TBMM Genel Kurulunda Noterlik Kanunu teklifinin görüşmeleri devam ederken kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak bilinen ve casuslukla ilgili suç düzenlemelerini içeren 16. madde teklitfen çıkarıldı.
TBMM Genel Kurulu, Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Birleşimde "Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi' görüşüldü.
Teklifin görüşmeleri sırasında, etki ajanlığıyla ilgili 16. madde, MHP hariç beş partinin verdiği önergelerle metinden çıkarıldı.
AK Parti'nin önergesinin gerekçesinde, "5237 sayılı Türk Ceza Kanunua eklenmesi öngörülen 339/A maddesi tekliften çıkarılmıştır" ifadeleri yer aldı.
Önergelere, CHP, "Söz konusu teklifin 16’ncı maddesi Anayasa’nın 2, 10, 11, 13, ve 25’inci maddelerine aykırıdır", DEM Parti "Teklif metni kanunilik hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırı olup Anayasa'ya aykırı olduğundan çıkarılması gerekmektedir", İYİ Parti ve Saadet Partisi de "Maddenin uygulamada sebep olacağı olumsuz durumların ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır" gerekçelerini ekledi.
Tekliften çıkarılan "etki ajanlığı" olarak bilinen 16. maddesi neyi içeriyordu?
Teklifin 16. maddesiyle, Türk Ceza Kanunu'nda casuslukla ilgili yeni suç ihdas ediliyordu. Buna göre, "Belge ve bilgi temini veya bunların açıklanması" dışında devletin güvenliği veya iç ya da dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda suç işleyenlerin, 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması", fail hakkında hem bu suçtan hem de işlediği ilgili suçtan dolayı ayrı ayrı cezaya hükmedilmesi yer alıyordu.
Fiil, savaş sırasında işlenmiş veya devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askeri hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakmışsa faile 8 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası verilmesi, suçun, milli güvenlik açısından stratejik önemi haiz birimler ile proje, tesis ve hizmetleri yerine getiren kurum ve kuruluşlarda görev yapanlar tarafından işlenmesi halinde verilecek cezanın bir kat artırılması, bu suçtan dolayı kovuşturma yapılmasının Adalet Bakanının iznine bağlı olması düzenleniyordu.