Süreyya Oral
Böyle davranan ve böyle düşünen insanlarımız son dönemde iyice artmıştır… Bu iki gruba giren insanlardan bir kısmı medya sektöründe bir kısmı da yargı sektöründedir...
Neden bu iki sektör derseniz yazılanlar ile alınan kararların bir tarafı memnun ederken diğer tarafı üzmesi… Üzülen tarafın yazılan veya alınan kararla ilgili suçlamaları… Bu her dönemde vardı…
Geçmişte özellikle yargıda verilen aleyhte bir karar verildiğinde hakimin kararında haklı olup olmadığına bakılmaz etnik kökeni araştırıldı ve verilen karar da bu etnik kökenin etkili olduğu savunulurdu…
Bu durum uzun yıllar devam etmişti… Bugüne baktığımızda bu konuda değişen bir şey olmadığını görüyoruz… Yazılanlar ve alınan kararlarla ilgili eleştiriler bugün de var ama geçmiştekine göre şiddeti biraz yüksek… Nedenine gelinde siyasi iktidarın olaylara aşırı derecede el atması iddiasının dolaşması…
Bugün verilen her karar ve yazılan her haber bu iddiaların ışığında kalmakta , karar haklı, yazılan yazı gerçek olsa bile halkın kuşkuyla bakmasına neden olmaktadır…
Türkiye’de geldiğimiz bu durum düzelmediği sürece halkımız alınan kararlar ve yazılan yazılara hep kuşkuyla bakacaktır...
Bu durumun düzelmesi de siyasetin iki sektörden elini çekmesiyle mümkün... Bu iki sektör medya ve yargıdır... Bu iki sektörün bağımsız ve özgüvenle çalışmasının bir çok sıkıntının önünü keseceği inancındayım. Bu sayede siyasilerinde her konuda konuşmalarının önünün kesileceğine inanıyorum…
Bir küçük notta iktidara.. Zaman zaman Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile arazilerin yapıları değiştiriliyor.. Bu değişikliklerin hangi amaç için yapıldığının ayrıntılı açıklanması gerektiğine inanıyorum… Mesele orman arazisi neden orman vasfından çıkarılıyor, bir yeşil alan neden inşaata açılıyor.. Bunların gerekçelerinin de ayrıntılı verilmesi gerekiyor. Bunu neden yazdığıma gelince, geçtiğimiz günlerde İzmir Karşıyaka’da bir orman yangını oldu ve bu yangından birkaç gün sonra da bu arazi tekrar ağaçlandırılma yerine orman vasfından çıkarıldı…