Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Birkaç milletvekilimiz kadın konuk evlerinin sayısının artmamasını eleştirdiler. Şu an halihazırda Şanlıurfa, Diyarbakır, Hatay, Adıyaman, İstanbul ve Kocaeli'de kadın konuk evi açmak için çalışmalarımız devam ediyor. Bugün kadın konuk evlerinde doluluk oranımız yüzde 70. Temennimiz odur ki şiddet sona erip kadınlar konuk evlerine ihtiyaç duymasın" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesi kabul edildi. Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
CHP'li belediyelerin kreşlerinin kapatılacağı yönündeki tartışmalara ilişkin konuşan Göktaş, şunları kaydetti:
"Belediyelerin ve özel sektörün belirlediğimiz çerçevede hareket etme kaydıyla bu tür kuruluşların yaygınlaştırılmasını elbette isteriz. Hatta sadece kreşler değil, kadın konuk evlerinin açılması konusunda da yerel yönetimlerin ellerini taşın altına koymalarını bekliyoruz. Aksine kapatmalarını değil. Ancak maalesef şu anda sahada belediyeler tarafından ruhsat verilen 'oyun evi' altında 'kreş' adı altında anaokulu işi yapan kuruluşlar olduğuna dair Milli Eğitim Bakanlığımız bir yazı yazmış. Bu konuyu siyaset üstü tartışmamız lazım çünkü bu yazı bütün belediyelere gitti."
Bakan Göktaş'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
İstanbul Sözleşmesi
"Yıllardır kadına yönelik şiddetle mücadelemizin İstanbul Sözleşmesi üzerinden dar bir çerçeveyi hapsetmeye çalışan bir yaklaşım görüyoruz. Geri çekilme kararı hiçbir şekilde ülkemizin kadınların korunmasından ve şiddetle mücadeleden taviz verdiğimiz anlamına asla gelmemektedir. Bu iddia herhangi bir bilimsel veriye dayanmadığı gibi İstanbul Sözleşmesi'nden çıkmanın şiddeti arttırdığını iddia etmek art niyetli bir yorumdur.
"Şiddet vakalarının önüne geçmeyi hedefliyoruz"
Bakanlığımız 85 milyonluk vatandaşımıza hizmet götüren her haneye temas eden bir kurum. Vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını en doğru şekilde tespit etmeye çalışıyor ve bu ihtiyaçları yerinde hızlı ve etkili çözümler üretiyor. Önceliğimiz toplumun tüm kesimlerine eşit şekilde ulaşmaktır. Kadın, çocuk, yaşlı ve engelli gibi hassas grupların haklarını korumak, onların yaşam kalitelerini arttırmak, toplumsal hayata tam ve eşit katılımlarını sağlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bakanlık olarak toplumsal dayanıklılığımızı arttırmak için bu sorunları titizlikle değerlendiriyoruz. Bu kapsamda iki önemli mekanizmaya devreye soktuk; bunlardan ilki sosyal risk haritası. Bu çalışmamız ile toplumdaki bu arada yaşama kültürünü bozmak ve aileyi sağlıksız zeminlere taşıma ihtimali olan olası sosyal olguları belirliyoruz. Şiddet vakalarının önüne geçmeyi hedefliyoruz. Bu sosyal olgulara dair risk faktörleri hesaplayarak hane bazlı erken müdahale sistemi kuruyoruz.
"İthamlar haksız ve gerçek dışı"
Şu anda sosyal risk haritamızı ilk 6 ilde ilimizde de başlattık. Bir diğer yenilikçi modelimiz ise aile rehberi sistemi. Bu sistemle her hanenin, her ailenin, bir aile rehberine sahip olmasını amaçlıyoruz. Aslında vatandaşlarımıza sosyal hizmet ihtiyaçlarını karşılamak için daha hızlı, güvenilir ve ulaşılabilir bir destek sunacağız. Ailelerinin bir aile rehberi olmasını isteyen vatandaşlarımız bizlere ulaşabilir. Bu minvalde aile rehberlerimizi ailemiz ile tanışarak hane değerlerimizi aile içerisindeki farklı bulguları da tespit ederek uygun hizmet müdahalesini yönlendirmesini gerçekleştirecek.
Bazı milletvekillerimiz özellikle şiddet vakalarını atıf yaparak 'haberiniz yok, umurunuzda değil, yanlarında değilsiniz' gibi ithamlarda bulunuyor. Bakın, bu ithamlar kesinlikle haksız ve gerçek dışıdır. Bunu yapmanız çok büyük bir haksızlık. Bu ithamları yapmadan önce insanları doğru tanıyın ve böyle yersiz ithamlarda lütfen bulunmayın. Her bir ailenin yanında ben oldum. Türkiye'nin hangi köşesinde olursa olsun meydana gelen her olayı bakanlık olarak yakından takip ediyoruz. Davalara müdahil oluyoruz. Gerektiğinde ise takipsizlik kararlarına bile biz itiraz ediyoruz. Mağdurların haklarını korunması için tüm hukuki süreçleri titizlikle takip ediyoruz. Milletvekillerimizin bahsettiği tüm davalarda bakanlık olarak biz varız.
"Narin, tüm Türkiye'nin hepimizin kızı oldu"
Narin sekiz yaşında bir kız çocuğu. Böylesi elim bir hadisede hayatını kaybetmesi millet olarak hepimizi çok derinden üzdü. Narin, tüm Türkiye'nin hepimizin kızı oldu. Şu an dava süreci devam ediyor. Hatta Narin kızımızın mahkemesinde onun hukukçu olarak hakkını arayan bizleriz. Avukatlarımızın savunmasını herkes tarafından takdir gördü. Kadına yönelik şiddet ve mücadele konusunda eleştirilerek sunan milletvekillerimiz oldu. Biz kadına yönelik şiddeti açık bir insan hakkı ihlali olarak görüyoruz. Tekrar vurgulamak istiyorum; tek bir vaka bile bizim için çok fazladır. Şiddete sıfır tolerans ilkesiyle hareket ediyoruz. Bu ilkeden asla taviz vermeden mücadelemizi sürdürüyoruz. Bugün küresel bir sorun olan şiddet karşısında, evet küresel bir sorun, gerek hukuki gerekse politika düzeyinde etkili bir mekanizmaya sahibiz. Çok yönlü bir sorun olan kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için tüm bakanlıklarımızda, kurumlarımızda, STK’larımızla bu konuda topyekun bir seferberlik anlayışıyla hareket ediyoruz. Toplumun tüm kesimlerini topyekun mücadelemize de dahil ediyoruz. Şiddeti siz, biz hep birlikte el ele vererek kazıyacağız. Bu konuda kurumsal kapasitemizi her geçen gün daha da güçlendiriyoruz.
"Konuk evlerindeki kadınlar oy kullanabiliyor"
Birkaç milletvekilimiz kadın konuk evlerinin sayısının artmamasını eleştirdiler. Şu an halihazırda Şanlıurfa, Diyarbakır, Hatay, Adıyaman, İstanbul ve Kocaeli'de kadın konuk evi açmak için çalışmalarımız devam ediyor. Bugün kadın konuk evlerinde doluluk oranımız yüzde 70. Temennimiz odur ki şiddet sona erip kadınlar konuk evlerine ihtiyaç duymasın. Bazı milletvekillerimiz kadın konuk evine 'sığınak' olarak bahsetti. Biz bu ifadeyi kadınları incitmemek adına kullanmaktan imtina ediyoruz. Biz kadınları misafir olarak görüyoruz. Bu bağlamda kadın konuk evlerinde misafir ettiğimiz kadınlar yeterince şiddet gördü. Biz onları gerçekten hak ettiği şekilde misafir ediyoruz ve onlara şiddetten koruyor, psikososyal yönden destekliyor ve güçlendiriyoruz. Bir başka milletvekili kadınların konuk evinde oy kullanamadıklarını iddia etti. Bu bilgi yanlış. Konuk evlerindeki kadınlar oy kullanabiliyor."