Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu için New York'a hareket etmeden önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan konuşmasına "Az sonra BM 78. Genel Kurulu görüşmelerine iştirak etmek üzere New York'a doğru yola çıkacağız. BM üyesi tüm ülkelerin temsil edildiği genel kurula 150'den fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanı düzeyinde katılımı bekleniyor. Her yıl olduğu gibi bu sene de ABD'de son derece yoğun bir temas ve toplantı trafiğimiz olacak. Bu yılki genel kurul genel görüşmeleri güvenin yeniden tesisi ve küresel dayanışmanın yeniden canlandırılması temasıyla yapılıyor. Genel Kurul görüşmelerinin ilk gününde, 19 Eylül Salı günü BMGK'ya hitap edeceğim. Konuşmamda kalkınmadan insani yardımlara, uluslararası barış ve güvenliğin korunmasından küresel dayanışmanın yeniden tesisine kadar attığımız adımlara dikkat çekeceğim. Bu vesileyle uluslararası gündemdeki temel meselelere ilişkin görüşlerimizi paylaşacağım" ifadeleriyle başladı. Erdoğan: Türkiye'nin kritik küresel rolünü vurgulayacağız Türkiye'nin son dönemde yoğunlaştırdığı diplomatik trafiği hatırlatan Erdoğan, "Dünya 5'ten büyüktür" tezini hatırlatarak şunları söyledi: "Ayrıca mevcut küresel sınamalar karşısında Türkiye'nin oynadığı kritik rolü vurgulayacağız. Bir süredir her platformda dillendirdiğimiz "Dünya 5'ten büyüktür" tespitimizin daha fazla kabul görmesinden memnuniyet duyuyoruz. Son olarak BM Genel Sekreteri sayın Guterres bu konuda çok net bir tavır ortaya koydu. Sayın Genel Sekreter'in 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan yapıların bugünün dünyasını yansıtmadığı tespitine biz de katılıyoruz. Bunu görüşmemizde kendisine bizzat da ifade edeceğim" "Sadece son 3 ayda rezervlerimizde 22 milyar dolarlık bir artış oldu" İş çevrelerinin 14-28 Mayıs seçimleri sonrası Türkiye'ye ilgi gösterdiğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Ülkemizde 14-28 Mayıs seçimlerinin demokratik olgunluk içinde tamamlanmasının, iş çevrelerinin Türkiye'ye yönelik ilgisini arttırdığını görüyoruz. Gerek ekonomimize gerek ekonomideki kurmay kadromuza gerekse kısa süre önce açıkladığımız Orta Vadeli Plan'a (OVP) uluslararası yatırımcılar büyük güven duyuyor. Sadece son 3 ayda rezervlerimizde 22 milyar dolarlık bir artış oldu. Bugün itibarıyla Merkez Bankamızın toplam brüt rezervleri 120 milyar doları geçmiş bulunuyor. Dünya Bankası'nın geçen hafta yaptığı açıklama, ülkemize duyulan güvenin bir başka örneğidir. İnşallah buna yakında yenileri eklenecektir"

Erdoğan, "Türkiye'nin bölgesinde barış ve istikrarın tesisi amacıyla yürüttüğü diplomatik hamleler takdirle karşılıyor. Ülkemize karşı oluşan vu müspet havayı yatırım, üretim, istihdam ve cari yoluyla kaliteli büyüme hedefimize katkı koyacak bir şekilde değerlendirmek istiyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirmek için içeride ve dışarıda her türlü çabayı gösteriyoruz, göstereceğiz. Küresel sistemde taşların yerinden oynadığı bu dönemi ülkemiz v milletimiz adına fırsata çevirmekte kararlıyız" dedi.

"Varsın onlar didişmeye, birbirlerine laf yetiştirmeye devam etsinler"

Milli Eğitim Bakanlığının 2025 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Milli Eğitim Bakanlığının 2025 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda
CHP içindeki genel başkanlık yarışını ima eden Erdoğan, "Bu süreçte kavgadan, tartışmadan ve Bizans'ı çırak çıkartacak taht oyunlarından başlarını kaldıramayanları ise kendi hallerine bırakacağız. Varsın onlar didişmeye, birbirlerine laf yetiştirmeye devam etsinler. Varsın onlar koltuklarını korumak için daha düne kadar savundukları tüm ilkeleri ayaklar altına alsın. Biz son 21 yıldır olduğu gibi yine sadece işimize bakıyoruz. Tüm vaktimizi ve enerjimizi milletimize hizmet için sarf ediyoruz. Bundan sonra da aynı hassasiyetle davranacağız" dedi. Dağlık Karabağ Dağlık Karabağ'daki son durumda Ermenistan'ın tutumu ve üçlü toplantı iddialarının sorulduğu Erdoğan, şöyle yanıt verdi: "Bizim öncülüğümüzde üçlü bir görüşme teklifimizi kendilerine ilettik. Değişik; buralarla ilgisi, alakası olmayan liderlerle değil de gelin işin içinde olan Sayın Putin, Sayın Aliyev, şahsım ve Paşinyan hep birlikte dörtlü olarak böyle bir toplantıyı yapalım, dedik. Adımı da ona göre atalım. Böyle bir teklifimiz oldu. Henüz bize olumlu-olumsuz bir dönüş olmadı. Konuyla ilgili Sayın Aliyev'le de görüşeceğiz, olgunlaştıracağız" F16 satışı Erdoğan'a G20'de ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesi ve ABD'nin Türkiye'ye F-16 satışı ile İsveç'in NATO üyeliğine ilişkin soru soruldu. Soruyu yanıtlayan Erdoğan, İsveç'in sözlerini yerine getirmediğini ileri sürerek şunları söyledi: "Bu konuda özellikle Batı ikide bir 'İsveç, İsveç, İsveç' diyor; biz de diyoruz ki 'Bizim parlamentomuz kararı vermedikten sonra bizim kalkıp da yolda yürürken evet ya da hayır dememiz mümkün değil'. Öncelikle İsveç üzerine düşen görevi yerine getirmeli. Peki şu an İsveç üzerine düşen görevi yerine getiriyor mu? Bize ikide bir yasa hazırladıklarını söylüyorlar. Yasayı hazırlamak yetmez, yasayı uygulamak gerekir. Şu anda ister Anayasa ister yasa, ne değişikliği yaparsa yapsın. Ama kalkıp da teröristleri İsveç polisinin koruması altında gösteriye sevk ediyorlarsa bunlar görevini yerine getirmiyor demektir. Terör eylemleri Stockholm caddelerinde devam ediyor demektir. Bize verilen sözler tutulmuyor. Bize verilen sözler tutulmadığı zaman benim parlamentom bu konuda nasıl bir tavır takınır, bunu herkes takdir etsin. Yani F-16'larla ilgili ne deniyor? 'Temsilciler Meclisi karar vermeden bu olmaz'. E tamam da şimdi orada Temsilciler Meclisi varsa benim de parlamentom var. Parlamentomun nasıl bir karar vereceğini ben kestirip atamam. Sevk etmekse biz böyle bir talebi parlamentomuza sevk ederiz. Ama nasıl bir karar çıkar, o parlamentomuzun takdiridir." "Gerekirse AB ile yolları ayırabiliriz" Erdoğan, Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye raporunun sorulması üzerine, "Gerekirse AB ile yolları ayırabiliriz" dedi. Erdoğan, konuyla ilgili şunları kaydetti: "Avrupa Birliği Türkiye'den kopmanın gayreti içerisinde. Avrupa Birliği'nin Türkiye'den kopuş hamlelerini yaptığı bu dönem içerisinde biz de bu gelişmeler karşısında değerlendirmelerimizi yaparız ve bu değerlendirmelerden sonra da AB ile gerekirse yolları ayırabiliriz."