Dünya

Gazze'de toplu mezardan 190 ceset çıkarıldı

İsrail ordusunun Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinden çekilmesinin ardından Nasır Hastanesi kompleksinde bulunan bir toplu mezardan 190 cesedin çıkarıldığı belirtildi.

Abone Ol

Haber Merkezi - İsrail ordusunun Gazze'deki Nasır Hastanesinden çekilmesinin ardından toplu mezarlar ortaya çıktı.

Filistin resmi haber ajansı WAFA'ya konuşan sağlık kaynakları, arama kurtarma ekiplerinin Nasır Hastanesi kompleksindeki toplu mezardan İsrail askerlerince öldürülen kadın ve erkek çeşitli yaş gruplarından 190 kişinin cesedini çıkardığını söyledi.

AA'nın aktardığına göre, İsrail ordusunun Nasır Hastanesi'ne düzenlediği baskın sırasında öldürdüğü Filistinlileri iş makineleriyle hastane çevresinde açılan toplu mezarlara gömdüğünü aktaran sağlık kaynakları, kentte hâlen yaklaşık 500 kişinin kayıp olduğunu vurguladı.

İsrail askerlerinin karadan 4 ay boyunca saldırılarına hedef olan Han Yunus'tan geriye yol kenarları, sokaklar ve evlerin enkazında bulunan çok sayıda ceset kaldı.

Hamas Hareketi, Gazze Şeridi'ndeki Nasır Hastanesi'nde bulunan toplu mezarların İsrail ordusunun işlediği suçların boyutunu bir kez daha gösterdiğini belirtti. Hamas, Nasır Hastanesi kompleksinde bulunan toplu mezardan 190 cesedin çıkarılmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

"Özellikle hastane bahçelerinde bulunan toplu mezarlar, işgalci siyonist ordunun işlediği suç ve vahşetin boyutunu yeniden gözler önüne serdi" ifadesine yer verilen açıklamada, bulunan toplu mezarların Gazze Şeridi'ndeki kayıp kişilerin akıbetleriyle ilgili soruları yeniden gündeme getirdiğinin altı çizildi.

Açıklamada, İsrail ordusunun sınırsız askeri ve siyasi destek olmaksızın hastanelerde, sığınma ve barınma merkezlerinde, silahsız sivillere yönelik katliamlarını sürdürmesinin mümkün olmayacağı vurgulandı. "ABD yönetimi bu faşist oluşuma koruma sağlıyor" ifadesine yer verilen açıklamada, İsrail'e Filistin halkına karşı 6 aydan daha uzun süren bu "katliam savaşını" sürdürme imkanını Washington'un verdiği kaydedildi.

Filistin Yönetimi Enformasyon Bakanı ve Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne ise, ABD’nin İsrail’e verdiği güvenlik desteğini “tehlikeyi tırmandırdığı ve savaşın kapsamının genişletilmesine yeşil ışık yaktığı” şeklinde nitelendirdi.

ABD Temsilciler Meclisi'nin İsrail’e 26 milyar dolar değerinde askeri yardım sağlanmasına ilişkin Filistin haber ajansı WAFA’ya değerlendirmede bulunan Filistin Devleti Başkanlık Sözcüsü Rudeyne, “ABD’nin İsrail’e verdiği güvenlik desteği Filistin halkına yönelik bir saldırı ve tehlikeyi tırmandıran bir gelişme. Bu adım, İsrail’e savaşı tüm bölge ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmesi için yeşil ışık yaktı” ifadelerini kulandı.

Bölgede ve dünyada istikrara giden yolun Filistin’de istikrarın sağlanmasından geçtiğini vurgulayan Rudeyne, ABD’nin Orta Doğu bölgesinde güvenlik ve istikrar için İsrail’e verdiği desteği kınadı.

ABD’nin Gazze Şeridi’nde “Filistin halkına yönelik işlenen tüm suçların sorumlusu işgalci devletin aşırı sağcı hükümetine” destek verdiğini belirten Rudeyne, şunları kaydetti: “ABD, İsrail’e destek verirken, Batı Şeria’daki saldırılar üçüncü gününde devam ediyor. Alt yapının tamamen yok edildiği Tulkarm’da 13’ten fazla vatandaş öldürüldü. ABD bu saldırıları yapan işgalciye destek verirken, Filistinli mültecilere yardım eden Birleşmiş Milletler’e bağlı kurumlara desteğini durdurdu."

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson, Ukrayna ve İsrail'e ayrı ayrı yardım yapılmasını öngören birbirinden bağımsız tasarılar hazırladıklarını duyururken, ABD Başkanı Joe Biden'dan 18 Nisan’da tasarılara destek gelmişti. Johnson, biri İsrail, diğeri Ukrayna ve diğeri de Tayvan'la ilgili yardımları içeren 3 ayrı tasarıyla ilgili detaylarını kamuoyu ile paylaşmıştı. Buna göre, İsrail'e 26 milyar dolarlık yeni bir destek paketi hazırlanmıştı.

Cumartesi günü Temsilciler Meclisi'nde görüşülen ve 122 ret oyuna karşılık 311 evet oyuyla kabul edilen tasarıya göre İsrail'e ayrılan 26 milyar dolarlık paketin içindeki 9 milyar dolarlık bölümün Gazze dahil çeşitli savaş bölgelerinde kullanılmak üzere insani yardımlara ayrılması öngörülüyor.