiliriz. Bunun için Çamlıdere Belediye Başkan Yardımcısı Yüksel Tezer’in çok heyecanlandırıcı ve umut verici sözlerinden güç alarak, şunları söyleyebilirim muhtarlarımıza; aile içinde, okullarda, iş yerlerinde, toplumsal alanlarda ve kırsalda yaşanan şiddet çeşitlerini önce azaltmak, sonra da bitirmek konusunda önemli, görevler düşüyor. Muhtarlar olarak yetkileriniz azaltıldı, ancak etkilerinizi kimse azaltamaz, yok edemez. Hepinize, eşleriniz, çocuklarınız ve varsa diğer aile büyükleriniz arasında, her konuda iletişim kurmanızı, çocuklarınızın da görüşlerini almanızı, aranızda yüz yüze, göz göze konuşmanızı, tartışmanızı öneriyorum. Bir süre sonra evinize daha fazla mutluluk ve huzur geldiğini, çocuklarınızın güvenlerinin arttığını göreceksiniz.” Uzman Psikolog Şenay Ölmez: Şiddet Önlenebilecek Bir Halk Sağlığı Sorunudur Şiddetsiz Toplum Derneği Başkan Yardımcısı ve uzman psikolog Şenay Ölmez seminerde şunları dile getirdi. “Öfke ve saldırganlık insanın doğuşunda var. Önemli olan öfkenin saldırganlık haline gelmemesi ve bu duygunun iyi yönetilmesidir. Öfke ve saldırganlık ve diğer şiddet örnekleri eğitimle gerçekten önlenebilir. Şiddet önlenebilecek bir halk sağlığı sorunudur. Öfke ve saldırganlık, eğitimle kontrol edilebilir. Sorunu, kadına veya çocuğa yönelik şiddet şeklinde tanımlamamalıyız. İnsandan insana şiddet kanımca en doğru ifade şeklidir. Şiddetin cinsiyeti olamaz. Araştırmalara göre, her 100 kadından 63’ü çocukluğunda, 62’si evliliğinde şiddet görüyor. Evdeki hayat kadınla anlam kazanıyor ve tamamlanıyor. Kadın deyince akla hep şiddet gelir. Çocuklar yaşadığı veya tanık olduğu şiddeti beyinlerine kaydeder, asla unutmaz. Kadın insan olduğu, erkek insan olduğu için değer görürse cinsiyet ayırımcılığı ve şiddetsiz yaşanmaz. Şiddetin kadını, erkeği olmaz. Kadın bir insandır. İnsandan insana şiddet olmamalı. Çocuklar ailede, yaşadıkları, okudukları yerlerde şiddet örneği görmezlerse, şiddeti uygulamamayı da öğrenebilirler. Her türlü şiddet var toplumlarda. Ancak, psikolojik şiddet daha ağırlıklı. Çocuklar baba evini şefkatle hatırlamalıdır. Oysa, baba evi çoğunlukla şiddetle hatırlanır. Aile içindeki şiddet travma yaratıyor. Çocuğa sevgi, ilgi ve değer verilirse aile içindeki şiddet önlenebilir ve bu durum toplumu da önemli ölçüde olumlu etkiler. Çocuklar şiddete tanıklık etmemeli, şiddet görmemeli. Ne yazık ki çocuklar, şiddetin uygulanmasını görerek öğreniyorlar. Şiddeti normal görmemeliyiz. Şiddetin önlenmesinde en önemli yöntem eğitim. Şiddet dilini değil, sevgi dilini öğrenmeliyiz ve öğretmeliyiz. Şiddetin önlenmesinde aile içinde değişim zorunlu. Evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri de gerekiyor. Şiddetin önlenmesinde, ekonomik konular da önemli. Ekonomik konular sorun olmazsa veya sorunlar kısa zamanda giderilirse şiddet önlenir.” [caption id="attachment_465118" align="aligncenter" width="1600"] Soldan, Uzman Psikolg Şenay Ölmez, Nureddin İlter ve Azime Arıkan[/caption] Nureddin İlter: Ev İşletmeciliği ve Örnek Köyler Nureddin İlter, hazırladığı 10 projenin, Tarım ve Orman Bakanlığı-Belediye Başkanlıkları işbirliğinde uygulanması halinde kırsal alanlarda, kadının ve ailenin güçleneceğini, üretimin ve istihdamın artırılacağını, böylece her türlü şiddete ortam bırakılmayacağını belirterek şunları dile getirdi. “Belediyelerin sorumlu oldukları alanlarda kültürel doku, turizm, sanat ve tanıtımla ilgili tecrübesi yanında, Tarım ve Orman Bakanlığının Türkiye genelinde tarım ve orman sektörleriyle ilgili deneyimi, 1963’lü yıllardan günümüze kadar bünyesindeki Türk kültürel birikimi ve kırsal turizm (IPARD) ile ilgili öz kaynaklara sahip olması, iki kamu kuruluşunun arasında geliştirilecek dayanışma, Ülkemiz genelinde büyük ve olumlu ekonomik etkilerinin oluşmasına sebep olacaktır. Projeler şunlardır. Geleneksel Kök Boyamacılığı Projesi, Geleneksel Kök Boyalı El Dokumaları Projesi, Geleneksel Halı-Kilim Restorasyon Projesi, Geleneksel İpek İşlemeciliği Projesi, Geleneksel Model-Motif ve Tasarım Projesi, Geleneksel Gümüş İşlemeciliği Projesi, Geleneksel Yarı Kıymetli Süs Taşları İşlemeciliği Projesi, Geleneksel Gravür İşlemeciliği Projesi, Geleneksel Doğal Gıda Tedariki Projesi, hizmet sektörü ile ilgili geliştirdiğim proje ise; Kırsal Turizm Araştırma ve Geliştirme Projesidir. Üretim ve hizmet sektörü projeleri uygulamalarıyla gerçekleştirilecek üretim ve istihdamın devamında, Ülkemizde halen devam eden köyden kente göç, kentten köye doğru dönüşecek, projelerimin ilk unsuru “Yerinde Üretim ve Yerinde İstihdam Sistemi”, ikinci unsuru; “Ev İşletmeciliği Modeli”, üçüncü unsuru ise; “Örnek Köyler” olacaktır. Projeler kapsamında üretilecek ürünlerin tanıtımı, pazarlanması ve satışı için “Örnek Köyler” inşa edilecektir. Çamlıdere Belediyesine ve diğer tüm belediyelere, bu projeleri, Tarım ve Orman Bakanlığı ile işbirliği içinde uygulamalarını öneriyorum. Bu projeler uygulandığında, Çamlıedere, köyleri ve uygulanan diğer kentler tahminlerin üstünde gelişecek, üretimin artmasına, işsizliğin azalmasına çok büyük katkılar sağlanacaktır.”

Editör: Ahmet Ertüm