Futbol coşkusunu kaybettik
Dr. (E) Tuğamiral Ergun MENGİ Futbol fakir oyunudur, iki taştan bir kale ve bir top çocuklara hem oyun hem de spor yapma zevkini verir. Bu nedenle, futbolun izleyicisi çok...
Dr. (E) Tuğamiral Ergun MENGİ
Futbol fakir oyunudur, iki taştan bir kale ve bir top çocuklara hem oyun hem de spor yapma zevkini verir. Bu nedenle, futbolun izleyicisi çok olup; siyasi, beşeri, sosyal hayatta önemli bir yeri vardır. Futbol fakir oyunu dedik ya, seyretmesi de ona göre olmalıdır. Yani ucuz olmalıdır. Seyredildikçe taraftarı artar, yeni sporcular yaratır. Futbolda keyif kalmadı. Seyirci sayısı azalıyor. Ortalama seyirci sayılarına baktığımızda Kasımpaşa 1.196, Başakşehir 904 ve Karagümrük 866 kişiye oynuyor. Avrupa Basketbol liginde Anadolu Efes, FC Barselona maçında 15.008 seyirciyi ağırladı.
Ne futbolcular vardı ligimizde, Ricardo Quaresma, Nicolas Anelka, Jay-Jay Okocha, Ariel Ortega, Wesley Sneijder, Toni Schumacher, Mario Gomez, Guti Hernandez, Samuel Eto’o, Roberto Carlos, Claudio Taffarel, Didier Drogba, Alex de Souza, Gheorghe Hagi. Bugün ligimizde onlarca yabancı futbolcu var ama yukarıda isimleri sayılanlar gibi tek futbolcu yok maalesef. Herkesin hemen bir seferde söyleyebileceği kolay cevaplardan kaçınarak, özeleştiri yapıp kendimize sormalıyız neden diye? Ligimiz bu değerleri taşımaya layık mı? Taraftarın, yöneticinin, futbolcunun, hakemin yarattığı futbol iklimimiz bu sporcuları içinde barındırabilir mi? Basketbol ve voleybolda dünyanın en iyi sporcularını barındıran ülkemiz futbolda niçin büyük bir gerileme içindedir?
Ne teknik direktörler vardı bir zamanlar. Alman Milli Takımlarının çalıştırıcıları Türkiye’deydi. Şimdi teknik direktör arayan takımlar var, teklif götürdükleri isimlerin hiçbiri gelmeye yanaşmıyor. Çünkü Türkiye’de futbol ikliminde bozulmuşluk var.
Batı Avrupa ligleri ile kıyaslandığında ülkemiz futbolunda faul sayısı fazla, topun oyunda kaldığı süre azdır. Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de oynayan Ozan Tufan “oyun hiç kesilmiyor, bazen top taca çıksın da nefeslenelim diye dua ediyorum” diye itirafta bulundu.
Türk futbolcuları hemen her kararda hakeme itiraz ediyorlar. Hakem dese ki, “gel yer değiştirelim, sen hakem ol ben futbolcu”, futbolcu hemen cevap verir ”sen topla benim gibi oynayamazsın ki”, hakemin cevabı da hazır “ en az senin kadar top kaybı yapar, pas hatası yaparım merak etme”. Bence bu diyalog olmamalı ve hakem, futbolculara, hata arayan gözlerle bakmamalı.
Futbol sahasında kalite seviyemizi yükseltmek için ne yapmamız lazım? Batı Avrupa futbol sahalarını daha çok seyretmememiz mi gerekiyor! Daha çok kitap mı okumalıyız. Büyük futbol efsaneleri futbol anlayışlarını-hayatlarını ortaya koyan kitaplar yazdılar. Mesleği futbol olanlar bu kitapları okumayacak da kim okuyacak. Futbol taraftarının da bu kitapları okumasında çok büyük fayda var.
Türkiye’nin Futbol İklimi TFF’den başlayarak aşağıya doğru baştan aşağı gözden geçirilmelidir. Bu reform kapsamında eski futbolcular, çalıştırıcılar, hakemler ve üniversitelerden destek alınmalıdır. Spor Fakültelerinden bu konuda doktora tezleri talep edilmelidir. Bu yapılmadığı takdirde, yakında futbol itibarımız ve UEFA-FIFA sıralamasındaki yerimiz görmek istemediğimiz noktalara gerilecektir.