ESKİŞEHİR (AA) - Eskişehir'de eğitmen Melek Erol öncülünde faaliyet gösteren dans akademisine katılan kursiyerler, fiziksel ve ruhsal bakımdan rahatlamak, hareketsizlikten kurtulmak için eğitim alıyor.
Kentte yaklaşık 7 yıldır faaliyette olan akademide eğitmen Erol, geçen yıl tango derslerine ek olarak sirtaki ve zeibekiko eğitimi için sınıf açtı. Erol, ilk grubun ardından doktor, mühendis, öğretim görevlisi gibi farklı meslek gruplarından oluşan 13 sınıfa daha eğitim verdi.
Akademinin kurucusu Melek Erol, yaptığı açıklamada, dansın birleştirici, güçlendirici etkiye sahip olduğunu söyledi.
Dansın amaç değil, araç olduğunu belirten Erol, "80 yaşında dans öğrenen öğrencim var. Hepsi çok mutlu geliyor buraya. Doktor ve eczacı olmak üzere sağlık sektöründen çok fazla kişi geliyor. Bunun dışında mimar, mühendis, öğretim görevlisi çok var. Kendisini iş yoğunluğundan kurtarmak için hobi arayanlar bize geliyor." dedi.
Erol, dansın beyni en çok çalıştıran egzersizlerden olduğunu dile getirerek, "Yunan halk danslarında diğer danslarda olduğu gibi hep öne gitme yoktur, sadece geriye doğru adımlar vardır. Sağa giderken sola, öne giderken birden arkaya gidersiniz; zihin sağlığı için bu hareketler çok önemlidir. Çok da faydasını gören arkadaşlarım var." diye konuştu.
- "Dans etmek demans hastalığına da tedavi niteliğindedir"
Eskişehir Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr Demet Özbabalık da dans etmenin hem fiziksel hem mental (zihinsel) egzersiz olduğunu, yalnızlık duygusu ve Alzheimer gibi birçok hastalığa ilaç gibi geldiğini anlattı.
Alzheimer hastalığının kesin tedavisinin olmamasının ilaç dışı koruma yöntemlerini öne çıkardığını bildiren Özbabalık, şunları kaydetti:
"Danslı hareket terapisi depresyona iyi gelir, beynin ve duyguların çalışmasındaki en önemli nörotransmitterlerden serotonin ve dopamin seviyelerini de düzelterek, bilişsel aktiviteyi de hızlandırmaktadır. Araştırmalara göre, dans etmek demans hastalığına da tedavi niteliğindedir. Dans figürlerinin yeniden öğrenmede, geçişte kullandıkları hızlı karar verme mekanizmalarında ciddi bir bilişsel korunma sağlaması, kullanılmayan ya da hasarlanan beyin hücresi yani nöronların arasında yeni bağlantılar oluşturabilmektedir. Dans her yaşta ve her durumda yapılabilecek bir zihinsel ve fiziksel aktivitedir. Akdeniz diyeti uygulayarak, dans etmeye başlamak, beyin hastalıklarından korunmanın en önemli yollarından biri olarak görülmektedir."